• Buradasın

    9 hariciye koğuşu neden psikolojik roman?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Dokuzuncu Hariciye Koğuşu, psikolojik roman olarak kabul edilir çünkü:
    • Kahramanının gözlemlerine dayanması 15. Roman, 15 yaşındaki bir hastanın bakış açısı ve gözlemleri üzerinden anlatılır 15.
    • Psikolojik tahlillerin zenginliği 3. Eserde, bedensel hastalıkların bireylerin kişiliklerini nasıl etkilediği ve kişilerin duygu durumları ele alınır 3.
    • Bilinç akışı tekniğinin kullanımı 3. Kahramanın iç dünyasındaki düşünceler ve duygular, bilinç akışı tekniğiyle aktarılır 3.
    • Dayanıklı insan profili 4. Hasta çocuk, zorluklara rağmen yeni kararlar alabilen ve öz güvenini koruyan bir karakter olarak dayanıklı bir insan profili çizer 4.
    Ayrıca, romanın kahramanın sosyolojik ve psikolojik açıdan incelenmesi, onun hem toplumsal hem de bireysel duygularını ve düşüncelerini ortaya koyar 4.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    9. Hariciye koğuşunda hangi psikolojik kavramlar var?

    Peyami Safa'nın "9. Hariciye Koğuşu" adlı eserinde yer alan bazı psikolojik kavramlar: Ruhsal çöküntü. Boğulma. Anafor. Kendi organına kişilik kazandırma. İlgi arayışı. Bu kavramlar, kahramanın psikolojik durumunu ve yaşadığı zorlukları yansıtır.

    Peyami Safanın 9 Hariciye Koğuşu hangi tür eserdir?

    Peyami Safa'nın "Dokuzuncu Hariciye Koğuşu" adlı eseri, roman türündedir. Aynı zamanda, yazarın kendi yaşamından izler taşıyan otobiyografik bir roman olarak da kabul edilir.

    9 hariciye koğuşu zaman ve mekan nedir?

    Dokuzuncu Hariciye Koğuşu romanında: Zaman, 1915 yılında geçmektedir. Mekânlar: İstanbul’un kenar mahallelerinden birinde, hasta çocuğun annesiyle yaşadığı ev; Hasta çocuğun tedavi için gidip geldiği hastane; Uzak akrabaları olan emekli bir Paşa’nın Erenköy’deki köşkü.

    Dokuzuncu hariciye koğuşu neden sade bir dille yazılmıştır?

    Peyami Safa'nın "Dokuzuncu Hariciye Koğuşu" adlı eseri, duygusal yoğunluğu artırmak ve okuyucunun hikayeye katılımını sağlamak amacıyla sade bir dille yazılmıştır. Eserde kullanılan anlatım teknikleri ve yerinde yapılan betimlemeler, okuyucunun olayları daha derin bir şekilde hissetmesini sağlar. Bunun yanı sıra, eserin otobiyografik yapısı, anlatıcının 15 yaşındaki bir çocuk olması ve olayların onun gözünden aktarılması, dilin sadeliğini destekleyen unsurlar arasında yer alır.

    9 Hariciye Koğuşu psikolojik tahlil mi?

    Evet, Dokuzuncu Hariciye Koğuşu psikolojik bir tahlildir. Peyami Safa’nın 1930 yılında yayımlanan romanı, genç bir adamın ameliyat bekleyen bacağı ve onunla birlikte gelen hem fiziksel hem de ruhsal sancıları çevresinde gelişen hayatını anlatır. Dokuzuncu Hariciye Koğuşu, fiziksel acıların bireyin ruhundaki etkilerini tasvir ederken, adeta okuyucuyu ana karakterin her duygusuna ortak eder. Ayrıca, romanın psikolojik tahlillerinin yapıldığı bazı çalışmalar şu şekildedir: “Türkiye Türkçesinde Ruhsal Çöküntü Göstergelerinde Metaforik Yapılar” adlı bildiri; “Dokuzuncu Hariciye Koğuşu Roman İncelemesi” başlıklı makale; “Dokuzuncu Hariciye Koğuşu Karakter İncelemesi” başlıklı makale.

    Dokuzuncu Hariciye Koğuşu hikaye haritası nedir?

    Dokuzuncu Hariciye Koğuşu romanının hikaye haritası şu şekilde özetlenebilir: Birinci Bölüm: 15 yaşındaki hasta genç, dizindeki kemik veremi hastalığı nedeniyle iki ameliyat geçirmiş ancak iyileşememiştir. Doktoru, ona tekrar ameliyat olmasını tavsiye eder, ancak bu ameliyatın bacağını kaybetme riski vardır. Genç, bu kötü haberi annesinden saklar ve yaz tatilini uzaktan akrabası olan Paşa'nın Erenköy'deki köşkünde geçirmeyi düşünür. İkinci Bölüm: Köşkte misafir olduğu günlerde, Paşa'nın kızı Nüzhet ile arasındaki duygusal yakınlık güçlenir. Ragıp isimli bir doktor, Nüzhet'e talip olur; bu durum birkaç gün çocuktan gizlenir. Üçüncü Bölüm: Nüzhet'in annesi evlilikten yanadır, ancak Paşa'nın endişeleri vardır. Durum ortaya çıktıktan sonra Paşa, genç adama fikrini sorar ve genç adamın yaş farkına atıfta bulunarak olumsuz düşünceler ifade eder. Dördüncü Bölüm: Nüzhet'in annesi, kızına hasta gençten mikrop kapabileceğini söyleyip onu uzak durması için uyarır. Beşinci ve Altıncı Bölüm: Üzüntüsü nedeniyle hastalığı ağırlaşan genç ile Dr. Mithat ilgilenir. Uzun süre hastanede yatıp birkaç ameliyat geçirdikten sonra iyileşme umudu olabileceği söylenince "Dokuzuncu Hariciye Koğuşu"na yatar ve gördüğü tedavi sonucu bacağı kesilmekten kurtulur. Roman, 6 bölüm ve 44 kısımdan oluşur.

    9 Hariciye Koğuşu'ndaki kişilerin özellikleri nelerdir?

    Dokuzuncu Hariciye Koğuşu romanında yer alan bazı kişilerin özellikleri: Hasta Çocuk (Anlatıcı): 15 yaşında, dizindeki kemik veremi hastalığı nedeniyle iki kere ameliyat geçirmiş fakat iyileşememiştir. Paşa: Nüzhet'in babasıdır, altmış yaşını geçmiştir. Nüzhet: Paşanın kızı, 19 yaşındadır. Doktor Ragıp: 35 yaşında, uzun boylu, yakışıklı ve sağlıklı bir görünüme sahip bir adamdır. Doktor Mithat: Hasta çocuğa yardım etmek için elinden geleni yapan, fedakar bir karakterdir. Hasta Çocuğun Annesi: Hayatını oğluna adayan, fedakar bir annedir. Paşanın Karısı: Anlayışlı ve sevgi dolu bir kadındır.