• Buradasın

    Kulağı kesik olmak deyimi nereden gelir?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Kulağı kesik olmak deyimi, Bektaşi tarikatına kabul edilen dervişlerin kulağına, öğrendiklerinin hatırlanması için küpe takılmasına dayanır 34. Ancak derviş, verdiği yemine uymazsa, dervişin kulağındaki küpe, şeyhi tarafından çekilerek çıkarılır ve kulak memesi yırtılırdı 34. Bu durum, dervişin sözünü tutamadığını ve dergâha kusur ettiğini gösterirdi 3.
    Zamanla bu deyim, "görmüş geçirmiş, çok deneyimli" insanları tanımlamak için kullanılmaya başlandı 23.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Eski kulağı kesiklerden olmak ne demek TDK?

    Eski kulağı kesiklerden olmak, Türk Dil Kurumu'na (TDK) göre "görmüş geçirmiş, çok deneyimli olmak" anlamına gelir. Bu deyim, özellikle eski kabadayılar için sıkça kullanılır. Ayrıca, çoban köpeklerinin kulaklarının kesilmesiyle ilgili bir hikaye de bu deyimin kökeni olarak anlatılır; eskiden kurtlarla dövüşen köpeklerin avantajlı olması için kulakları kesilirmiş, emekliye ayrılmış bir köpeğin vaktiyle babayiğit bir köpek olduğu, kulaklarının kesik olmasından anlaşılırmış.

    Kulak kesilmek ne anlama gelir?

    Kulak kesilmek deyimi, büyük bir dikkatle dinlemek anlamına gelir. Örnek cümleler: "Çocuklar derse kulak kesildiler ve söylenenleri dikkatli bir şekilde dinlediler." "Sınav sonuçlarına kulak kesilen öğrenciler heyecanla sonucu bekliyordu."

    Kulağı kesik ne anlama gelir?

    "Kulağı kesik" deyimi, tecrübeli, görmüş geçirmiş, deneyimi yüksek olan, uyanık kişileri ifade eder.

    Kulak ile ilgili deyimler nelerdir?

    Kulak ile ilgili bazı deyimler ve anlamları: Kulağına çalınmak: Birinin söylediği sözü veya bir haberi duyabilmek. Kulağını çekmek: Birini uyarmak veya hafif bir ceza vermek. Eli kulağında olmak: Bir şeyin gerçekleşmek üzere olduğunu ifade eder. Bir kulağından girip bir kulağından çıkmak: Söylenen sözlere kulak asmamak, önemsememek. Ağzı kulaklarına varmak: Çok sevinmek. Kulağını açmak: Söylenenlere dikkat etmek. Kulağını kiraya vermek: Söylenenleri dinlememek. Kulağı delik: Her şeyden haberi olan, olup bitenleri çabuk haber alan. Kulağı kirişte: Söylenecek sözü veya gelecek haberi dikkatlice beklemek. Kulağına küpe olmak: Karşılaşılan olaydan ders almak.