Eşek Kulaklı Midas'ın hikayesi, mitolojik bir efsaneye dayanır. Hikayenin bir kısmı şu şekildedir: Kır Tanrısı Pan ile Yunan Tanrısı Apollon arasında bir müzik yarışması düzenlenir ve Kral Midas yargıç olarak seçilir. Yarışma sırasında Apollon harika bir müzik sergilerken, Midas oyunu Pan'dan yana kullanır ve Apollon'u kızdırır. Apollon, Midas'ın müzikten anlamadığını söyleyerek "güzel müziği ayırt edemeyen kulak insan kulağı olamaz, sana eşek kulağı yakışır" der ve Midas'ın kulaklarını eşek kulağına dönüştürür. Midas, kulaklarını şapka ile gizlemeye çalışsa da bu sır uzun süre saklı kalmaz. Midas'ın berberi, kralın kulaklarını görür ve bu sırrı bir kuyuya haykırır. Sır, kuyudan sazlara, sazlardan rüzgara yayılarak tüm şehre ulaşır ve halk Midas'la dalga geçmeye başlar. Midas, kulaklarını kestirmeye karar verir ancak kulakları tekrar uzar. Midas, tanrıya yalvararak kulaklarını geri alır, ancak tanrı Midas'ı sessizce öldürür. Hikayenin bilimsel açıklaması ise, yapılan arkeolojik araştırmalara göre, Midas'ın anne karnında yakalandığı bir hastalık sonucu kulaklarının normalden çok daha büyük ve uzun olarak doğmuş olmasıdır.