Cahit Zarifoğlu'na göre aşk, hem bireysel bir duygu hem de toplumsal bir olgu olarak ele alınır. Zarifoğlu'nun şiirlerinde aşk, sadece romantik bir ilişki değil, aynı zamanda bir varoluş biçimi olarak işlenir. Ayrıca, Zarifoğlu aşkı, ilahi bir deneyim olarak da görür ve tasavvuf felsefesi çerçevesinde, insanın Tanrı ile olan ilişkisini derinleştiren bir yolculuk olarak tanımlar.