• Buradasın

    Yargıtay değer kaybı kararını nasıl verir?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Yargıtay, araç değer kaybı kararını verirken aşağıdaki faktörleri dikkate alır:
    1. Aracın Özellikleri: Aracın markası, modeli, üretim yılı gibi faktörler değer kaybı hesaplamasında önemlidir 35.
    2. Hasarın Cinsi ve Şiddeti: Kazanın şiddeti, aracın önemli parçalarının hasar görüp görmediği değer kaybını doğrudan etkiler 34.
    3. Onarım Kalitesi: Onarımın ne kadar profesyonelce yapıldığı ve kullanılan yedek parçaların orijinalliği de kararda rol oynar 34.
    4. Piyasa Koşulları: Benzer araçların piyasa değerleri ve ikinci el piyasasındaki durum da dikkate alınır 5.
    Karar sürecinde genellikle bilirkişi raporları esas alınır ve bu raporlar, aracın kaza öncesi ve sonrası değerini karşılaştırarak değer kaybını belirler 34.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Yargıtay kararları kesin mi?

    Evet, Yargıtay kararları kesindir ve değiştirilemez.

    Değer kaybında hangi Yargıtay kararı?

    Değer kaybında ilgili bazı Yargıtay kararları şunlardır: 1. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin 2019/2456 E. sayılı kararı: Değer kaybının maddi bir zarar olduğunu ve sigorta şirketlerinden talep edilebileceğini belirtmiştir. 2. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nin 2020/1345 E. kararı: Araç devri sonrası değer kaybı talebinin, kaza anındaki malike ait olduğunu vurgulamıştır. 3. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi'nin 2023/12989 E. 2024/4378 K. sayılı kararı: Sigorta şirketine başvuru zorunluluğunun tamamlanabilir bir dava şartı olduğunu ve mahkemelerin bu eksikliği gidermek için makul süre tanıması gerektiğini belirtmiştir. 4. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2017/2049 E. 2021/771 K. sayılı kararı: Değer kaybının, aracın hasarsız hâliyle ve kaza tarihi itibariyle serbest piyasadaki ikinci el piyasa değeri arasındaki farka göre hesaplanması gerektiğini ifade etmiştir.

    Yargıtay kararlarına karşı nereye itiraz edilir?

    Yargıtay kararlarına karşı itiraz, Hukuk Genel Kurulu ve Ceza Genel Kurulu kararları hariç olmak üzere, ilgili Yargıtay dairesine yapılır. İtiraz dilekçesi, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yöneltilmelidir.

    Yargıtay kararlarına itiraz edilebilir mi?

    Yargıtay daire kararlarına itiraz edilebilir, ancak Hukuk Genel Kurulu ve Ceza Genel Kurulu kararlarına itiraz edilemez.

    Yargıtay karar verdikten sonra ne olur?

    Yargıtay karar verdikten sonra şu süreçler gerçekleşir: 1. Kararın Kesinleşmesi: Yargıtay'ın kararı onaylaması durumunda, mahkeme kararı kesinleşir ve uygulanmaya başlanır. 2. İtiraz Hakkı: Karara karşı itiraz edilebilir. Bu durumda dosya, Yargıtay Başsavcılığına veya tarafların istemi üzerine bölge adliye mahkemesine gönderilir. 3. Yeniden Yargılama: Yargıtay'ın bozma kararı vermesi halinde, dosya mahalli mahkemeye veya bölge adliye mahkemesine geri gönderilir ve dava yeniden görülür. 4. Hukuki Sonuçların Doğması: Kesinleşen karar, taraflar arasındaki hukuki ilişkileri netleştirir ve tazminat, nafaka, velayet gibi hükümlerin infazını başlatır.

    Yargıtay karar sorgulama nasıl yapılır?

    Yargıtay karar sorgulama işlemleri için aşağıdaki yöntemler kullanılabilir: 1. e-Devlet UYAP Vatandaş Sistemi: e-Devlet hesabınıza giriş yaparak "Yargıtay Dosya Sorgulama" hizmetini seçip, dosya numarası veya T.C. kimlik bilgilerinizi girerek kararın durumunu görüntüleyebilirsiniz. 2. Yargıtay'ın Resmi Web Sitesi: Yargıtay'ın resmi web sitesi üzerinden "Karar Sorgulama" menüsüne girip, karar numarası, tarih veya taraf bilgileriyle arama yaparak kararlara ulaşabilirsiniz. 3. SMS Sorgulama: TC kimlik numarası ve dosya esas numarası ile 4060'a SMS göndererek bilgi alabilirsiniz. Ayrıca, UYAP Portalı üzerinden de dosya detaylarına erişebilir ve savcı görüşü, ilam kararı gibi süreçleri detaylı olarak inceleyebilirsiniz.

    Yargıtay aynı konuda farklı kararlar verebilir mi?

    Evet, Yargıtay aynı konuda farklı kararlar verebilir. Bu durum, maddi vakıaların farklı yorumlanması ve nitelendirilmesi nedeniyle mümkündür. Ancak, bu tür farklı kararların hukuki belirlilik ve öngörülebilirlik ilkelerine ters düşmemesi ve yargıya olan güveni zedelememesi beklenir.