• Buradasın

    Usulsüz tebligat nedeniyle ihalenin feshi istenebilir mi?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Evet, usulsüz tebligat nedeniyle ihalenin feshi istenebilir.
    Satış ilanı tebligatının usulsüz olması, ihalenin feshini isteme hakkı sadece kendisine usulüne uygun tebligat yapılmayan ilgilisine aittir 13. Bu durumda, ihalenin feshini isteyen davacının, kendisine ya da vekiline yapılan tebligatın usulsüz olduğunu ayrıca ve açıkça ileri sürmesi gerekmektedir 13.
    Ayrıca, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi gereğince tebligat yapılabilmesi için, tebliği çıkaran mercice adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğuna dair tebliğ evrakı üzerine kayıt düşülmesi zorunludur 2. Bu kaydın olmaması, tebligatın usulsüz olduğu anlamına gelir ve ihalenin feshine neden olabilir 2.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    İhalenin feshi davası kaç gün içinde açılmalı?

    İhalenin feshi davası, ihalenin yapıldığı tarihten itibaren 7 gün içinde açılmalıdır.

    İhalenin feshi davası kaç yıl sürer?

    İhalenin feshi davası, ihale tarihinden itibaren 7 gün içinde açılmalıdır. Davanın süresi, icra mahkemesi tarafından verilecek karar ve bu karara karşı yapılacak merci incelemeleri nedeniyle kesin olarak belirlenemez.

    İhaleden kimler ihalenin feshini isteyebilir?

    İhalenin feshini aşağıdaki kişiler isteyebilir: 1. Satış isteyen alacaklı. 2. Borçlu. 3. Tapu sicilindeki ilgililer. 4. İhaleye katılanlar.

    Usulsuz tebligat gecikmiş itiraza engel mi?

    Usulsüz tebligat, gecikmiş itiraza engel değildir. Usulsüz tebligat halinde, borçlu, engelin ortadan kalkmasından itibaren en geç üç gün içinde icra mahkemesine gecikmiş itiraz başvurusunda bulunabilir. Ayrıca, usulsüz tebligat şikayeti de aynı süre içinde yapılmalıdır ve bu şikayet, icra takibinin durmasını sağlamaz.

    Tebligat hangi hallerde tebliğ edilmiş sayılır?

    Tebligat, aşağıdaki hallerde tebliğ edilmiş sayılır: 1. Bilinen adreste tebligat: Tebligat, öncelikle tebliğ yapılacak şahsın bilinen en son adresinde yapılır ve bu adreste tebliğ memuru tarafından teslim alındığında tebliğ edilmiş kabul edilir. 2. Adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi: Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve buraya yapılan tebliğ tebliğ edilmiş sayılır. 3. Kabul halinde başka yerde tebligat: Tebliğ yapılacak şahıs, tebliği çıkaran mercie, PTT merkezine veya tebliğ memuruna müracaat ettiğinde de tebliğ yapılmış sayılır. 4. Vekile tebligat: Vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır ve tebliğ, tebliğ evrakının vekile verildiği tarihte yapılmış sayılır.

    Usulsüz yapılan tebligat ödeme emrinin kesinleşmesini engeller mi?

    Evet, usulsüz yapılan tebligat ödeme emrinin kesinleşmesini engelleyebilir. Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine göre, tebligat usulsüz yapılmış olsa bile, muhatap bu tebliği öğrendiğini iddia ederse geçerli sayılır ve tebliğ tarihi olarak öğrendiği tarih kabul edilir.

    Tebligat usulsüz olursa dava düşer mi?

    Tebligat usulsüz olduğunda dava düşmez, ancak bazı sonuçlar doğurabilir. Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine göre, usulsüz tebligat yapılmış olsa bile, muhatap tebliği öğrenmişse tebligat geçerli sayılır ve tebliğ tarihi, muhatabın öğrendiği tarih olarak kabul edilir. Usulsüz tebligat durumunda, ilgili kişi icra mahkemesine şikayette bulunabilir ve bu şikayet için 7 günlük bir süre vardır. Eğer şikayet haklı bulunursa, tebligatın geçersizliği tespit edilir ve buna bağlı işlemler iptal edilebilir.