• Buradasın

    Tasarrufun iptali davasında nakden tazmin ne demek?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Tasarrufun iptali davasında nakden tazmin, üçüncü kişinin, iptal davasına konu olan malı elinden çıkarmış olması durumunda, bu malın yerine geçen değerden davacının alacağından fazla olmamak üzere sorumlu tutulması anlamına gelir 13.
    Bu durumda, üçüncü kişi, elden çıkardığı malın o tarihteki gerçek değeri oranında tazminata mahkum edilir 3.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Tasarruf iptalinde iyi niyet aranır mı?

    Tasarrufun iptali davasında iyi niyet aranır, ancak farklı açılardan değerlendirilir: 1. Üçüncü Kişinin İyi Niyeti: Borçlu ile üçüncü kişi arasında yapılan tasarruflarda, üçüncü kişinin iyiniyetli olması, yani tasarrufun iptale tabi olduğunu bilmemesi veya bilebilecek durumda olmaması, iptal davasının sonucunu etkilemez. 2. Devralan Dördüncü Kişinin İyi Niyeti: Eğer üçüncü kişi, tasarrufun yapıldığı malı bir başkasına (dördüncü kişiye) devrederse, burada devralan kişinin iyi niyetli olup olmadığı önem kazanır.

    Tasarrufun iptali davası kesinleşmeden satış yapılabilir mi?

    Hayır, tasarrufun iptali kararı kesinleşmeden satış yapılamaz. Tasarrufun iptali kararı kesinleşmeden (istinaf/temyiz süreci tamamlanmadan) icra işlemleri yapılamaz ve haciz talebinde bulunulamaz. Ancak dava sırasında malların elden çıkarılmasını önlemek için İİK 281/2 uyarınca ihtiyati haciz kararı alınabilir ve bu karar hemen uygulanır.

    Tasarrufun iptale konu olan mal nasıl haczedilir?

    Tasarrufun iptale konu olan malın haczedilmesi, "tasarrufun iptali davası" sonucunda mümkün olur. Tasarrufun iptali davasının kabul edilmesi halinde: Davacı alacaklı, davaya konu teşkil eden mal üzerinde cebri icra yoluyla hakkını alma yetkisi elde eder. Malın maliki değişmez, ancak üzerinde cebri icra uygulanır. Eğer dava öncesinde veya dava sırasında ihtiyati haciz konulmuşsa, bu ihtiyati haciz kesin hacze dönüşür. Mal satıldıktan sonra artan para, iptal işleminin tarafı olan üçüncü kişiye verilir. Tasarrufun iptali davası, borçlunun alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla yaptığı bağışlama veya hileli işlemlerin iptalini sağlar. Tasarrufun iptali kararı kesinleşmeden (istinaf/temyiz süreci tamamlanmadan) icra işlemleri yapılamaz ve haciz talebinde bulunulamaz.

    Tasarrufun iptali davasında bedele dönüşme halinde hangi madde uygulanır?

    Tasarrufun iptali davasının bedele dönüşmesi halinde, İcra ve İflas Kanunu'nun (İİK) 283/2. maddesi uygulanır. Bu maddeye göre, "İptal davası, üçüncü şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere taallük ediyorsa, bu değerler nispetinde üçüncü şahıs nakden tazmine (davacının alacağından fazla olmamak üzere) mahkûm edilir". Mahkeme, borçlu veya üçüncü kişiyi, tasarruf tarihinde malın rayiç değeri kadar tazminata mahkûm edebilir; ancak bu tazminat, alacaklı alacağının miktarını geçemez.

    Tasarruf iptalinde para yerine mal alınabilir mi?

    Tasarrufun iptali davasında, para yerine mal alınması mümkün değildir. Tasarrufun iptali davasının amacı, borçlunun malvarlığı üzerinde yaptığı bazı hukuki işlemleri, alacaklının alacağı ölçüsünde iptal etmek ve bu işlemler nedeniyle el değiştiren malların yerine geçen değere el koyarak alacağın tahsilini sağlamaktır. Eğer dava konusu mal, yargılama sırasında veya öncesinde bir başka kişiye devredilmiş, yok olmuş ya da bedeli alınmışsa, dava bedele dönüşür ve bu bedel üzerinden tazminat kararı verilir.

    Tasarrufun iptalinde tazminat nasıl hesaplanır?

    Tasarrufun iptalinde tazminat, İİK'nun 283. maddesi gereğince, davalı üçüncü kişinin, davacı alacaklının alacak ve ferileri ile sınırlı olarak, taşınmazı elinden çıkardığı tarihteki değeri olan miktar kadar tazminata mahkum edilmesi şeklinde hesaplanır. Bu durumda, tazminat davasında dikkate alınması gereken bazı önemli noktalar şunlardır: Zararların belgelenmesi: Maddi tazminat hesaplanırken, doğrudan yaşanan zararlar (örneğin, tedavi masrafları) faturalar ve raporlarla kanıtlanmalıdır. Hukuki düzenlemeler ve adli yargı kararları: Tazminat miktarının hesaplanmasında, olayın yaşandığı tarihten bu yana geçerli olan hukuki düzenlemeler ve önceki davalardaki emsal kararlar da etkilidir. İyi niyet durumu: Eğer üçüncü kişi, borçlunun mali durumunu bilmediğini ispatlayabilirse, tasarrufun iptali davası reddedilir ve tazminat sorumluluğu ortadan kalkar.

    Muvazıa nedeniyle tasarrufun iptali davası nedir?

    Muvazaa nedeniyle tasarrufun iptali davası, borçlunun alacaklılarından malvarlığını kaçırmak amacıyla yaptığı, gerçekte hukuki sonuç doğurmayan işlemlerin iptal edilmesini sağlamak için açılan bir davadır. Bu dava, Türk Borçlar Kanunu ve İcra ve İflas Kanunu'nda düzenlenmiştir. Davanın açılabilmesi için gerekli şartlar şunlardır: 1. Borçlu hakkında takip yapılmış olması. 2. Borçlunun malvarlığını azaltıcı tasarruf işlemi yapmış olması. 3. Tasarrufun zarar verici nitelikte olması. 4. Tasarrufun iptale tabi olması. Tasarrufun iptali davası, borçlunun yerleşim yerindeki Asliye Hukuk mahkemelerinde açılır.