• Buradasın

    Ortaklığın giderilmesinde satıştan önce tedbir kararı alınabilir mi?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Evet, ortaklığın giderilmesinde satıştan önce tedbir kararı alınabilir.
    Mahkemeye başvurarak, satışa konu olan mal varlığı için ihtiyati tedbir kararı talep edilebilir 14. Bu karar, satışın durdurulmasına yol açabilir 4.
    Ayrıca, izale-i şuyu (ortaklığın giderilmesi) davası açıldığında, müşterek mülkiyetin söz konusu olduğu durumlarda mahkemece, dava açıldığına ilişkin şerh verilerek tasarrufun kısıtlanması kararı alındığına yönelik tedbir talebine bağlı olarak tapuya şerh verilebilir 1.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Ortaklığın Giderilmesi davasında anlaşma olursa ne olur?

    Ortaklığın Giderilmesi davasında anlaşma sağlanması durumunda, paydaşlar malı nasıl paylaşacaklarına dair bir antlaşma yapabilirler ve bu antlaşma hakime bildirilir. Eğer paydaşlar arasında anlaşma sağlanamazsa, ortaklığın ya satış suretiyle ya da aynen taksim yoluyla giderilmesi gerekir. Aynen taksim: Taraflardan en az birinin talepte bulunması yeterlidir. Satış: Taşınmazın aynen taksimi mümkün değilse, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilir. Ortaklığın Giderilmesi davası, iki taraflı bir dava olup, davacı davasından feragat etse bile, davalılardan biri davaya devam etmek isterse mahkeme davaya devam eder.

    Ortaklığın Giderilmesi davasında keşif yapılmazsa ne olur?

    Ortaklığın Giderilmesi davasında keşif yapılmazsa, mahkeme tarafından verilen karar bozma sebebi olabilir. Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin 2017/6014 E. - 2018/2050 K. sayılı kararına göre, "Mahkemece, keşif yapılmadan ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verildiği görülmüştür. Mahkemece taşınmazdaki ortaklığın giderilmesi konusunda HMK’nın 288 vd. maddeleri uyarınca mahallinde keşif yapılarak rapor alınmalı ve sonucuna göre bir karar verilmelidir". Keşif, taşınmazın değeri, hukuki durumu ve aynen taksimin mümkün olup olmadığının tespiti için gereklidir.

    Ortaklığın giderilmesi davası hangi hallerde açılamaz?

    Ortaklığın giderilmesi (izale-i şuyu) davası, belirli hukuki sınırlamalar hariç her zaman açılabilir. Ancak, aşağıdaki hallerde dava açılamaz: 1. Hukuki bir işlem gereğince paylı mülkiyeti devam ettirme yükümlülüğü varsa. 2. Paylı mal sürekli bir amaca özgülenmişse. 3. Uygun olmayan bir zamanda paylaşma isteniyorsa. 4. Taşınmaz tapusuzsa. 5. Kat mülkiyetine veya kat irtifakına tabi olan gayrimenkulde.

    Ortaklığın giderilmesi davası kaç yıl sürer?

    Ortaklığın giderilmesi davasının süresi, davanın karmaşıklığına ve mahkemenin iş yüküne bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Genel olarak, bu tür davalar 1 ila 1,5 yıl arasında sonuçlanabilir.

    Ortaklığın Giderilmesi davasında satış talebi ne zaman yapılır?

    Ortaklığın giderilmesi davasında satış talebi, mahkeme kararının kesinleşmesinden itibaren 10 yıl içinde yapılabilir.

    Ortaklığın Giderilmesi davası satış bedeli ne zaman ödenir?

    Ortaklığın Giderilmesi (İzale-i Şuyu) davasında satış bedeli, bilirkişi raporunun kesinleşmesinden sonra ödenir. Bu süreçte genellikle şu adımlar izlenir: 1. Bilirkişi, taşınmazın değer tespitini yapar ve bir rapor hazırlar. 2. Bu rapor ve tevzi tablosu, ilgililere tebliğ edilir. 3. Raporun kesinleşmesi üzerine, satış bedeli banka hesabına yatırılır. 4. Banka hesabından gerekli kesintiler yapıldıktan sonra, hak sahiplerine ödeme yapılır.

    Ortaklığın giderilmesi davası olmazsa ne olur?

    Ortaklığın giderilmesi davası açılmadığında, paydaşlar arasında malın kullanımı veya yönetimi konusunda uyuşmazlık devam eder. Ayrıca, şu durumlar da ortaya çıkabilir: Malın değer kaybı: Taşınmazın aynen taksimi mümkün değilse, satış yoluyla ortaklığın giderilmesi kararı verilmezse, mal önemli ölçüde değer kaybına uğrayabilir. Hukuki belirsizlik: Paylı mülkiyetin devam ettirilmesi yükümlülüğü veya malın sürekli bir amaca özgülenmiş olması gibi durumlarda hukuki belirsizlik devam eder. Ortaklığın giderilmesi davasının açılmaması, paydaşlar için uzun vadeli hukuki ve ekonomik belirsizlikler yaratabilir. Bu tür durumlarda bir avukattan hukuki danışmanlık alınması önerilir.