• Buradasın

    İtirazın iptali davası açılınca ne olur?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    İtirazın iptali davası açılınca şu sonuçlar ortaya çıkabilir:
    • Takibin devamı: Eğer mahkeme, borçlunun itirazının haksız olduğuna karar verirse, alacaklı icra dairesine başvurarak durmuş olan takibe devam edilmesini ve haciz yapılmasını talep edebilir 125.
    • Tazminat: Davanın kabulüne bağlı olarak, borçlunun kötü niyetli olduğu tespit edilirse, alacaklı icra inkar tazminatı talep edebilir; aynı şekilde, alacaklı haksız bulunursa borçlu kötüniyet tazminatı talep edebilir 15.
    • Yeni dava yasağı: Davanın reddi durumunda, alacaklı aynı borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamaz 35.
    Önemli noktalar:
    • İtirazın iptali davası, bir yıl içinde açılmalıdır; bu süre hak düşürücüdür 25.
    • Dava, genel hükümlere göre görülür ve alacaklı, alacağını her türlü delille ispatlayabilir 14.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    İtirazın iptale hangi mahkeme bakar?

    İtirazın iptali davasına bakacak mahkeme, icra takibinin içeriğine ve alacağın niteliğine göre değişir: Asliye Hukuk Mahkemesi: Genel görevli mahkemedir. İş Mahkemesi: İşçi-işveren ilişkisine dayalı takiplerde görevlidir. Asliye Ticaret Mahkemesi: Ticari uyuşmazlıklardan kaynaklanan davalarda görevlidir. Tüketici Mahkemesi: Tüketici işlemlerinden doğan takiplerde görevlidir. Sulh Hukuk Mahkemesi: Kira sözleşmesine veya Kat Mülkiyeti Kanunu'na dayalı alacak takiplerinde görevlidir. Aile Mahkemesi: Nafaka borcuna dayalı takiplerde istisnai olarak görevlidir. Yetkili mahkeme ise genellikle borçlunun yerleşim yeri mahkemesidir.

    İcra takibine itirazın kaldırılması kesinleşmeden satış istenebilir mi?

    İcra takibine itirazın kaldırılması kesinleşmeden satış istenemez. İtirazın kaldırılması kararı kesinleşmeden önce, sadece itirazın kaldırılması talebinin kabul veya reddi hakkında icra mahkemesinin kararları alınabilir.

    İtirazın iptali davası kaç yıl sürer?

    İtirazın iptali davasının süresi, ilk derece mahkemesinde ortalama bir veya bir buçuk sene, istinaf aşamasında ortalama bir sene ve temyiz sürecinde ise ortalama bir sene olmak üzere toplamda dört seneyi bulabilir. Ancak, davanın kesinleşeceği süre, davalı/borçlunun ilk derece mahkemesinin hükmüne itiraz etmemesi durumunda istinaf ve temyiz aşamaları olmadan da ilk derece mahkemesinde gerçekleşebilir. Bu süreler, davanın karmaşıklığı ve ilgili yargı mercilerindeki iş yüküne bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

    İtirazın iptali davası kesinleşmeden istinafa başvurulur mu?

    Evet, itirazın iptali davasında verilen karar kesinleşmeden istinafa başvurulabilir.

    İtiraz geri çekilirse dava düşer mi?

    Borçlunun itirazını geri çekmesi, itirazın iptali davasının düşmesine neden olmaz. Borçlu, ödeme emrine itirazını her zaman geri alabilir. İtirazın iptali davasının düşmesi için, alacaklının dava açabileceği bir yıllık sürenin geçmiş olması gerekir.

    İcra takibinde yetkili mahkeme ile itirazın iptali davası aynı mı?

    İcra takibinde yetkili mahkeme ile itirazın iptali davasının aynı olup olmadığı konusunda farklı görüşler bulunmaktadır. Evet, aynı olabilir. Borçlu, icra takibinde yetki itirazında bulunmamışsa, itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz edebilir. Bu durumda, itirazın iptali davası ve icra takibi aynı mahkemede görülebilir. Hayır, aynı olmayabilir. Yetki hususu uygulamada tartışmalı olmakla birlikte, bazı kaynaklara göre yetki kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkeme yetkiyi resen inceleyemez; bu nedenle itirazın iptali davası ve icra takibi farklı mahkemelerde görülebilir. İtirazın iptali davasında görevli ve yetkili mahkemenin belirlenmesi, takibe konu alacağın kaynağına ve hukuki niteliğine bağlıdır. En doğru bilgi için bir avukata danışılması önerilir.

    İtirazın iptali davası ne zaman açılır?

    İtirazın iptali davası, borçlunun ödeme emrine süresi içinde itiraz etmesi durumunda, itirazın alacaklıya (davacıya) tebliğinden itibaren en geç bir yıl içinde açılmalıdır. Bu süre, hak düşürücü olup, hakim tarafından tarafların talebine gerek olmadan dikkate alınır.