• Buradasın

    İnançlı işlem sözleşmesi yazılı olmak zorunda mı?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    İnançlı işlem sözleşmesi, yazılı olmak zorundadır 123.
    Ancak, bu yazılılık bir geçerlilik şartı olmayıp, bir ispat şartıdır 123.
    05.02.1947 tarih ve 20/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'na göre, tapulu taşınmazların inançlı işlemle temlikinde, inançlı işlemin yazılı biçimde yapılması gerekli ve yeterlidir 123.
    Yazılı delil, tarafların getirecekleri ve onların imzalarını taşıyan bir belge olmalıdır 13.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    İnançlı sözleşme Anayasa Mahkemesi'ne göre nedir?

    İnançlı sözleşme, Anayasa Mahkemesi tarafından doğrudan tanımlanmamış bir terimdir. Ancak, genel olarak taraflar arasında güven esasına dayanarak yapılan ve bir mülkiyetin veya hakkın devredilip daha sonra geri alınmasını öngören hukuki bir işlem olarak tanımlanır. Bu tür sözleşmelerde, inanan taraf bir mülkiyeti veya hakkı inanılan kişiye devreder ve inanılan kişi de bu malı belirlenen şartlar gerçekleştiğinde inanana geri devretme yükümlülüğü altına girer.

    Sözlü borç sözleşmesi geçerli mi?

    Sözlü borç sözleşmesi, Türk Borçlar Kanunu'na göre geçerlidir. Ancak, sözlü sözleşmelerin en büyük dezavantajı, varlığının ve içeriğinin ispatlanmasının zor olmasıdır. Sözlü bir borç sözleşmesinde ispat için kullanılabilecek bazı deliller şunlardır: tanık beyanları; yazılı delil başlangıcı; yemin; banka dekontları; mesajlaşmalar. Özellikle belirli bir miktarın üzerindeki hukuki işlemler için senetle ispat zorunluluğu olduğundan, tanıkla ispat mümkün olmayabilir. Hukuki süreçlerde doğru delillerin toplanıp sunulması uzmanlık gerektirdiğinden, bir avukata danışmak en doğru adımdır.

    İnanç sözleşmesine dayalı senet nedir?

    İnanç sözleşmesine dayalı senet, inanç sözleşmesi kapsamında düzenlenen ve tarafların hak ile borçlarını, inançlı işlemin sona erme sebeplerini ve devredilen hakkın, inanılan tarafından inanana geri verme (iade) şartlarını içeren borçlandırıcı bir belgedir. İnanç sözleşmesi, Türk hukukunda doğrudan kanunlarla düzenlenmemiş olup, taraflar arasında bir mal veya hakkın belirli bir amaç doğrultusunda, güven ilişkisine dayanarak devredilmesini konu alan özel bir borç ilişkisidir. Bu tür sözleşmelerin geçerliliği için genel olarak yazılı şekil aranır. İnanç sözleşmesinin varlığı, 05.02.1947 tarihli ve 20/6 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca ancak, tarafların getirecekleri ve onların imzalarını taşıyan yazılı bir delille kanıtlanabilir.

    İnanç sözleşmesi Yargıtay'da nasıl ispatlanır?

    İnanç sözleşmesinin Yargıtay'da ispatlanması için yazılı delil sunulması gerekmektedir. Eğer yazılı bir belge bulunmuyorsa, yazılı delil başlangıcı niteliğinde belgeler sunulabilir. Ayrıca, yemin gibi kesin deliller de inanç sözleşmesinin ispatında kullanılabilir.

    İnançlı işlem zamanaşımı ne zaman başlar?

    İnançlı işlem nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davalarında zamanaşımı, Türk Borçlar Kanunu'nun 146. maddesine göre on yıllık süre ile sınırlıdır. Zamanaşımı süresi, inanç ilişkisi sona erdiğinde veya alacak muaccel hale geldiğinde başlar. İnanç ilişkisi sona erdiğinde: İnanan, malını veya hakkını geri almak için dava açabilir; bu durumda zamanaşımı süresi, inanç ilişkisinin sona erdiği tarihten itibaren işlemeye başlar. İnanç ilişkisi devam ediyorsa: Mal veya hak hala inanılana aitse, zamanaşımı süresi başlamaz. Zamanaşımının başlaması için, davacının ferağ umudunu yitirdiğini dava açmak suretiyle göstermesi gerekir.

    İnanç sözleşmesinde hangi şartlar olmalı?

    İnanç sözleşmesinde bulunması gereken temel şartlar şunlardır: Tarafların Anlaşması: İnanılan ve inanan arasında, hak ve yükümlülükleri belirleyen bir sözleşme yapılmalıdır. Devredilen Hakkın Tanımı: Devredilen mal veya hakkın, süre veya amaç gibi unsurlarla açıkça tanımlanması gerekir. Geri İade Şartları: Hakkın, belirli bir süre sonunda veya amaç gerçekleştiğinde nasıl ve kime geri iade edileceği belirlenmelidir. Güven İlişkisi: Sözleşme, taraflar arasında güven esasına dayanmalıdır. Şekil Şartı: Eğer inanç sözleşmesinin konusu taşınmaz ise, resmi yazılı şekil; taşınır ise adi yazılı şekil gereklidir. Ayrıca, tarafların iradelerinin serbest olması ve işlemin konusunun hukuka aykırı olmaması da önemlidir.

    İnanç sözleşmesine hangi hallerde başvurulabilir?

    İnanç sözleşmesine başvurulabilecek bazı haller: Teminat oluşturma. Malın yönetimi. Belirli bir amacın gerçekleştirilmesi. Yabancıların gayrimenkul edinimi. İnanç sözleşmesi, belirli bir amacın gerçekleşmesi veya belirlenen sürenin dolması durumunda, devredilen mal veya hakkın geri iade edilmesini gerektirir.