• Buradasın

    İdari yargılama usulünde 10 1 ve 10/2 nedir?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    İdari yargılama usulünde 10/1 ve 10/2, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 10. maddesinin birinci ve ikinci fıkralarını ifade eder 124.
    • Madde 10/1: İlgililer, haklarında idari davaya konu olabilecek bir işlem veya eylemin yapılması için idari makamlara başvurabilirler 14. Altmış gün içinde bir cevap verilmezse istek reddedilmiş sayılır 14.
    • Madde 10/2: İlgililer, altmış günün bittiği tarihten itibaren dava açma süresi içinde, konusuna göre Danıştaya, idare ve vergi mahkemelerine dava açabilirler 14. Altmış günlük süre içinde idarece verilen cevap kesin değilse ilgili, bu cevabı isteminin reddi sayarak dava açabileceği gibi, kesin cevabı da bekleyebilir 14.
    Bu madde, önceden idari bir işlemin tesis edilmemiş olduğu durumlarda, idari bir işlem tesisi istemiyle idareye yapılan başvurular üzerine açılacak davalarda süre yönünden uygulanması gereken kuralları belirler 5.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Usul ne demek?

    Usul kelimesi Arapça kökenli olup, farklı anlamlara sahiptir: Bir şeyin temeli, esası veya yöntemi. Kökler, asıllar. Kendine baktırmak için kullanılan yöntem. Belli bir sonuca erişmek için izlenen yol, metot. Klasik Türk müziğinde tempo. Hukukta ise usul, yargılama sürecini başlangıcından sonuçlanmasına kadar belli bir tertip içinde düzenleyici ve şekillendirici işlemleri ifade eder.

    İdari yargılama usulü kanunu 25. madde nedir?

    İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 25. maddesi, kararların saklanması ve tebliğini düzenler: Kararın mahkeme başkanı ve üyeleri veya hakimi tarafından imzalı asıllarından biri, karar dosyasına, diğeri de dava dosyasına konur. Mahkeme mührü ve başkan yahut hakim, Danıştay'da daire veya kurul başkanı veya görevlendireceği bir üye imzasıyla tasdikli birer örneği de taraflara tebliğ edilir.

    İdari Yargılama Usulü Kanunu'na göre idari yargıda ilk derece mahkemeleri nelerdir?

    İdari Yargılama Usulü Kanunu'na göre idari yargıda ilk derece mahkemeleri şunlardır: İdare mahkemeleri. Vergi mahkemeleri. Ayrıca, kanunla bazı uyuşmazlıklar için doğrudan ilk derece yargı yeri olarak Danıştay'a dava açılması öngörülebilir.

    İdari Yargılama Usulü Kanunu'na göre iptal davası nedir?

    İdari Yargılama Usulü Kanunu'na göre iptal davası, idari işlemlerin yetki, şekil, sebep, konu ve amaç yönlerinden biri ile hukuka aykırı olmaları nedeniyle menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan bir idari dava türüdür. İptal davasının bazı özellikleri: Dava açma süresi: Danıştay ve idare mahkemelerinde 60 gün, vergi mahkemelerinde ise 30 gündür. Görevli mahkemeler: İdare mahkemesi, vergi mahkemesi, bölge idare mahkemesi ve Danıştay. Sonuç: İdari işlemin tesis edildiği andan itibaren tüm sonuçlarıyla birlikte geçmişe etkili bir biçimde yürürlükten kalkması. Yerindelik denetimi yasağı: İdari mahkemeler yerindelik denetimi yapamaz.

    İdari yargıda kesin kararlar nelerdir?

    İdari yargıda kesin kararlar, şekli ve maddi anlamda kesin hükümler olarak ikiye ayrılır. Şekli anlamda kesin hüküm: Bir kararın, itiraz ve yasa yollarından geçerek veya başvuru sürelerinin sona ermesiyle değişmez bir nitelik kazanması durumudur. Maddi anlamda kesin hüküm: Bir kararın, mahkeme tarafından yargılamanın sonunda verilmiş ve hakimin davadan el çekmesi sonucunu doğuran kararlar olmasıdır. Bazı kesin karar örnekleri: 2559 sayılı Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu'na göre, bu kanunda düzenlenen idari para cezalarına karşı yapılan itirazlar üzerine idare mahkemesinin verdiği kararlar. 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu'na göre, sınır dışı etme kararlarına karşı idare mahkemesine yapılan başvurular üzerine verilen kararlar. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 46. maddesine göre, bazı davalar hakkında idari istinaf mahkemelerinin verdiği kararlar.

    İdari işlem türleri kaça ayrılır?

    İdari işlemler, doğurdukları hukuki sonuca göre dört ana kategoriye ayrılır: 1. Genel düzenleyici işlemler: Kamu düzenini sağlamak amacıyla yapılan, genel bir düzeni belirleyen işlemlerdir. 2. Bireysel işlemler: Tek bir kişiye ya da belirli bir grup kişiye yönelik yapılan idari işlemlerdir. 3. Karma işlemler: Hem genel düzenleyici hem de bireysel yönleri barındıran işlemlerdir. 4. Birden fazla kişiye yönelik bireysel işlemler: Birden fazla kişi için özel olarak yapılan idari işlemlerdir. Ayrıca, idari işlemler tek taraflı ve iki taraflı olarak da sınıflandırılabilir.

    İdari yargıda istinaf hüküm çeşitleri nelerdir?

    İdari yargıda istinaf hüküm çeşitleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinde belirtilmiştir. Bu hükümler şunlardır: İstinaf başvurusunun reddi kararı: Bölge idare mahkemesi, ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa bu kararı verir. Yerel mahkeme kararının kaldırılması (bozma) kararı ve davanın esası hakkında yeniden karar verilmesi: İlk derece mahkemesi kararı hukuka aykırı bulunursa, istinaf başvurusu kabul edilir ve yerel mahkeme kararı kaldırılır; bölge idare mahkemesi işin esası hakkında yeniden karar verir. Yerel mahkeme kararının kaldırılması ve dosyanın yeniden karar verilmek üzere ilgili mahkemeye gönderilmesi: Davanın görevsiz veya yetkisiz mahkeme tarafından görülmesi ya da reddedilmiş veya yasaklanmış hakim tarafından karar verilmesi durumunda, ilk derece mahkemesi kararı kaldırılır ve dosya ilgili mahkemeye gönderilir. Ayrıca, bölge idare mahkemelerinin 46. maddeye göre temyize açık olmayan kararları kesindir.