• Buradasın

    Hükümsüzlük türleri nelerdir?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Hükümsüzlük türleri şunlardır:
    1. Yokluk: Hukuki işlemin kurucu unsurlarına uyulmadan yapılması durumunda, işlem hiç doğmamış sayılır 12.
    2. Kesin Hükümsüzlük (Mutlak Butlan): Hukuki işlemin kurucu unsurları tamam olmakla birlikte, kanunun emredici unsurlarına sahip olmaması durumunda ortaya çıkar 12.
    3. İptal Edilebilirlik (Nispi Butlan): Hukuki işlemin, işlemi gerçekleştiren taraflardan birinin iradesinin sakat olması nedeniyle hükümsüz sayılmasıdır 12.
    4. Noksanlık: Hukuki işlemin hüküm ifade edebilmesi için bir unsurun eksik olması durumudur 23.
    5. Nispi Etkisizlik: Hukuki işlemin sonuçlarının bazı kimselere karşı ileri sürülememesidir 2.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Markayı hükümsüz kılan sebepler nelerdir?

    Bir markanın hükümsüz kılınması, mutlak ve nispi ret nedenlerine dayanır. Mutlak ret nedenleri: Ayırt edici olmama. Kamu düzenine veya genel ahlaka aykırılık. Yanıltıcı olma. Dini semboller içerme. Tescilli coğrafi işaret içerme. Nispi ret nedenleri: Önceden tescilli bir markaya benzerlik. Kötü niyetli başvuru. Ticari itibar zedeleyici kullanım. Başkalarının haklarını ihlal etme. Marka hükümsüzlüğü davası, markanın tescil edildiği tarihten itibaren her zaman açılabilir, ancak SMK madde 25/6 gereğince, bir marka sahibi beş yıl boyunca sessiz kalır ve sonraki tarihli bir markaya itiraz etmezse, artık hükümsüzlük davası açamaz. Marka hukuku konusunda uzman bir avukattan destek almak, davanın seyrini önemli ölçüde etkileyebilir.

    Mutlak hükümsüzlük halleri nelerdir?

    Mutlak hükümsüzlük (kesin hükümsüzlük) halleri şunlardır: İrade beyanı sahibinin tam ehliyetsizliği (ayırtım gücünün bulunmaması). İşlemin muvazaalı olması. İşlem konusunun emredici hukuk kuralları ve genel ahlaka aykırı veya imkansız olması. Geçerli şekil şartına uyulmaması. Tasarruf işlemlerinde tasarruf yetkisinin olmaması. İlli işlemlerde temel teşkil eden borçlanma işleminin geçersiz olması. Kefalet sözleşmesinde eşin yazılı izninin alınmaması. Ayrıca, Türk Medeni Kanunu'nun 145. maddesinde sayılan; çiftlerin nikah sırasında evli olması, ayırt etme gücünden yoksun bulunması, akıl hastalığının olması ve evlenmeye engel teşkil edecek derecede hısımlığın bulunması gibi durumlar da mutlak butlan sebeplerindendir. Mutlak hükümsüzlük, her zaman ve herkes tarafından ileri sürülebilir; hakim, re'sen dikkate almak zorundadır.

    Hükümsüz karar ne demek?

    Hükümsüz karar, hukuki sonuç doğurmayan, geçersiz olan karar anlamına gelir. Ayrıca, "kaybettim hükümsüzdür" ifadesi, genellikle kimlik gibi kayıp eşyaların ilanında kullanılarak, "bu eşya hükümsüzdür, herhangi bir yere ilan vermeye gerek yoktur" şeklinde bir açıklama yapar.

    Hükümsüzlük neden olur?

    Hukuki işlemlerin hükümsüzlüğünün bazı nedenleri: Yokluk (Yok Hükmünde Olma). Mutlak Butlan (Kesin Hükümsüzlük). Nispi Butlan (İptal Edilebilirlik). Askıda Hükümsüzlük (Tek Taraflı Bağlılık). Noksanlık.

    Kesin hükümsüzlük nedir?

    Kesin hükümsüzlük (mutlak butlan), bir hukuki işlemin kurucu unsurları tamam olmakla beraber, genel geçerlilik şartlarından kamu düzenini ilgilendirecek önemdeki şartların eksik olması durumunda ortaya çıkar. Kesin hükümsüzlüğü gerektiren sebepler şunlardır: - İrade beyanı sahibinin tam ehliyetsizliği; - İşlemin muvazaalı olması; - İşlem konusunun emredici hukuk kuralları, genel ahlak, kişilik hakları ve imkansız olması; - Geçerli şekil şartına uyulmaması; - Tasarruf işlemlerinde tasarruf yetkisinin olmaması. Kesin hükümsüzlük, her zaman ve herkes tarafından ileri sürülebilir ve hakim tarafından re'sen dikkate alınır.

    Hükümsüz ne anlama gelir?

    Hükümsüz kelimesi, TDK'ye göre "yürürlükten çıkmış, yürürlükten kaldırılmış, geçersiz, hükmü kalmamış" anlamlarına gelir. Ayrıca, "kaybettim hükümsüzdür" ifadesi, genellikle kimlik gibi bir kaybın ilan yoluyla duyurulması için kullanılır.

    Kesin hükümsüz sözleşmeler nelerdir?

    Kesin hükümsüz sözleşmeler, aşağıdaki durumlarda ortaya çıkar: 1. Hukuki işlem yeteneğinin (fiil ehliyeti) yokluğu: Gerçek kişiler ve tüzel kişilerin hukuki işlem yapabilme yeteneklerinin olmaması. 2. Hukuka ve ahlaka aykırılık: Sözleşmenin konusu, hukukun emredici kurallarına, kamu düzenine veya kişilik haklarına aykırı ise. 3. Şekle aykırılık: Sözleşmenin geçerliliği için aranan şekle uyulmaması. 4. İmkânsızlık: Sözleşmenin yapıldığı anda konusunun imkânsız olması. 5. Muvazaa: Tarafların gerçekte arzu etmedikleri bir sözleşmeyi yapmış gibi görünmeleri. Bu hallerde, sözleşme baştan itibaren geçersizdir ve taraflar arasında herhangi bir hukuki sonuç doğurmaz.