• Buradasın

    Patrimonyal ne demek?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Patrimonyal, Latince kökenli bir terim olup, genellikle "ata mirası" veya "babadan kalan" anlamında kullanılır 5. Sosyoloji ve ekonomi gibi alanlarda daha spesifik bir anlam taşır ve özellikle patrimonyal yönetim biçimlerini tanımlamak için kullanılır 5.
    Patrimonyal yönetim, liderin otoritesini ailevi ya da geleneksel bağlardan aldığı bir yönetim biçimidir 5. Bu tür yönetimlerde devlet işleri, liderin özel mülkü gibi yönetilir ve genellikle aile üyeleri ya da yakın çevresi aracılığıyla idare edilir 5. Bu sistem, genellikle feodal toplumlarda veya geleneksel monarşilerde görülür 5.
    Patrimonyal yönetimlerin bazı özellikleri:
    • Kamu-özel alan ayrımı yoktur 12.
    • Toplumdaki sınıflar yönetimden dışlanır 2.
    • Lider genellikle mutlak kişisel güce sahiptir 2.
    • Hukukun üstünlüğü yerine liderin kişisel iradesi ön plandadır 5.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Patrimonializm ve bürokrasi nedir?

    Patrimonyalizm, geleneksel toplumlara özgü bir yönetim tarzıdır. Bürokrasi ise bir toplumda genel kurallar ve işleyiş ilkelerine göre çalışan bir sistemdir. Weber'e göre patrimonyal bürokrasiler istikrarsızdır.

    Osmanlı patrimonyal devlet mi?

    Osmanlı İmparatorluğu, patrimonyal devlet özelliklerine sahipti. Patrimonyal devlet, devletin tüm kaynaklarının, güçlerinin ve imtiyazlarının, yönetici sınıfın kişisel mülkiyeti olarak ele alındığı bir yönetim şeklidir.

    Patrimonializm ve monarşi nedir?

    Patrimonyalizm, iktidarın geleneklere uygun olarak elde edilip kullanıldığı, merkezi otoritenin paternalist bir rol üstlendiği ve mülkiyetin egemen gücün kişiliğiyle temsil edildiği merkeziyetçi-bürokratik bir toplumsal-siyasal örgütlenme modelidir. Monarşi ise, tüm iktidar gücünün tek kişinin tekelinde toplanmış olduğu bir yönetim biçimidir. Patrimonyalizm ve monarşi kavramları arasındaki ilişki, patrimonyalizmin tipik örneklerinden birinin Osmanlı Devleti olması ve bu yönetim biçiminin, hanedan üyesinin (sultanın) kişisel ve keyfi olan siyasal baskısını esas almasıdır.