• Buradasın

    Karşısında kalan ne demek?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    "Karşısında kalan" ifadesinin ne anlama geldiğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, "karşısında" kelimesi farklı bağlamlarda şu anlamlara gelebilir:
    • Bir şeyin, bir yerin, bir kimsenin esas tutulan yüzünün ilerisi 3. Örnek: "Karşımdaki kitap rafında eserlerim sırayla duruyor" 3.
    • Ön, kat, huzur 3. Örnek: "İkisi birden müdürün karşısına çıkarlar" 3.
    • Karşılık olarak, mukabil 3.
    Ayrıca, "karşın" kelimesi de "rağmen" anlamında kullanılabilir 5. Örnek: "Her şeye karşın senin yanındayım" 5.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Kalmak ne anlama gelir?

    Kalmak kelimesi, TDK'ye göre 21 farklı anlama gelmektedir. Bunlardan bazıları şunlardır: olduğu yeri ve durumu korumak, sürdürmek; zaman, uzaklık veya nicelik belirtilen miktarda bulunmak; konaklamak, konmak; oturmak, yaşamak, eğleşmek; hayatını sürdürmek, yaşamak; varlığını korumak, sürdürmek; oyalanmak, vakit geçirmek; sınıf geçmemek; işlemez, yürümez duruma gelmek; ileriye atılmak, ertelenmek. Ayrıca, "kalmak" kelimesi; kök veya gövdeleri sonuna -a (-e), -ıp (-ip) zarf-fiil eki almış fiillere gelerek süreklilik bildiren birleşik fiiller oluşturur. Örnek cümleler: "Sıkı sıkı kucakladı ve öylece kaldı." "Arabada yalnız dört çocuk kalmıştı." "Tam beş sene benimle beraber kaldı." "O aileden bir bu çocuk kaldı." "Bugün iş maddesinde kaldık." "Çiftlik ana babasından kalmış." "Misafir geldi, gezmeden kaldık." "Yalnız dayak atmakla kalmadı, onu işinden de çıkardı." "Amasya'da iken karşılaştığımız vaziyet yalnız Şeyh Recep Vakası ile kalmadı." "Fatma'nın yemek çantası olmasaydı dün aç kalmıştık."

    Karşı olmak ne demek?

    "Karşı olmak" deyimi, birine veya bir düşünceye katılmamak, karşıt olmak anlamına gelir.

    Karşı ne anlama gelir?

    Karşı kelimesi, farklı bağlamlarda çeşitli anlamlar taşır: Mekan olarak: Ön, önde, ileride olan; yol, deniz, ırmak vb.nin öbür kıyısı veya yanı. Sıfat olarak: Karşıt, zıt, muhalif. Zarf olarak: Yüzünü bir şeye doğru çevirerek, karşılık olarak, mukabil, için, hakkında, -e doğru. Örnek cümleler: "Karşımdaki kitap rafında eserlerim sırayla duruyor". "Karşı evin kızları, karşı mahalle". "Bir ölüm haberine karşı ben, içimde bin ezinti, bin çöküntü duydum".