Kalmak kelimesi, TDK'ye göre 21 farklı anlama gelmektedir. Bunlardan bazıları şunlardır: olduğu yeri ve durumu korumak, sürdürmek; zaman, uzaklık veya nicelik belirtilen miktarda bulunmak; konaklamak, konmak; oturmak, yaşamak, eğleşmek; hayatını sürdürmek, yaşamak; varlığını korumak, sürdürmek; oyalanmak, vakit geçirmek; sınıf geçmemek; işlemez, yürümez duruma gelmek; ileriye atılmak, ertelenmek. Ayrıca, "kalmak" kelimesi; kök veya gövdeleri sonuna -a (-e), -ıp (-ip) zarf-fiil eki almış fiillere gelerek süreklilik bildiren birleşik fiiller oluşturur. Örnek cümleler: "Sıkı sıkı kucakladı ve öylece kaldı." "Arabada yalnız dört çocuk kalmıştı." "Tam beş sene benimle beraber kaldı." "O aileden bir bu çocuk kaldı." "Bugün iş maddesinde kaldık." "Çiftlik ana babasından kalmış." "Misafir geldi, gezmeden kaldık." "Yalnız dayak atmakla kalmadı, onu işinden de çıkardı." "Amasya'da iken karşılaştığımız vaziyet yalnız Şeyh Recep Vakası ile kalmadı." "Fatma'nın yemek çantası olmasaydı dün aç kalmıştık."