• Buradasın

    Duymak sözcüğünün anlamı nedir?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    "Duymak" kelimesinin anlamları şunlardır:
    1. İşitmek, ses almak 12. Örnek cümle: "Çamaşırcı Fatma kadın annemin duymayan kulaklarına yalvarıyor" 1.
    2. Bilgi almak, öğrenmek, haber almak 13. Örnek cümle: "Yaptıklarını duydum" 1.
    3. Dokunma, koklama vb. duyularla algılamak, hissetmek 13. Örnek cümle: "Yüzme denilen mucizeyi ancak beş altı sene sonra avuçlarımızın içinde duyabilecektik" 1.
    4. Sezmek, fark etmek, hissetmek 13. Örnek cümle: "Hakiki bedbahtlar, sefaletlerini birdenbire açığa vurmaktan utanç duyarlar" 1.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Duymak kelimesinin eş anlamlısı nedir?

    Duymak kelimesinin bazı eş anlamlıları: işitmek; hissetmek; sezmek; taşımak; tatmak; yaşamak. Bu kelimeler, cümledeki kullanım amacına göre "duymak" yerine kullanılabilir.

    Sözcük türleri ve sözcükte anlam aynı mı?

    Sözcük türleri ve sözcükte anlam aynı değildir. Sözcük türleri, bir dilde kullanılan sözcüklerin farklı kategorilere ayrılmasıdır. Sözcükte anlam ise, bir sözcüğün farklı anlamlar kazanması durumunu ifade eder.

    Sözcük türleri ve anlamları nelerdir?

    Sözcük türleri, kelimelerin cümle içerisinde üstlendikleri göreve göre adlandırılır: 1. Ad (İsim). 2. Sıfat (Önad). 3. Fiil (Eylem). 4. Zamir (Adıl). 5. Zarf (Belirteç). 6. Edat (İlgeç). 7. Ünlem. 8. Bağlaç. Sözcük türleri, sınavlarda kelimenin cümledeki görevini belirlemeye yönelik sorularda veya sözcüğün farklı görevde kullanıldığı cümleleri bulma amacıyla karşımıza çıkar.

    Sözcükte anlam nedir ve örnekleri?

    Sözcükte anlam, bir kelimenin tek başına kullanıldığında akla gelen ilk anlamıdır. Sözcükte anlam örnekleri: Gerçek (temel) anlam: "Perde" kelimesini duyduğumuzda akla ilk gelen, "pencerelerin önüne takılıp ışığın girmesini engellemeye yarayan örtü" anlamıdır. Yan anlam: "Göz" dendiğinde akla ilk gelen, organ adıdır. Mecaz anlam: "Yanmak" fiilini duyduğumuzda akla ilk gelen anlam "ateş almak, tutuşmak"tır. Terim anlam: "Işık" kelimesi gerçek anlamda; "Bugünkü dersimizde ışık konusunu işleyeceğiz" cümlesinde ise terim anlamda kullanılmıştır.

    Sözcük ve anlam ilişkisi nedir?

    Sözcük ve anlam ilişkisi, bir sözcüğün kullanıldığı cümleye göre çeşitli anlamlar kazanmasıyla ilgilidir. Sözcüklerin kazandığı anlam türleri: Gerçek (temel) anlam: Sözcük söylendiğinde akla gelen ilk anlamdır. Yan anlam: Sözcük, temel anlamından kopmadan yeni anlamlar kazanır. Mecaz anlam: Sözcük, gerçek anlamından uzaklaşarak yeni bir anlam kazanır. Terim anlam: Bilim, sanat, meslek dalıyla veya bir konuyla ilgili özel ve belirli bir kavramı karşılar. Sözcükler arasındaki anlam ilişkileri: Eş anlamlı sözcükler: Anlamları aynı olan, ancak yazılışları farklı kelimelerdir. Zıt anlamlı sözcükler: Anlam bakımından birbirinin tam karşıtı olan kelimelerdir. Yakın anlamlı sözcükler: Anlamları benzer, ancak tam olarak örtüşmeyen kelimelerdir. Eş sesli sözcükler: Okunuşları ve yazılışları aynı, ancak anlamları farklı olan kelimelerdir.

    Çok anlamlı sözcüklere örnek verir misin?

    Çok anlamlı sözcüklere bazı örnekler: Göz. Organ anlamında: "Onun gözleri çok güzel". Dikkat anlamında: "Onun gözünden hiçbir şey kaçmaz". Açıklık anlamında: "Kapının gözüne anahtarı koymuş". Baş. Vücut parçası: "Başım çok ağrıyor". Önder, lider: "O, bu şirketin başıdır". Başlangıç anlamında: "Kitabın başını bir türlü anlayamadım". Yol. Geçiş yeri: "Bu yol çok trafiğe açık". Yöntem anlamında: "Bu problemi çözmenin başka bir yolu yok mu?". Kırmak. Parçalamak anlamında: "Vazo yere düştü ve kırıldı". İncitmek anlamında: "Onun kalbini kırmak istememiştim". Rekor kırmak anlamında: "Bu sporcu, dünya rekorunu kırdı". Açmak. Bir nesneyi kapalıyken açmak: "Kapıyı açar mısın?". Elektronik bir cihazı açmak: "Televizyonu açtım, haberleri izledim". Konuşmayı başlatmak: "Bu konuyu bir kez daha açmak istemiyorum". Ağır. Yavaş: "Yaşlı adam, ağır adımlarla gelip masanın başına oturdu". Kısık, alçak: "Etraftakilere duyurmak istemeyen ağır bir sesle kulağıma eğildi". Yoğun: "Ormana girer girmez izcileri, ağır bir duman karşıladı". Ağız. Kapların açık yanı: "Bardakın ağzı". Bir suyun denize, göle döküldüğü yer: "Derenin ağzı". Bir dilin sınırları içinde bölgelere göre değişen söyleyiş özelliği: "Rumeli ağzı".

    Sözcükte anlam ve sözcük bilgisi aynı şey mi?

    Hayır, sözcükte anlam ve sözcük bilgisi aynı şey değildir. Sözcükte anlam, bir kelimenin sözlükteki ilk anlamını ifade eder. Sözcük bilgisi ise daha geniş bir kavram olup, kelimelerin yapısı, kökeni, kullanımı ve anlam ilişkileri gibi konuları kapsar. Sözcük bilgisi, sözcüklerin yapılarını inceleyen "sözcükte yapı" kavramını da içerir.