• Buradasın

    Atatürk hangi kurumlara mirasını bıraktı?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Mustafa Kemal Atatürk, mirasının büyük bir kısmını Türk Dil Kurumu (TDK) ve Türk Tarih Kurumu (TTK)'na bırakmıştır 35.
    Ayrıca, Atatürk, Türkiye İş Bankası'ndaki hisselerinin nemasının her yıl bu kurumlar arasında paylaştırılmasını vasiyet etmiştir 24.
    Atatürk, ayrıca Çankaya'daki mülkünü Cumhuriyet Halk Partisi'ne (CHP) bırakmıştır 3.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Atatürk tarafından kurulan ilk kurum nedir?

    Atatürk tarafından kurulan ilk kurum hakkında farklı görüşler bulunmaktadır. Bazı kaynaklara göre Atatürk tarafından kurulan ilk kurum Anadolu Ajansı'dır. Diğer bir görüşe göre ise Atatürk tarafından kurulan ilk kurum Ankara Hukuk Fakültesi'dir. Atatürk tarafından kurulan ilk kurum hakkında kesin bir bilgi bulunmamaktadır.

    Atatürk Türk Tarih Kurumuna neden önem verdi?

    Atatürk, Türk Tarih Kurumu'na (TTK) önem vermesinin bazı nedenleri: Türk milletinin tarihini bilimsel olarak araştırmak ve tanıtmak. Batı kamuoyuna gerçek Türk tarihini bilimsel kanıtlarla açıklamak. Türk milletinin tarih bilincini geliştirmek. Yeni bir tarih görüşü oluşturmak. Gençlerin tarih alanında yetişmesini sağlamak. Atatürk'ün vasiyeti.

    Atatürk nasıl bir önderdi?

    Atatürk, birçok farklı şekilde tanımlanabilecek bir önderdir: Askeri önder: Çanakkale Cephesi'nde miralaylığa, Sina ve Filistin Cephesi'nde ise Yıldırım Ordular Grubu komutanlığına atanmıştır. Siyasi önder: Ankara Hükümeti'ni kurmuş, Cumhuriyet Halk Partisi'ni (o dönemde "Halk Fırkası") kurmuş ve ilk genel başkanı olmuştur. Devrimci önder: Türkiye'yi laik, sanayileşen bir ulusa dönüştüren kapsamlı ilerici reformlar gerçekleştirmiştir. İdealist önder: En büyük ülkülerinden biri, millî birlik ve beraberlik içinde vatanın bölünmez bütünlüğünü sonsuza dek yaşatmaktı. Yaratıcı önder: Kurtuluş Savaşı'na hazırlanırken halkı düşmana karşı savaşmaya inandırmış, inkılaplarını uygulamadan önce kamuoyunu hazırlamış ve millete bu inkılapların gerekliliğini anlatmıştır. Uluslararası önder: UNESCO tarafından "uluslararası anlayış, iş birliği, barış yolunda çaba göstermiş üstün kişi" olarak tanımlanmıştır.

    Atatürk ve Milli Mücadele nedir?

    Atatürk ve Millî Mücadele, Osmanlı Devleti'nin I. Dünya Savaşı'ndaki yenilgisinin ardından, 19 Mayıs 1919'da Mustafa Kemal Paşa'nın Samsun'a çıkmasıyla başlayan ve 11 Ekim 1922'de Mudanya Mütarekesi ile sona eren dönemdir. Millî Mücadele'nin bazı amaçları: Vatanın bütünlüğünü ve milletin bağımsızlığını sağlamak. İtilaf Devletleri'nin işgallerine son vermek. Millî egemenliği hâkim kılmak. Millî Mücadele'nin bazı yöntemleri: Amasya Tamimi, Erzurum ve Sivas Kongreleri gibi ulusal kongreler düzenlemek. Kuvâ-yi Milliye adı altında gönüllü birlikler oluşturmak. Millî Mücadele'nin bazı gerekçeleri: Vatanın İtilaf Devletleri tarafından bölüşülmesi ve işgal edilmesi. Osmanlı Devleti'nin işgaller karşısında sessiz kalması. Türk milletinin bağımsızlık arzusu.

    Atatürkün bize bıraktığı en büyük miras nedir?

    Mustafa Kemal Atatürk'ün en büyük mirası olarak şunlar sayılabilir: Türkiye Cumhuriyeti. Akıl ve bilimin rehberliği. Kadın hakları. Eğitim ve sanayileşme. Demokrasi.

    Atatürk cumhuriyetin ilanından sonra ne yaptı?

    Atatürk, Cumhuriyetin ilanından sonra bir dizi devrim ve yenilik gerçekleştirmiştir. Bunlardan bazıları şunlardır: Saltanatın kaldırılması (1922). Harf Devrimi (1928). Kılık Kıyafet Devrimi. Kadın haklarının tanınması (1930-1934). Tekke ve zaviyelerin kapatılması (1925). Soyadı Kanunu'nun kabulü (1934). Eğitim ve öğretim devrimi (1924). Bu devrimler, Türkiye’nin siyasi, sosyal ve ekonomik yapısında köklü değişiklikler yaratmış ve modern, laik bir devletin kurulmasını sağlamıştır.

    Atatürk cumhuriyetin ilanını neden istedi?

    Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti'ni ulusu çağdaşlaştırma amacıyla ilan etmiştir. Atatürk'ün cumhuriyetin ilanını istemesinin bazı özel nedenleri de bulunmaktadır: Mondros Mütarekesi'ne tepki: Atatürk, 30 Ekim 1918'de imzalanan Mondros Ateşkes Anlaşması'na karşı bir mesaj vermek istemiştir. Egemenliğin ulusa ait olduğunu pekiştirme: 20 Ocak 1921'de kabul edilen Teşkilat-ı Esasiye Kanunu ile egemenliğin Türk ulusuna ait olduğu ilan edilmişti. Hükümet bunalımlarına son verme: Mevcut sistemde devlet başkanlığı görevi, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı tarafından yürütülüyordu.