• Buradasın

    Kamusal alanın yapısal dönüşümü ne zaman yazıldı?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Kamusal alanın yapısal dönüşümü kavramı, ilk kez 1962 yılında Jürgen Habermas'ın "Kamusal Alanın Yapısal Dönüşümü: Burjuva Toplumunun Bir Kategorisi Üzerine Araştırmalar" (Strukturwandel der Öffentlichkeit) adlı kitabında yazılmıştır 13.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Sennett'e göre kamusal alan nedir?

    Sennett'e göre kamusal alan, toplumsal ilişkiler kurma mekânıdır ve burjuvanın kendi deneyim ve pratiklerini teşhir ederek kimliğini toplumsal düzeyde kurduğu bir mekân olarak değerlendirilir. Ayrıca, Sennett kamusal alanı, kentin en önemli özelliği olarak görür ve burada kişisel farklılıkları gizlemeden ve kişisel değerleri başkasına dayatmadan başkalarıyla ilişki kurma fırsatı bulunduğunu belirtir.

    Kamusal alan ve toplumsal hareketler nedir?

    Kamusal alan, rasyonel, eşit ve özgür bireylerin herhangi bir otoriteden bağımsız şekilde politik bir konuda iletişime geçtikleri alanı ifade eder. Toplumsal hareketler ise, sosyal bilimlerde farklı düzenleme biçimlerini içeren, farklı harekete geçirme ve davranış stratejileriyle toplumsal değişimi hızlandırmak, engellemek veya tersine çevirmek için uğraşan kolektif eylemler bütünüdür. Toplumsal hareketler, kamusal alanın şekillenmesinde önemli bir rol oynar.

    Kamusal alanlar nasıl değerlendirilir?

    Kamusal alanlar, toplumun her kesiminin eşit kullanım hakkına sahip olduğu alanlar olarak değerlendirilmelidir. Bu alanların değerlendirilmesinde şu unsurlar göz önünde bulundurulmalıdır: Kullanım çeşitliliği: Farklı kullanım ve etkinlikleri barındırmalı, kullanıcılara gereken hizmetleri vermelidir. Erişilebilirlik: Fiziksel erişim sağlanmalı ve sosyal bağları güçlendiren bir yapı oluşturulmalıdır. Sosyalleşme: Farklı sosyo-kültürel grupların bir araya gelebileceği alanlar oluşturulmalıdır. Sürdürülebilirlik: Ekosistemin sürdürülebilmesi ve kişi başına düşen yeşil alan miktarının artırılması hedeflenmelidir. Ticarileşme: Kamusal alanların ticarileşmesi önlenmelidir. Kamusal alanların tasarımı ve düzenlenmesi, kentsel planlama dahilinde, iklim ve bölge özelliklerine uygun şekilde yapılmalıdır.

    Toplumsal hareketler kamusal alanı nasıl etkiler?

    Toplumsal hareketler, kamusal alanı çeşitli şekillerde etkiler: Alternatif kamusal alanlar oluşturma: Toplumsal hareketler, Habermas'ın tek, özerk ve hegemonik olarak tanımladığı kamusal alanın aksine, alternatif veya karşıt kamular yaratabilir. Çoğul kamusal yapıların varlığı: Bu nedenle, kamusal alanda çoğul yapıların bulunduğu söylenebilir. Demokratikleşme: Sosyal medya gibi yeni iletişim teknolojileri sayesinde, dışlanmış kesimler seslerini daha kolay duyurabilir ve toplumsal hareketler karar alma süreçlerinde etkili olabilir. Dil ve kimlik tartışmaları: Dil politikalarına yönelik mücadeleler, kamusal alanın daha demokratik hale gelmesine katkıda bulunur; farklı dillerin kullanımı, farklı seslerin duyulmasını sağlar. Ayrıca, toplumsal hareketler, kamusal alanın fiziksel mekanlarını da etkileyebilir; örneğin, insanların bir araya gelip etkileşimde bulunabildiği alanlar haline gelebilir.

    Habermas kamusal alan ne zaman yazdı?

    Jürgen Habermas'ın "Kamusal Alan" kavramı üzerine ilk çalışmaları, 1962 yılında yayımlanan "Kamusal Alanın Yapısal Dönüşümü: Burjuva Toplumunun Bir Kategorisi Üzerine Araştırmalar" (Strukturwandel der Öffentlichkeit) adlı kitabında yer almıştır. Ayrıca, Habermas'ın "Kamusal Alan" kavramı, 1984 yılında yayımlanan "İletişimsel Eylem Kuramı" (Theory of Communicative Action) kitabında da ele alınmıştır.