• Buradasın

    Atatürk'ün meclis konuşması metni nedir?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Atatürk'ün 1 Kasım 1937'de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin 3. Yasama Yılı Açılışı'ndaki konuşmasının tam metni şu şekildedir:
    "Beşinci dönemin üçüncü yasama yılını açıyorum.
    Her şeyden önce, sevgili Kamutay arkadaşlarımla, yeni çalışma yılı başlangıcında karşı karşıya bulunmaktan duyduğum derin sevinç ve mutluluğu belirtmeliyim. (Alkışlar) Sizi yüksek saygı ile selamlar, bu çalışma yılınızın da ulus ve ülke için parlak başarılarla bezenmesini dilerim.
    Sayın milletvekilleri,
    Kıvançla görmekteyiz ki, Cumhuriyet rejimi, yurdumuzda huzur ve sükunun en iyi biçimde yerleşmesini sağlamış bulunuyor. Vatandaşlar ve bu yurtta oturanlar, Cumhuriyet kanunlarının eşit şartları altında kendileri için hazırlanan özgür refah ve mutluluk imkanlarından en iyi bir biçimde yararlanmaktadırlar.
    Ulusumuzun layık olduğu yüksek uygarlık ve refah düzeyine ulaşmasının engellenmesinin düşünülmesine yer bırakılmadığım ve bırakılmayacağını huzurunuzda söylemekle mutluyum. (Bravo sesleri, alkışlar)
    Tunceli'nde yapılan uygulamaların sonuçları bu gerçeğin belirtileridir.
    Modern hükümetçiliğin en belirgin özelliği, halkı gücüne olduğu kadar şefkatine de içtenlikle inandırabilmesidir. Büyük küçük bütün Cumhuriyet memurlarında bu düşünce biçiminin en geniş ölçüde gelişmesine önem vermek, çok yerinde olur.
    Özel idarelerin geçen yılki çalışmaları verimli olmuştur. Ancak özel idareler ve belediyeler, büyük kalkınma savaşımızda hayat ucuzluğunu sağlayacak uygun önlemler almalı ve yetkilerini tam kullanmalıdırlar.
    Şehircilik işlerinde de teknik ve planlı kurallar içinde çalışmak gereklidir. Bunun için belediyelerimizin hukuka uygun biçimde aydınlatılmasını ve yol gösterecek bir merkezi teknik büro kurulmasını öneririm.
    Kendine inkılabın ve inkılapçılığın çeşitli ve hayati görevler yüklediği Türk vatandaşının sağlığı ve sağlamlığı, her zaman üzerinde dikkatle durulacak milli sorunumuzdur.
    Devlet yönetimimizdeki ana programımız, Cumhuriyet Halk Partisi programıdır. Bunun kapsadığı prensipler, yönetimde ve politikada bizi aydınlatıcı ana çizgilerdir. Fakat bu prensipleri, gökten indiği sanılan kitapların doğmalarıyla asla bir tutmamalıdır. Biz, ilhamlarımızı, gökten ve gaipten değil, doğrudan doğruya yaşamdan almış bulunuyoruz. (Alkışlar)" 1.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Atatürk Meclis'te kaç kez konuşma yaptı?

    Atatürk, 1920-1938 yılları arasında yirmi kez Meclis Açılış Konuşması yapmıştır.

    Atatürk'ün demokrasi ile ilgili sözü nedir?

    Atatürk'ün demokrasi ile ilgili bazı sözleri şunlardır: "Türkiye'nin gelecekteki hükümet şekli kelimenin tam manasıyla demokratik olacaktır". "Cumhuriyet rejimi demek, demokrasi sistemi ile devlet şekli demektir". "Demokrasi, insan ırkının ümididir". "Bir ulusu oluşturan bireylerin her çeşit özgürlüğü güven altında bulunmalıdır".

    Atatürk'ün 1923'te söylediği söz nedir?

    Atatürk'ün 1923 yılında söylediği bazı önemli sözler şunlardır: 1. "Türkiye'nin gelecekteki hükümet şekli kelimenin tam manasıyla demokratik olacaktır". 2. "Biz yabancılara karşı herhangi düşmanca bir his beslemediğimizi gibi, onlarla samimane münasebetlerde bulunmak arzusundayız". 3. "Efendiler! Asırlardan beri Doğu'da mağdur ve mazlum olan milletimiz, Türk milleti hakikatte yaratılıştan sahip olduğu hasletlerden yoksun kabul ediliyordu". 4. "Kırk asırlık Türk yurdu düşman elinde esir kalamaz" (15 Mart 1923, Adana).

    Atatürk Nutuk kitabında kimlere seslendi?

    Atatürk, Nutuk kitabında Türk milletine ve özellikle gençliğe seslendi. Ayrıca, Kurtuluş Savaşı yıllarında rol oynayan kişileri ve bu kişiler arasındaki siyasal ilişkileri de ele aldı.

    Atatürk'ün Türk Büyük Millet Meclisi'ne yaptığı fedakarlıklar nelerdir?

    Atatürk'ün Türk Büyük Millet Meclisi'ne yaptığı fedakarlıklar şunlardır: 1. Meclisin Kurulmasını Sağlaması: Atatürk, Sivas Kongresi'nin ardından Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk temsil heyetinin başına geçerek, bütün millete şamil bir millet iradesinin temsilini sağladı ve Büyük Millet Meclisi'nin kurulmasını gerçekleştirdi. 2. Meclis Başkanı Olması: Meclisin başkanı olarak, milletin iradesini temsil yetkisini kazandı ve bu şekilde meşruiyet ilkesine bağlılığını gösterdi. 3. Olağanüstü Yetkiler Vermesi: Meclisin hem yasama, hem yürütme, hem de yargı yetkisine sahip olmasını sağlayarak, olağanüstü yetkilerle donattı. 4. Askeri ve Siyasi Mücadeleler: Kurtuluş Savaşı sırasında, hem iç isyanlarla hem de dış güçlerin işgaline karşı meclisi yöneterek, milli mücadeleyi başarıyla yürüttü.

    Atatürk Nutuk ve Söylev arasındaki fark nedir?

    Nutuk ve söylev kavramları birbirine yakın anlamlar taşısa da farklı bağlamlarda kullanılırlar: Nutuk, Mustafa Kemal Atatürk'ün 1919-1927 yılları arasındaki dönemi anlattığı, siyasi bir söylev örneği olarak kabul edilen eserdir. Söylev ise genel olarak, bir topluluğun önünde bir düşünce veya inancı savunmak amacıyla yapılan konuşma türünü ifade eder.

    Cumhuriyet ilk sabahında Atatürk'ün yaptığı konuşma nedir?

    Cumhuriyet'in ilanının ardından Atatürk'ün yaptığı ilk konuşma şu şekildedir: > "Efendiler; asırlardan beri Doğu'da haksızlığa ve zulme uğramış olan milletimiz, Türk milleti, gerçekte soydan sahip bulunduğu yüksek kabiliyetlerden yoksun zannediliyordu. Son yıllarda milletimizin fiili olarak gösterdiği kabiliyet, istidat ve kavrayış kendi hakkında kötü düşünenlerin ne kadar gafil ve ne kadar gerçeği görmekten uzak, görünüşe aldanan insanlar olduğunu pek güzel ispat etti. > > Milletimiz kendisinde var olan vasıfları ve değeri, hükümetin yeni adıyla medeniyet dünyasına çok daha kolaylıkla gösterebilecektir. Türkiye Cumhuriyeti, dünya devletleri arasında tuttuğu yere layık olduğunu eserleriyle ispat edecektir. > > Arkadaşlar; bu yüksek rejimi yaratan Türk milletinin son dört yıl içinde kazandığı zafer, bundan sonra da birkaç misli olmak üzere kendini gösterecektir. > > Bendeniz, kazandığım bu güven ve itimada layık olmak için pek önemli gördüğüm bir noktadaki ihtiyacı arz etmek mecburiyetindeyim. O ihtiyaç, yüce heyetinizin şahsıma karşı gösterdiği sevgi, güven ve desteğin devamıdır. Ancak bu sayede ve Tanrı'nın yardımıyla, bana verdiğiniz ve vereceğiniz görevleri en iyi şekilde yapabileceğimi ümit ediyorum. > > Daima sayın arkadaşlarımın ellerine çok samimi ve sıkı bir şekilde yapışarak, kendimi onların şahıslarından bir an bile uzak görmeyerek çalışacağım. Daima milletin sevgi ve güvenine dayanarak hep birlikte ileri gideceğiz. Türkiye Cumhuriyeti mesut, muvaffak ve muzaffer olacaktır".