Buradasın

Prof. Dr. Oytun Erbaş ile Sağlık ve Beslenme Üzerine Bilgilendirici Röportaj

youtube.com/watch?v=cpytLiH-SEw

Yapay zekadan makale özeti

Kısa
Ayrıntılı

Bu video, "Evimizin Doktoru" olarak tanıtılan Prof. Dr. Oytun Erbaş ile yapılan bir röportaj formatındadır. Prof. Dr. Erbaş, Türkiye'nin en sempatik ve en sevilen doktorlarından biri olarak tanıtılmaktadır.
Videoda sağlık, alerji, bağışıklık sistemi, beslenme ve çeşitli kronik hastalıklar hakkında kapsamlı bilgiler paylaşılmaktadır. Röportaj, sonbahar döneminde artan alerjilerden başlayarak, bağışıklık sistemini güçlendirmenin yolları, sağlıklı beslenme tavsiyeleri, saç dökülmesi nedenleri, tiroid hastalıkları, doğum kontrol hapları ve menopoz gibi konuları ele almaktadır.
Röportajda ayrıca magnezyum, çinko, selenyum gibi besinlerin sağlık faydaları, sabah kahvaltısının önemi, egzersiz yapmanın sağlık üzerindeki etkileri ve kronik hastalıkların tedavi edilemediği gibi önemli bilgiler de paylaşılmaktadır. Prof. Dr. Erbaş, endüstriyel hayatla karşılaşılan yabancı kimyasal maddelerin sağlık üzerindeki olumsuz etkilerini vurgulayarak, sağlıklı yaşam tarzı için pratik tavsiyeler sunmaktadır.

00:01Prof. Dr. Oytun Erbaş'ın Bot Tercihi: Prof. Dr. Oytun Erbaş, hem kışlık hem de yazlık bot giydiğini belirtiyor.
Botları sevmesinin sebebi bileğini kavradığı için kendini güvende hissetmesi.
Sandalet ve yazlık bot giymeyi tercih etmediğini ifade ediyor.
00:49Alerji ve Vücut İstihap Hacmi: Vücut belli bir istihap hacmi vardır, yani çekebileceği bir miktar vardır.
Alerji de benzer şekilde, belli bir miktardaki poleni kaldırabilir ancak bir miktar sonra kaldıramaz.
Vücuda çok şey yüklenirse, vücut çöktürülür.
01:35Sağlıksız Yaşam Tarzı ve Kronik Hastalıklar: Alkol ve tütün gibi şeyler vücuda korkunç yükler oluşturur.
Bir sigara ömrü yirmi dakika kısaltır ve pasif içicilik de ömür kısaltır.
Toplumlarda kronik hastalık sıkıntısı var: şeker hastalığı, hipertansiyon, romatizma, alerji, astım, egzama ve koah.
03:16Alerjinin Artışı ve Sebepleri: Alerji eskiye göre artmıştır.
Alerjinin en temel sebebi insanların endüstriyel hayatla karşılaştığı yabancı kimyasal maddelerin artmasıdır.
03:32Gıda ve Kimyasalların Etkileri: Günümüzde gıdalarda en az beş-altı koruyucu bulunuyor ve paketli gıdaların yanı sıra manavdan alınan gıdalarda da tarım ilacı ve gübre kalıntıları var.
Meyvelerin üzerine parafin kabuk yapılarak oksitlenme engelleniyor ve raf ömrü uzatılıyor, ancak bu kabuklar soyulmalıdır.
Gıda boyaları, saç spreyleri, saç boyaları, fondötenler ve makyaj malzemelerinde aşırı miktarda kimyasal bulunuyor.
04:52Hava Kirliliği ve Alerjiler: Havada korkunç miktarda partikül bulunuyor ve bu partiküller klimalardan, egzoz dumanlarından ve doğalgazdan yayılıyor.
Şehirlerde yaşamak kimyasal içinde yaşamak anlamına geliyor ve bu nedenle astım, egzama ve alerji oranları artıyor.
Gizli alerji olarak adlandırılan durumlar da var; örneğin polen alerjisi olan birinin tek bulgusu öksürük olabilir.
06:09Alerjinin Nedenleri ve Risk Faktörleri: Beyaz tenli, mavi gözlü, sarı saçlı ve kızıl saçlı insanlar alerjiye daha yatkındır çünkü genetik olarak daha alerjiktir.
İngiltere'deki alerjiler Türkiye'ye göre en az üç ila beş kat daha fazladır çünkü beyaz tenli insanların derileri daha geçirgendir.
Eskiden çocukların çamur oynaması ve sokakta gezinmesi alerjiye karşı tolerans geliştirmesi için iyi olduğu düşünülüyordu.
07:41Tolerans ve Enfeksiyonlar: Bir çocuk küçükken polenle karşılaşırsa polen alerjisi olmaz çünkü vücut anne karnından başlayarak ilk bir yaşta gördüğü her şeyi normal kabul eder.
Çocukluk çağında inek sütü verilmezse, büyüdüğünde inek sütü içemez çünkü vücudu ona alışmaz.
Çocukluk çağında enfeksiyonlara maruz kalan çocuklar gelecekte beyin hastalıkları, depresyon, anksiyete, bipolar, romatolojik hastalıklar ve alerjiler gibi kronik hastalıklara yakalanabilir.
10:00Enfeksiyonlardan Korunma: Çocukluk çağlarını aşılarla tamamlamak enfeksiyonlardan korunmak için çok önemlidir.
Amerika'da aşılara karşıtlık nedeniyle kızamık salgını yaşanıyor ve kızamık çocukların yüzde üç-beşini öldürebilir.
Çocukları okuldan geldikten sonra elini, yüzünü, saçını, ağzını, burnunu ve vücudunu yıkamak, ağzını ve burnunu gargara yaptırmak enfeksiyonlardan korunmak için önemlidir.
12:39Enfeksiyonların Önemi ve Önlemleri: Influenza, grip salgını ve RSV gibi virüsler solunum sistemini sıkıştırır ve astım gibi belirtiler yaratır.
Enfeksiyonlardan korunmak çok önemlidir, aksi takdirde damar sertliği, kalp hastalıkları, psikiyatrik bozukluklar, tırnak yeme ve vesveseli çocuk gibi sorunlar beklenir.
Her hafta antibiyotik kullanmak antibiyotik direnci oluşturur, çünkü boğaz iltihapları ve burun akıntılarının %90'ı influenza, corona veya adenovirüsler gibi virüslerden kaynaklanır.
14:00Bağışıklığı Güçlendiren Yöntemler: Bağışıklığı güçlendirmek için tam buğday unu, tam buğday ekmeği, fasulye, nohut ve kabuklu ürünler gibi beta glukan içeren besinler tüketilmelidir.
Egzersiz yapmak, günde 30-40 dakika yürüyüş yapmak bağışıklığı güçlendirir.
Sıcak duş almak bağışıklığı iki katına çıkarır, ancak soğuk duş veya buzlu suya girmek sinüzit ve zatürre gibi sorunlara yol açabilir.
15:34Soğuk Havadan Korunma: Çocukların sıcak ortamda tutulması gerekir, özellikle kış aylarında nemli ve soğuk havadan korunmalıdır.
Ayakları ve elleri sıcak tutmak önemlidir, çünkü soğuk ayaklar ve eller vücudun soğuymasına neden olur.
Kalın çorap giydirmek, bere takmak ve yatağa sıcak su torbası koymak bağışıklığı güçlendirir.
18:51Eski Alışkanlıklar ve Modern Yöntemler: Eskiden sıcak su torbası konması ve hamama gidilmesi gibi alışkanlıklar bağışıklığı artırıyordu.
Saunaya haftada bir gitmek iyi olabilir, ancak saunada önceki kullanıcıların bıraktığı mantarlar (asperglis) solunum sistemine zarar verebilir.
Asperglis özellikle nemli ve eski binalarda, tahta yerlerde ve hastanelerde koloni oluşturur, özellikle bağışıklık zayıf olan hastalarda (kemoterapi alanlar, organ nakilleri sonrası hastalar) tehlikelidir.
20:31Hastanede ve Evde Dikkat Edilmesi Gerekenler: Hastaneye çiçek götürmek asperglis mantarlarının yayılmasına neden olabilir, bu nedenle hastaneye çiçek götürmemek gerekir.
Yeni doğmuş çocuk, yaşlı, organ nakilleri sonrası hasta, HIV pozitif, diyabetli veya koah hastası varsa eve çiçek sokmamak gerekir.
Hastaneye yiyecek götürmeden önce evde sabunlu suyla yıkamak veya sirkeli sudan geçirmek önemlidir.
22:01Bağışıklığı Yükselten Gıdalar: Vitaminler bağışıklığı canlandırır.
Çinko, selenyum ve magnezyum gibi besinler tohumlarda (fındık, fıstık, keten tohumu, ayçiçeği çekirdeği) çok zengindir.
Tohumlu yağlar (badem yağı, hindistan cevizi yağı) içinde aşırı miktarda çinko, selenyum ve magnezyum bulunur.
23:02Aç Karnına İçilen Besinler: Aç karnına bir şey içmemek gerekir çünkü midenin bariyeri olan mukus tabakasını yıkar ve gastrit veya ülse olabilir.
Sabahleyin mutlaka bir şey yemeden içmeden bir bardak süt içilebilir.
Sabahleyin limonlu su içmek yerine, midenin pH'ını en iyi dengeleyen süt, peynir veya yoğurt tercih edilmelidir.
24:03Sağlıklı Sabah Kahvaltı: Bir dilim ekmekle, biraz peynirle yapılmış açık çayla kahvaltı dünyanın en sağlıklı sabah kahvaltısıdır.
Sabahta sıvı almak önemlidir, su aç karnına içilebilir.
Kahvaltı yapmayan toplumlar kısa yaşar.
25:19Sabah Kahvaltısının Önemi: Uyandıktan sonra kırkbeş dakika ile bir saat arasında vücuda şeker sokmak gerekiyor, çünkü her şey vücuda parçalanır ve en son birimine çevrilir.
Okula giden çocuklar kahvaltı etmezlerse akademik başarıları yüzde yirmi eksi otuz azalır.
Sabah kahvaltısı yapmak insülin direncini azaltır, çünkü gün içi yemez yemez birden yediğinizde pankreas iflas eder.
27:32Kahvaltı Kültürü: Sabah kahvaltısını tekrar topluma kazandırmak gerekiyor, kalktıktan bir saat içinde yemek yemek önemlidir.
Sabah kahvaltısı yapmadığınızda öğlen yemeğini atlamak zorundasınız.
Sabahleyin kortizon ve adrenalin yüksek olduğu için yeni günde enerji ihtiyacı vardır.
29:15Susam ve Faydaları: Susam ve susam yağı çok önemlidir, cilde harika yapar ve saçta çıkarır.
Susamın içinde fitik asit var ve bu asit bütün ağır metalleri bağlar, yeşil çaya göre yüz kat daha etkilidir.
Sabahları şekersiz tahin yemek ülseri geçirir ve mideyi korur.
30:05Süt ve Magnezyum: Günümüzde kutu sütler yağ ve proteini alınmış, gerçek süt krem rengiydi ve içinde beta karoten vardı.
Magnezyum DNA'nın çoğalması için gereklidir ve böbrek hastalarına, diyabet olanlara, diüretik kullananlara, kas seğirmesi olanlara, uykusuz kalıp gece iyi uyuyamayanlara ve kalp çarpıntısı olanlara verilebilir.
Magnezyum rutin kullanılacak bir şey değil, kasım-ekim aylarında yaz kışın D vitamini eksikliği olacağını bileceğimiz için iki şişe D vitamini verilebilir.
32:44Kahvaltı Kültürü ve Susamın Önemi: Kahvaltı yapmamak büyük bir saçmalıktır, kahvaltı kültürü saat onbir-oniki değil, sabah kalktıktan bir saat içerisinde yapılmalıdır.
Kahvaltı yapan çocuklar daha başarılıdır, insülin direnci obeziteye karşı korunurlar ve metabolizmayı başlatır.
Susam E vitamini çok fazla içerir, antioksidan olduğu için yaşlanmayı geciktirir, yüze çok iyi gelir ve susam yağı kalp hastalıklarına, damar hastalıklarına ve kansere karşı koruyucu özellik gösterir.
36:06Saç Dökülmesinin Sebepleri: Kirli saç dökülmez, ancak kirli yağ ve toz saçlara yapışarak onları etkiler.
Kimyasal ürünler (saç boyaları, spreyleri, fondötenler) saçları döker.
Saçı her gün yıkamak veya çok kurutmak saç dökülmesine neden olur.
37:03Insülin Direnci ve Saç Dökülmesi: Saç dökülmesinin diğer sebebi insülin direncidir.
Vücut, istiap haddinden fazla gıda alındığında karaciğeri yağlandırır ve göbek çıkmaya başlar.
Vücut, aşırı yağ alındığında iltihaplanma gösterir ve bu iltihap yağ dokusunda selülit olarak görülür.
38:40Diyetisyenler ve Sağlık Uzmanları: Televizyonlarda doktor dışı insanların diyet tavsiyesi vermesi yanlıştır.
Diyetisyenler sadece gıdayı kalori bazında düzenler, biyokimya sonucuna bakamazlar.
Muayene yetkisi sadece doktorundur ve ilaç etkileşimleri konusunda bilgi sahibi olmak gerekir.
40:27Sağlıklı Yağ ve Selülit: Sağlıklı yağda (tereyağı, zeytinyağı) selülit olmaz, ancak insülin direnci yağında selülit oluşur.
Göbekte biriken yağ sağlıksız yağdır.
Basen yağı iyi bir yağdır, ancak iltihap hacmini açtığı zaman iltihaptır.
41:07Egzersiz ve Saç Sağlığı: Günde yarım saat yürüyüş yapmak vücutta iltihabı en iyi azaltan şeydir.
En iyi egzersiz açken yapılır çünkü açken yağ yakılır.
Sabah yürüyüşleri aç karnına gayet güzel bir egzersizdir.
41:56Saç Dökülmesinin Diğer Sebepleri: Gebelikte saç dökülmesi olur çünkü bebek demir ve bakır gibi besinleri anneden çeker.
Bakır saçın çıkmasında çok önemlidir.
Sistein aminoasit saçın içindeki keratinin kükürtlü maddesidir ve saç dökülmesine neden olabilir.
43:09Beslenme Önerileri: Üzüm yaprağı çok değerli bir sarma vitesi olup, içinde resveratool bulunur ve ömrü uzatır.
Salamura tazeden daha değerlidir çünkü probiyotik içerir ve fermente olur.
Pizza ve hamburger gibi yemekler damar sertliği ve kanserden ölüm garantisidir.
45:47Saç Dökülmesi Nedenleri: Menopozda kadınlar östrojen eksikliği nedeniyle saç dökülür.
Polikistik over hastalığı, insülin direncine bağlı testosteron üretimi nedeniyle saç dökülmesine neden olur.
Saç dökülmesinin yüzde seksen'i basit sebeplere dayanır.
46:20Seboreik Dermatit ve Saç Dökülmesi: Seboreik dermatit (yağlı dermatit), T hattı ve alnındaki pul pul dökülen, kırmızı ve egzama gibi görünen bir durumdur.
Bu durumda saçlar kepeklenir ve bu duruma kepekli saç hastalığı denir.
Seboreik dermatit için selenyumlu şampuan ve kortizonlu saç solüsyonu verilir.
47:09Alopesi Jennalizata ve Bağışıklık Sistemi: Alopesi jennalizata (saçkıran), nadir görülen bir durumdur ve tüm saçların dökülmesine neden olur.
Bu durum bağışıklık sisteminin otoimmün hastalığıdır.
Bağışıklık sistemi saptığında, tiroidde haşimato, eklemlere romatoid artrit, tükürük bezlerine sögren gibi hastalıklar oluşabilir.
47:55Bağışıklık Sisteminin Önemi: Bağışıklık sistemi sağlıksız olduğunda, enfeksiyon hastalıkları daha sık görülür.
Bağışıklık sistemi kötü çalıştığında, MS, haşimato, lupus, romatoid artrit gibi hastalıklar oluşabilir.
Her beş kadından biri haşimato hastalığına yakalanabilir.
48:44Tiroid ve İyot: Brokoli, lahana ve karnabahar gibi sebzeler iyotun emilimini önlüyor.
İyot eksikliği hipotiroidi (tiroid bezi çalışmaması) ve guatr (tiroid bezinin şişmesi) gibi sorunlara neden olur.
Türkiye'de guatrın en çok olduğu yerler İç Ege ve Karadeniz bölgeleridir.
49:54İyot Kullanımı: İyot eksikliği gebelikte bebekte geri zekalı olma, boy uzamama ve zeka gelişimi sorunlarına neden olabilir.
İyot eksikliği için iyotlu tuzlar kullanılabilir, ancak tuzların ağzı açık bırakıldığında iyot uçabilir.
İyot eksikliği için batikon (iyot solüsyonu) suyun içine konulup ağzın çalkalanması yeterlidir.
51:12İyot Kullanımında Dikkat Edilmesi Gerekenler: İyot fazla alındığında tiroid bezini bozabilir, bu nedenle dozu önemlidir.
Yaraya sürülen iyot çocuk için yeterlidir, ancak göbek bağına sürülmemelidir çünkü tiroidi bozabilir.
Her şey zehirdir, önemli olan dozudur.
52:56Kış Çayları ve Karaciğer Yetmezliği: Türkiye'de kışın ölümlerin bir sebebi kış çaylarıdır.
Kış çayı karaciğer yetmezliğine neden olabilir, hasta dört-beş gün sonra gözleri sararmış, bulantı ve kusma belirtileri gösterebilir.
Son zamanlarda Türkiye'de karaciğer yetmezliğinin en çok zayıflama çayları nedeniyle olduğu belirtiliyor.
54:46Magnezyum Kullanımı ve Kütletme: Magnezyumun farklı formülleri vardır ve çok çalışan, yorgun ve kas değirme yaşayan kişiler için haftada birkaç kez içilebilir.
Magnezyum kullanımı doktorlar tarafından yapılmalıdır, komşudan tavsiye almak yerine doktor kontrolü gereklidir.
Kütletme yapmadan önce iyi bir muayene ve röntgen filmleri yapılmalıdır, aksi takdirde tüberküloz, enfeksiyon veya kanser metastaz gibi ciddi durumlar olabilir.
55:49Kütletme Riskleri: Kütletme sonrası boynun kopması gibi ciddi durumlar yaşanabilir, bir hasta boynu kütlemiş ve belden aşağısı felç olmuştu.
Romatolojik hastalıklar olan kişilerde iltihap kemikleri bozabilir ve osteoporoz (kemik erimesi) oluşabilir.
Kütletme sırasında karotis damarı yırtılabilir, bu durum mafya filmlerinde görülen gibi ölümcül olabilir.
57:35İstenmeyen Kıllanma: Türkiye'nin özellikle doğu ve orta doğu bölgesi genetik olarak kıllı bir yapıya sahiptir, bu duruma hipertrikoz denir.
Kıllanma için puanlama sistemi vardır: favoriler, bıyık, sakal, meme arası ve meme başı kıllanma puanlanır, toplam beş puanı geçerse kıllanma olarak kabul edilir.
Kıllanmanın en önemli sebebi hormonal olup, yüksek testosteron (erkeklik hormonu) böbrek üstü bezi tarafından üretilir.
59:54Polikistik Over Sendromu: Polikistik over sendromu, kıllanmanın en önemli sebebidir ve genellikle 35-40 yaş arası, hiç doğurmamış ve kilo almış hastalarda görülür.
Kilo alındığında yumurtalık östrojen yapmayı bırakıp testosteron üretir ve kistler oluşur.
Polikistik over sendromunda yumurtalar çok olmasına rağmen patlamaz, bu nedenle gebe kalamama sorunu yaşanır.
1:01:01Ağrılı Adet: Ağrılı adet, ailevi durumlar veya kistler gibi nedenlerle oluşabilir.
Ağrılı adetin basit tedavisi doğum kontrol hapıdır, bu hap yumurtlamayı keserek ağrılı adetleri önler.
Doğum kontrol hapı kanser yapmaz, ancak tek sıkıntısı vardır.
1:01:49Doğum Kontrol Hapları ve Emboli Riski: Doğum kontrol hapları kanınızda pıhtılaşma hastalığı yoksa sorun çıkarmaz, ancak pıhtılaşma hastalığı varsa emboli riski oluşturabilir.
Emboli riskini gösteren testler arasında faktör beş mutasyonu, faktör iki mutasyonu, protrom bir mutasyonu ve protein C eksikliği testleri bulunmaktadır.
Günde yirmi'den fazla sigara içenler ve oturarak iş yapanlar emboli riski taşıyan gruplardır.
1:02:45Doğum Kontrol Haplarının Diğer Etkileri: Eskiden doğum kontrol haplarında otuz mikrogram östrojen vardı ve meme kanseri riski taşıyordu, ancak şimdi yirmi mikrogramlık düşük dozlar kullanılmaktadır.
Doğum kontrol hapları güvenli ilaçlardır ve kıllanma sorunu olan kadınlarda kıllanmayı azaltabilir.
Kıllanma olmayan kadınlarda doğum kontrol hapları kıllanma yapabilir.
1:04:17Menopoz ve Kıllanma: Menopozda yumurtalık çalışmadığı için östrojen üretilmez, ancak böbrek üstü bezinden, cilt altından ve yağ dokusundan östrojen üretilir.
Menopozda çenede kıllanma, saç dökülmesi ve erkek tipi saç dökülmesi (şakaktan dökülme) görülebilir.
Hormon replasmanı Alzheimer, meme kanseri ve emboli riskini artırdığı için önerilmemektedir.
1:05:48İdrar Sorunları: Çok idrar çıkaran kişilerde diyabet, prostat sorunları veya menopozlu kadınlarda hiperaktif mesane (çıldırmış mesane) olabilir.
Hiperaktif mesane, içine birazcık idrar dolduğunda kasılması ve aciliyet hissi oluşturmasıyla karakterize olur.
Mesane iltihabı (idrar yolu iltihabı) antibiyotikle geçebilirken, mesane kası iltihabı (intersti) tıpta tedavisi olmayan bir durumdur.
1:08:10COVID-19'un Uzun Dönem Etkileri: Bağırarak COVID-19 geçirenlerin yüzde kırk'ı kronik yorgunluk, sisli beyin ve saç dökülmesi gibi belirtilerle kalmıştır.
Uzamış COVID-19'da en önemli bulgular arasında yataktan kalkınca baş dönmesi ve tansiyon düşmesi bulunmaktadır.
Uzamış COVID-19'da sürekli kalp çırpıntısı ve ellerde soğuma gibi belirtiler de görülebilir.

Prof. Dr. Oytun Erbaş ile Sağlık ve Beslenme Üzerine Bilgilendirici Röportaj

Yapay zekadan makale özeti

Yanıtı değerlendir