• Buradasın

    Üçüncü Uluslararası Rumeli Dil-Edebiyat-Çeviri Sempozyumu

    youtube.com/watch?v=J0BMnApLXew

    Yapay zekadan makale özeti

    • Bu video, İstanbul Medeniyet Üniversitesi'nin ev sahipliği yaptığı Üçüncü Uluslararası Rumeli Dil-Edebiyat-Çeviri Sempozyumu'nun kayıtlarını içermektedir. Sempozyumda Prof. Dr. Yaşar Bülbül, Prof. Dr. Kazım Yetiş, Prof. Dr. İbrahim Güney, Prof. Dr. Ataol Behramoğlu ve Mehmet Narlı gibi akademisyenler konuşmacı olarak yer almaktadır.
    • Sempozyum, dil, edebiyat ve çeviri alanlarında bilimsel çalışmalar sunmayı amaçlayan bir platform olarak tanıtılıyor. Video, açılış konuşmalarından başlayarak çeviri biliminin farklı dallarını (sözlü ve yazılı çeviri, teknik-bilimsel ve sanatsal çeviri), özellikle de sanatsal çeviri ve şiir çevirisi üzerine detaylı bilgiler sunmaktadır. Ayrıca Tanzimat dönemi edebi eleştirisi, Osmanlı edebiyatı ve "milli roman" kavramı gibi konular ele alınmaktadır.
    • Sempozyumun sonucunda sunulan bildirilerin bir kısmı Rumeli Dil-Edebiyat Araştırmaları Dergisi'nde özel sayı olarak, diğerlerinin ise kitaplaştırılarak yayınlanacağı belirtilmektedir. Konuşmalarda özellikle edebi eleştiri metinlerinin doğrudan okunmadan eleştirilmesinin edebiyat eğitimi üzerindeki olumsuz etkileri ve Osmanlı dilinin yanlış algıları eleştirilmektedir.
    00:12Üçüncü Uluslararası Rumeli Dil-Edebiyat-Çeviri Sempozyumu'na Hoş Geldiniz
    • İstanbul Medeniyet Üniversitesi, İstanbul Aydın Üniversitesi, İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi ve Rumeli'de Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi tarafından düzenlenen üçüncü uluslararası sempozyum başlıyor.
    • Dil, edebiyat ve çeviri birbirlerine bağlı alanlardır; dil edebi ürünlerin kaynağı, edebiyat dilin sanatlı hali, çeviri ise bir dilin ürünlerinin başka dillere taşınmasıdır.
    • Dil milletlerin hafızasıdır, edebiyat dilin sanatla güzelleşmesidir, çeviri ise milletlerin birbirinden haberdar olmasının en etkili yollarından biridir.
    02:18Sempozyumun Açılışı
    • Sempozyumda yüzü aşkın katılımcı bulunmakta ve İstanbul Medeniyet Üniversitesi, İstanbul Aydın Üniversitesi, İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi ve Balıkesir Üniversitesi temsilcileri davet edilmiştir.
    • Şair Prof. Dr. Ataol Behramoğlu ve Balıkesir Üniversitesi Direktör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Narlı da sempozyuma katılmıştır.
    • Sempozyumun düzenleyici kuruluna, organizatör üniversitelerine, bildiri sahibi akademisyenlere ve katılımcılara teşekkür edildi.
    04:08Konuşmacıların Selamlama Mesajları
    • İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İbrahim Güney, sempozyumun düzenleyici ortağı olarak tüm katılımcıları selamladı.
    • İstanbul Aydın Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Prof. Dr. Kazım Yetiş, sempozyumun önemini vurgulayarak Rumeli'nin tarihi ve kültürel değeri hakkında konuştu.
    • İstanbul Medeniyet Üniversitesi'ni temsil eden Doç. Dr. Ahmet Koçak, sempozyumun başarılar diledi ve Prof. Dr. Ataol Behramoğlu'na söz verdi.
    13:02Prof. Dr. Ataol Behramoğlu'nun Konuşması
    • Prof. Dr. Ataol Behramoğlu, sempozyuma başarılar dileyerek kuram ve pratik arasındaki farkı vurguladı.
    • Çevirinin asıl amacı, bir dildeki anlamın başka bir dili aktarımı olduğunu belirtti.
    • Çeviri olayının kurama uygunluk meselesinin özellikle edebiyat ve sanat alanında tartışma konusu olduğunu ifade etti.
    14:47Çevirinin Bilimsel Boyutu
    • Çeviri günümüzde bir bilim haline gelmiş olup, çağımızda sayısız ayrıntı içeren bir disiplin haline gelmiştir.
    • Üniversitelerde çeviri bölümlerinin içinde teknik çeviri, sözel çeviri ve sanatsal çeviri (oyun, roman, öykü, şiir) gibi ayrı bölümler olması gerekir.
    • İnsanlık tarihinde çeviri etkinliği yazının bulunmadığı zamanlarda bile sözlü çeviri şeklinde gerçekleşmiştir.
    15:53Çevirinin Türleri
    • Sözlü çeviri iki ana kategoride olup, eş zamanlı çeviri ve ardıl çeviri olarak adlandırılır.
    • Yazılı çeviri ise teknik-bilimsel çeviri ve sanatsal çeviri olmak üzere iki ana kategoride olur.
    • Her dil çifti arasında çeviri, kendi kurallarını oluşturmuş olup, örneğin Rusça'dan İngilizce'ye veya İtalyanca'dan Fince'ye çeviri gibi farklı dil çiftleri arasında farklı teknik özelliklere sahiptir.
    18:27Teknik-Bilimsel Çeviri
    • Teknik-bilimsel çeviri, kavramların doğru çevrilmesi gerektiği bir disiplindir.
    • Bilimsel ve teknik metinlerde doğru çeviri zorunludur, aksi takdirde özellikle uygulama alanlarında yanlış çeviriler felaketlere yol açabilir.
    • Türkçede özellikle bilimsel çeviri alanında büyük ilerleme kaydedilmiştir ve günümüzde neredeyse hiçbir bilimsel metin Türkçeye çevrilemeyecek durumda değildir.
    24:06Sanatsal Çeviri
    • Sanatsal çeviri alanında roman, öykü, oyun, tiyatro yapıtı ve şiir gibi farklı kategoriler bulunmaktadır.
    • Sanatsal yapıtlardaki anlam sadece kavramsal değil, üslup, sözcük seçimi, cümle yapısı, sözdizimi ve genel kompozisyonla derinleşen bir anlamdır.
    • Sanatsal çeviride nüans meselesi çok önemlidir; bir kelimeye sözlükte birçok seçenek karşılık gelirken, hangi kelimenin kullanıldığı ve hangi kelimenin tercih edileceği çok hassas bir konudur.
    26:48Deyimlerin Çevirisi
    • Deyimler bir dildeki karşılığını başka bir dilde bulmak genellikle mümkün değildir.
    • Bir deyimi kelime kelime çevirmek anlamsız sonuçlar doğurur, metaforik anlamı anlayıp aktarmak gerekir.
    • Bazı deyimler farklı dillerde benzer ifadelerle karşılık bulabilir, ancak genellikle deyimler tamamen farklıdır.
    27:36Sanatsal Çeviride İçselleştirme
    • Sanatsal çeviri (roman, öykü, oyun) yaparken yazarın tarzını ve dönemi anlamak gerekir.
    • Yazarın dilini, cümle yapılarını, sözdizimini ve seçtiği sözcükleri incelemek önemlidir.
    • Sanatsal çeviri bir formül veya sırra sahip değildir, içselleştirme süreci gerekir.
    29:47Şiir Çevirisinin Zorlukları
    • Şiir çevirmek imkansıza yakın bir işdir ve özel bir yetenek gerektirir.
    • Şiir çevirisi yapan kişinin şairce bir yeteneğe sahip olması gerekir, ancak mutlaka şair olması zorunlu değildir.
    • Sabahattin Eyüboğlu gibi şair olmayan kişiler de başarılı şiir çevirileri yapabilir.
    30:59Şiirin Yapısı ve Çevirisi
    • Şiirde anlam, kavram, söz dizimi, ses örgüsü ve ölçü dizilimi gibi unsurlar önemlidir.
    • Şiirdeki ses örgüsü (hece ölçüsü, vezin, serbest müstezat) her türlü şiirde bir ölçüyle ilgilidir.
    • Şiir çevirisi başlı başına bir bilimdir ve çok çalışmak gerekir.
    35:05Şiirde Söz Dizimi ve Vurgu
    • Şiirde söz dizimi değiştirildiğinde vurgular ve anlam ayrıntıları da değişir.
    • Şiirde hangi sözcüğün üzerinde vurgu olduğunun bilinmesi çeviride çok önemlidir.
    • Şiirde içten gelen yan çok fazladır ve şairler bazen kendi de açıklamayabilecekleri gizemli unsurlar kullanabilir.
    38:45Şiir Çevirisi ve Örnekler
    • Konuşmacı, Edgar Allan Poe'nun "It was mango" başlıklı şiirinin "aşktan daha fazla bir aşktır" dizesinin Melih Cevdet Anday tarafından "sevdalı değil, kara sevdalıydık" şeklinde çevrilmesini örnek vererek, şiir çevirisinin bir dilde yaratılan şeyin başka bir dilde yeniden yaratılması olduğunu belirtiyor.
    • Sabahattin Eyüboğlu'nun "İçe Kapan" şiirinin ilk dörtlüğü okunarak, "yeter, sakin ol, dinlen biraz artık akşam olsa diyordun işte oldu" ve "akşam siyah örtülere sardı şehri karanlık" dizesi inceleniyor.
    • Fransızca'da "obscurité" (karanlık) kelimesinin Türkçe'ye "siyah örtülere" çevrilmesi ve "örtülere" kelimesinin çoğul ekinin sadece sayısal değil, derin bir anlamı taşıdığı vurgulanıyor.
    45:35Şiirin Derinliği ve Tekrarlı Okuma
    • Konuşmacı, şiirin derinliğini anlamak için tekrarlı okuma (repetitive reading) gerektiğini, bir kere okuduğunuzda sadece anlamsal boyutu elde ederken, birkaç kere okuduğunuzda içerdikleri derinliği görürsünüz diyor.
    • Şiirin tekrarlı okunması, içselleştirme, ses örgüsünü algılama ve anlam farklılıklarını keşfetme imkanı sağlar.
    47:23Eleştiri Metinlerinin Yeniden Okunması
    • Mehmet Narlı, Tanzimat'tan günümüze kadar yazılan eleştiri metinlerinin ve önsözlerin yeniden okunması gerektiğini vurguluyor.
    • Eleştiri metinlerinin asıl amacı, metinlerdeki yargıların doğruluğunu değil, bu yargıların dayandığı metinlerin okunup okunmadığını ve yargıların metinlerde bulunup bulunmadığını tartışmaktır.
    • Akademik ve yaygın edebiyat eğitimi içinde, metinler okunmadan eleştirilerin yapıldığı bir durum var, bu durum yanlış hükümlerin yayılmasına ve metinlerin doğru anlaşılmasını engellemesine sebep oluyor.
    51:50Metin Anlama Sorunları
    • Konuşmacı, öğrencilerin bir roman metnini okumadıklarını fark ederek metni getirip birlikte okuyup canlandırmış.
    • Metindeki sorulara cevap veremedikleri için, metni okudukları halde anlama sorunları yaşadıklarını gösteriyor.
    • Metindeki "görücü usulü evlenme" konusunu ve karakterleri anlayamadıkları için, metnin içeriğindeki eleştiri ve problemi fark etmediklerini belirtiyor.
    54:48Tanzimat Dönemi Eleştiri Terimleri
    • Tanzimat döneminde "eleştiri" teriminin farklı tartışmalar ve kullanımları olduğunu, "tenkit" kelimesinin Fransızca "kritik" terimine karşılık olarak üretildiğini belirtiyor.
    • Tenkit, intika, muhakeme ve muaheze kelimelerinin neye karşılık geldiğini ve bunların eleştiri içinde içerip içermediğini sorguluyor.
    • Tanzimat dönemi eleştirisinin büyük ölçüde Fransız edebiyatı ve eleştirisiyle kurulan bir temasla ilgilendiğini, Osmanlı edebiyatını ve dilini "gayri tabii" bulduğunu vurguluyor.
    58:28Namık Kemal'in Edebi Görüşleri
    • Namık Kemal'in "Risale-i Osman'ın Edebiyatı Hakkında Bazı Mülahazatı" adlı metinde Osmanlı edebiyatının dili doğal dilden ayrı bir dil haline geldiğini tespit ettiğini belirtiyor.
    • Namık Kemal'e göre edebiyatta kalıcılığı ve etkiyi sağlayan asıl şey "makal" (söyleşi) olurken, "meal" (anlam) muntakildir.
    • Namık Kemal'in içeriği ve mesajı edebiyatın merkezi haline getirerek, söyleyişi biçimi ve dilsel yapının sağlamlığını esas kabul etmesi dikkat çekici bir durum olarak değerlendiriliyor.
    1:02:24Tanzimat Edebiyatçılarının Eleştirisi
    • Tanzimat edebiyatçılarının çoğunun "fikir" esas olduğunu ve Osmanlı hayat sisteminin "gayri tabii" olduğunu düşündüklerini belirtiyor.
    • Ziya Paşa'nın "Vazife-i Asliye" adlı eserinde, asarın maarrattan başka ne tesiri olabileceğini ve zam-veda ifade eden kelimelerin aynı mada kullanılması yüzünden tasavvurlara ait inceliklerin ifade edilemez hale geldiğini vurguladığını söylüyor.
    • Tanzimat edebiyatçılarının divan edebiyatındaki sembollerin neye karşılık geldiğini ve bunların sadece kendinden önceki divan edebiyatı ile ilgili olmayabileceğini düşünmemiş olmaları eleştiriliyor.
    1:05:16Osmanlı Edebiyatı ve Türk Şiiri Sorunu
    • Ziya Paşa'nın "Bizim kendimize mahsus bir şiirimiz var mı?" sorusu edebiyat eğitimimizde önemli bir sorudur.
    • Osmanlı lisanının tabi bir lisan olmadığını söyleyerek "bize ait şiir var mı?" sorusunu sorması ideolojik görünmektedir.
    • Osmanlı türkçesinin yüzyıllardır sanat ve bilim üreten, devasa bir mecaz hazinesi kuran bir dil olduğu için sağlıklı bir şekilde değerlendirilmelidir.
    1:08:42Osmanlı Dilinin Özellikleri
    • Ziya Paşa'nın "Başka milletlerde okuma yazma bilen katibi olur, bizde ise yazı başka, katiplik başka" diyerek dile getirdiği görüş, her millette olduğu gibi dilde murad edilenin anlaşılması konusunda katipler, avukatlar, tefsirciler ve analizcilerin her zaman olduğu gerçeğini görmezden gelmektedir.
    • Hiçbir dilde konuşulduğu gibi yazılmaz, bu bir gerçek değildir.
    1:09:55Roman Mukaddimelerinde Ortak Özellikler
    • Romantik, realist veya orta yol yazarlarının mukaddimelerinde ortak bir özellik vardır: lezzet ve ibret peşinde olma.
    • Namık Kemal, eğlenerek istifade eden; Ahmet Mithat, intibatta eğlenerek mukaddimesi istifade söz ederken; Nabizade Hakiki, romanların öğreteceğini ve dilin kabil-i islah olmasını sağlayacağını belirtir.
    • Bu ortak noktalar, romantik, realist, klasik gibi nitelik nitelendirmelerin bütünüyle doğru olup olmadığı konusunda şüphe uyandırır.
    1:11:30Karabük ve Milli Roman Tartışması
    • İlk köy romanı olarak kabul edilen Karabük'ün mukaddimesinde Nabizade Nazım, "Hakiki yıl mesleğinde roman okudunuz mu? Okumadıysanız size bir tane takdim edeyim" diyerek romanın amacı hakkında bilgi verir.
    • Karabük'ün Antalya'daki bir köye giderek yazılmış olması, İstanbul'daki hayat yerine köyün seçilmesi, Tanzimat entelektüelinin aristokrasisini ve kültürel çevresini gündeme getirir.
    • Batılılaşma sürecinde yanlış batılılaşanların saf, safderun ve akılsız gösterildiği, halkın batılılaşması imkansız olduğu gibi sorular ortaya atılır.
    1:13:12Milli Roman ve Milli Edebiyat
    • Mehmet Murat'ın "Turfanda mı yoksa Turfa mı" adlı romanının milliliği ile Ahmet Mithat'ın "Müşahadet" romanının milliliği arasında önemli farklar vardır.
    • Mehmet Murat'ın mukaddimesinde, beş-on seneden beri "milli roman" adıyla çıkan romanların içinde terbiyesizlikler olduğunu ve bunların milli roman olmadığını belirtir.
    • Ahmet Mithat'ın "Müşahadet" romanının milli olmadığını, milli olması için sırf Cemaat-i İslamiye'nin arasında geçmesi gerektiğini belirtmesi, daha sonraki milli edebiyat hareketleriyle ilişkilendirilmesi gerektiği düşünülmektedir.
    1:16:05Eleştirel Yaklaşımın Değerlendirilmesi
    • Konuşmacı, milli istan, milli edebiyat ve milli devletin kavramsal ve tarihi düzeyde birbirlerini tamamladığını kabul ediyor.
    • Osmanlı dilinin Latince ve İbranice ile eş tutulması konusunda eleştirel bir yaklaşımla, bu benzetmenin neyi görmediğini sorguluyor.
    • Türk edebiyatında "bir Türk romanı var mıdır?" sorusu üzerine yapılan eleştirilerin, aslında Tanpınar'ın yazısının tam anlamıyla yorumlanmadığını ve "bizde roman niçin yoktur?" sorusunun yanlış yorumlandığını belirtiyor.
    1:20:21Eleştirel Çalışmaların Önemi
    • Konuşmacı, eleştirinin eleştirisine dönmek ve özellikle Tanzimat'tan Cumhuriyete kadarki eleştiri metinlerini düşüne düşüne ve karşılaştırma yaparak okumak gerektiğini vurguluyor.
    • Sempozyumun sonunda, alınan sonuçların Rumeli'de Dil ve Edebiyat Araştırmaları dergisinde hakem sürecinden geçtikten sonra yayınlanacağı belirtiliyor.
    • Hakem sürecinden geçemeyenlerin de kitap olarak yayınlanacağı ve yayınlamak istemeyenlerin bunun konusunda özgür olacakları söyleniyor.

    Yanıtı değerlendir

  • Yazeka sinir ağı makaleleri veya videoları özetliyor