UzayYolculuğu

Uzayda en uzun süre mahsur kalan astronotlardan biri, Sergey Krikalyov'dur. Mayıs 1991'de Mir uzay istasyonuna göreve giden Krikalyov, birkaç ay kalmayı beklerken neredeyse bir yıl uzayda kalmak zorunda kalmıştır. 2024 yılında, 5 Haziran'da uzaya gönderilen Butch Wilmore ve Suni Williams adlı astronotlar ise Starliner kapsülünde yaşanan sorunlar nedeniyle Uluslararası Uzay İstasyonu'nda (ISS) yaklaşık 286 gün mahsur kalmışlardır. Bu bilgiler ışığında, uzayda en uzun süre mahsur kalan astronotun 1 yıl boyunca uzayda kalan Sergey Krikalyov olduğu söylenebilir.

Uzay yolcularının uyku kapsülleri, yerçekimsiz ortamda astronotların uyumasını sağlamak için tasarlanmıştır. Çalışma prensibi: Baş desteği gerektirmez: Astronotların başlarını sabit tutmalarına gerek yoktur; yer çekimi olmadığı için başlarını koyacakları bir şeye ihtiyaç duymazlar. Serbest hareket: Astronotlar, kollarını önlerinde tutarak uykuya dalarlar. Kişisel alan: Küçük ve kapalı olan bu alanlar, astronotlara kişisel bir alan sunarak daha rahat bir uyku deneyimi sağlar. Ayrıca, uyku kapsüllerinde ses yalıtımı ve ışık düzenlemesi gibi özellikler de bulunur; astronotlar, kulak tıkacı kullanabilir veya ışık etkisini azaltmak için göz maskesi takabilir.

Uzay istasyonlarında genellikle 6 ay ile 1 yıl arasında kalınır. Ancak, bu süre uzay aracının planlamasına ve özel durumlara bağlı olarak değişebilir.

Kozmonot ve astronot arasındaki temel farklar şunlardır: Eğitim ve Sertifika: Kozmonotlar, Rus Uzay Ajansı (RSA) tarafından eğitilir ve sertifikalandırılır. Kullanım Alanı: Astronot terimi genellikle Amerika Birleşik Devletleri'nde, kozmonot terimi ise Rusya'da kullanılır. Yaş ve Boy Kriterleri: Kozmonotlar için 900 saatlik uçuş deneyimi ve 170 cm boy sınırı varken, astronotlar için bu kriterler 1.500 saat uçuş deneyimi ve 180 cm boy olarak belirlenir. Her iki terim de "bilimsel bir araştırma ve açıklama yapmakla görevli olan uzay insanı" anlamına gelir.

Avenue 5, Armando Iannucci tarafından yaratılmış bir bilim kurgu komedi dizisidir. Konu olarak, 40 yıl sonrasında geçen ve herkesin güneş sisteminin tüm nimetlerinden yararlanabildiği bir uzay turizmi komedisini ele alır. Dizinin merkezinde, Avenue 5 adlı lüks yolcu gemisinin kaptanı Ryan Clark ve geminin sahibi olan eksantrik milyarder Herman Judd'un hikayeleri yer alır. Hikaye, geminin rotasının kontrol dışı bir şekilde değişmesi ve sekiz hafta sürmesi planlanan yolculuğun üç yıla uzamasıyla gelişir. Karakterler, beceriksiz insanların bir uzay gemisinde başına neler gelebileceğini ve gerçek anlamda işini layıkıyla yapan insanların değerinin bilinmediği bir dünyayı yansıtır.

Solucan deliklerinin önemli olmasının bazı nedenleri: Uzay-zamanda kestirme yollar oluşturma: Solucan delikleri, uzay-zamandaki farklı noktaları birbirine bağlayarak uzun mesafeleri kısaltan kestirme yollar oluşturabilir. Zaman yolculuğu imkanı: Solucan delikleri, uzay-zamanda bulunan bir anı daha önce gerçekleşmiş bir an ile bağlayarak zamanda yolculuk yapma olasılığı sunar. Işık hızından hızlı seyahat: Solucan delikleri, ışık hızının yerel olarak aşılmamasını sağlayarak ışıktan daha hızlı seyahat etmeyi mümkün kılabilir. Ancak, solucan deliklerinin varlığı henüz kanıtlanmamıştır ve teorik olarak var olmaları bile tartışmalıdır.

2016 yapımı "Passengers" (Uzay Yolcuları) filminde, Avalon adlı uzay gemisinin yolculuğu 120 yıl sürecektir. Ancak teknik bir arıza sonucu, tamirci Jim Preston'ın kapsülü, varış tarihinden 90 yıl önce yanlışlıkla açılır.

Uzay filmlerinde uyku kapsüllerinin kullanılmasının sebebi, astronotların uzun süreli uzay yolculuklarında sağlık, gıda ve psikoloji gibi lojistiğin henüz tam olarak çözülememiş sınırlarını aşmak için bir çözüm olarak sunulmasıdır. Ancak, Şili'den üç araştırmacı tarafından yapılan yeni bir çalışmanın sonuçları, uzun vadeli insan durağanlığının önündeki matematiksel bir engeli ortaya koymaktadır. Ayrıca, uyku kapsüllerinin uzay filmlerinde kullanılmasının bir diğer sebebi, filmin senaryosuna uygun olarak karakterlerin zaman algısını değiştirmek ve dramatik bir etki yaratmaktır.

The Expanse dizisindeki roketlerin hızı, görsel efektler nedeniyle gerçeklikten uzak olabilir. Bir sahnede, bir uzay aracının son hızı yaklaşık 25 milyon metre/saniye olarak belirtilmiştir, ancak bu hız gerçek hayatta mümkün değildir. Dizide, uzay araçlarının genellikle 10 g'lik bir ivmeyle hareket ettiği varsayılmaktadır, bu da 98 m/s²'ye karşılık gelir. Sonuç olarak, The Expanse'deki roketlerin hızı, hikaye anlatımını güçlendirmek için abartılmış olabilir.

Uzay yolculuğu, genellikle şu aşamalardan oluşur: 1. Fırlatma: Uzay aracı, roketle yeryüzünde ateşlenerek atmosfer dışına çıkar. 2. Yörünge: Araç, Dünya'nın yörüngesine girer veya diğer gök cisimlerine doğru yol alır. 3. Manevra: Uzay aracı, kendi motorlarıyla manevra yaparak yönünü ve hızını ayarlar. 4. İniş: Görevin sonuna gelindiğinde, araç atmosfere girerek Dünya'ya geri döner ve özel bir piste iner. Bazı uzay araçları: Uzay Mekiği: Roketle fırlatılır, uzaya gidip gelebilir ve 135 görev tamamlamıştır. Dragon Uzay Aracı: SpaceX tarafından geliştirilen bu araç, Uluslararası Uzay İstasyonu'na ve geri götürmek için tasarlanmıştır. Uzay yolculukları, bilimsel, askerî ve ticari amaçlarla gerçekleştirilir.

Uzayda 4 yıl kalan bir astronot hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, uzayda uzun süre kalan bazı astronotlar şunlardır: Rus kozmonot Valeri Polyakov: 1990'larda Mir Uzay İstasyonu'nda 437 gün kalarak rekor kırdı. Amerikalı astronot Frank Rubio: Uluslararası Uzay İstasyonu'nda (ISS) 371 gün geçirerek NASA rekorunu kırdı. Rus kozmonot Oleg Kononenko: Toplamda 1.000 günden fazla uzayda kalarak tarihe geçti. 5 Haziran 2024'te uzaya gönderilen NASA astronotları Sunita Williams ve Butch Wilmore, Boeing Starliner mekiğindeki teknik sorunlar nedeniyle Uluslararası Uzay İstasyonu'nda (ISS) dokuz ay mahsur kaldılar.

Adam Driver'ın başrolünde yer aldığı "65" filmi, uzayda geçirdiği bir kaza sonucu bilinmeyen bir gezegene iniş yapan pilot Mills'in maceralarını anlatıyor. Mills, bir süre sonra iniş yaptığı gezegenin aslında 65 milyon yıl önceki Dünya olduğunu fark eder.

Away dizisi, NASA'nın yönettiği Mars'a ilk insanlı yolculuğu konu alır. Dizinin hikayesi kısaca şu şekilde özetlenebilir: Amerikalı astronot Emma Green, Mars'a yapılacak ilk yolculuk için uluslararası bir mürettebatı komuta etmeye hazırlanır. Ancak bu süreçte, eşini ve ergenlik dönemindeki kızını geride bırakma kararının arkasında durmak zorundadır. Mürettebatın uzay yolculuğu zorlaştıkça, kişisel dinamikler ve sevdiklerini Dünya'da bırakmış olmanın etkileri giderek karmaşık bir hal alır. Dizi, aynı zamanda gerçek astronotların yaşadıklarından esinlenmiştir.

Neptün'e en yakın uzay aracının kaç saatte gittiğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, Dünya'dan Neptün'e yapılan yolculuk hakkında bazı bilgiler mevcut: Neptün'e gidiş, normal şartlarda 6 yıla kadar süren bir yolculuk olacaktır. 1977 yılında Satürn ve Jüpiter'i gözlemleme göreviyle fırlatılan Voyager 2 uzay aracı, 1989 yılında Neptün'le etkileşime geçmiştir. Uzay yolculuklarının süresi, kullanılan teknolojiye ve aracın hızına bağlı olarak değişebilir.

Alpha Centauri'ye gitmek, mevcut en hızlı uzay aracıyla bile oldukça uzun bir zaman alır: İyon iticisi kullanan bir uzay aracının Alpha Centauri'ye ulaşması, bugünkü teknolojiyle yaklaşık 18.000 yıl sürer. Işık hızının %20'sine ulaşabilen bir uzay aracı, Breakthrough Starshot projesi kapsamında planlandığı gibi kullanılırsa, Alpha Centauri'ye yaklaşık 20 yılda ulaşabilir. Ancak, bu tür projelerin gerçekleştirilmesi birçok teknolojik ve maddi zorluk içermektedir ve şu anda bu zaman çizelgelerine ulaşmak mümkün görünmemektedir.

Alper Gezeravcı'nın uzay yolculuğunu takip edebileceğiniz bazı platformlar: NASA YouTube kanalı. SpaceX ve Axiom Space ortak yayını. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından oluşturulan planetaryumlar. Diğer bilim merkezleri.

Bir uzay macerasının sonunda ne olduğu, hikayenin veya görevin niteliğine bağlı olarak değişebilir. Örneğin, SpaceX'in Polaris Dawn misyonu gibi bir uzay görevinin sonunda, astronotlar Dünya'ya geri döner. Final Space adlı animasyon dizisinde ise, Gary Goodspeed adlı karakter, uzay gemisiyle maceralara atılır ve bu maceralar genellikle bir sezon sonunda çözülür. Evrenin sonunda ne olduğu ise, bilimsel olarak kesin olarak bilinmemektedir. Evren sınırsız olabilir veya bir sınırı olabilir, ancak bu sınırın ötesinde ne olduğu hakkında kesin bir bilgi yoktur.

Uzayda yolculuk, astronotlar için çeşitli riskler içerir: Yerçekimsizlik: Kemik yoğunluğu kaybı, kas zayıflığı ve kardiyovasküler sistemde sorunlara yol açabilir. Radyasyon: Kozmik ışınlar ve güneş radyasyonu, uzun vadede sağlık sorunlarına, kanser riskine ve doku hasarına neden olabilir. Psikolojik etkiler: Uzun süreli izolasyon ve uzay ortamında yaşam, psikolojik sağlığı etkileyebilir. Geri dönüş yolculuğu: Yüksek hız nedeniyle atmosfere girişte aşırı ısınma ve diğer teknik zorluklar içerir. Bu riskleri en aza indirmek için uzay ajansları, astronotlara radyasyon koruyucu önlemler ve psikolojik destek sağlar.

Merkür'e gitmek için geçen süre, kullanılan uzay aracının hızına, yörüngesel hareketine, yakıt ve enerji yönetimine bağlı olarak değişir. Mevcut teknolojiyle: Bir uzay aracının Merkür'e ulaşması 6-7 yıl sürebilir. Gelecekteki olası gelişmeler: Daha güçlü roketler ve yapay zeka tabanlı uzay araçları ile bu süre daha kısa olabilir, ancak insanlı bir misyon için en az 30-40 yıl gerekebilir.

Evet, uzaya balonla gitmek mümkündür. İspanya merkezli uzay turizmi şirketi Halo Space, 2025’ten itibaren, yolcuları balon yolculuğuyla uzaya fırlatmayı planlamaktadır. Halo Space'in nihai kapsül tasarımı, her seyahatte sekiz yolcu ve bir pilotu taşıyabilecek kapasitede olup, 40 kilometrelik yüksekliğe kadar 360 derecelik dünya manzarasına izin veren panoramik pencerelere sahiptir. Şirket, ilk test uçuşunu Aralık 2022'de gerçekleştirmiştir. Biletlerin fiyatları 100 bin Euro ile 200 bin Euro arasında değişmektedir.