TurgutUyar

Evet, Turgut Uyar'ın aşk temalı şiirleri bulunmaktadır. Bazı örnekleri şunlardır: "Bir Gün Sabah Sabah": > "Bir gün sabah sabah kapıyı vursam, > -Kim o dersin uykulu sesinle içerden. > Saçların dağınıktır, mahmursundur. > Kimbilir ne güzel görünürsün sevgilim". "Sibernetik": > "3 kere 3 dokuz eder bilirsin > Birin karesi birdir kare kökü de bilirsin > 'Mutlu aşk yoktur' bilirsin ama > Baharda ya da dışarda sonsuz göğün altında > Aşkın aşkla çarpımı nedendir bilinmez > Garip bir biçimde hep sonsuzdur > Kare kökü yoktur".

Turgut Uyar'ın "Göğe Bakalım" şiiri, bireyin toplum içindeki yerini ve huzur arayışını anlatmak ister. Şiirde, gökyüzüne bakma eylemi bir metafor olarak kullanılarak, insanın hayata, varoluşa ve evrene bakış açısı sorgulanır. Ayrıca, şiirde aşk ve sevme temaları da işlenir ve sevgiliye gökyüzüne bakma önerisi, ona duyulan derin sevgiyi ifade eder.

Denge şiiri, iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Genel anlamda denge şiiri, kelimelerin ve seslerin uyumunu ön plana çıkaran, ritmik bir yapı üzerinde inşa edilen ve sözlü edebiyatta sıkça karşılaşılan bir şiir formudur. 2. Turgut Uyar'ın "Denge" şiiri ise, bireyin dünya ile kurduğu ilişkiyi ve kendi gerçekleri ile başkalarının değerleri arasındaki dengeyi sorgulayan bir eserdir.

Orhan Koçak'ın Turgut Uyar üzerine yazdığı kitap, "Turgut Uyar ve Başka Şeyler" adlı eserdir.

Turgut Uyar'ın "Her şeyi düzeltemezsin" ifadesi, "Terziler Geldiler" şiirinde yer alan ve insanın bazı şeyleri düzeltmeye çalışırken aslında daha fazla kayıp yaşayabileceğini anlatan bir dizedir. Bu dize, hayatın sürekli bir değişim ve bozulma süreci olduğunu, bu nedenle her şeyi mükemmel bir şekilde düzeltmenin mümkün olmadığını ima eder.

"Türkiyem" şiiri, Turgut Uyar'a aittir.

"Bir Bozuk Saattir Yüreğim, Hep Sende Durur" şiiri, Turgut Uyar tarafından eşine olan karşılıksız aşkı anlatmak için yazılmıştır. Şiirin bir kısmı şu şekildedir: > "Bırak bozuk kalsın, hiç değilse; > Bir bozuk saattir yüreğim, hep sende durur".

Bu dizeler, Turgut Uyar'ın "Beklemiş Bir Paket Cigaranin Son Umudu" adlı şiirinden bir alıntıdır: > "Nerden baksan bir bütün hüznümüz > Nerden baksan sonunda o diri çiçek > Ki hüznü bir mavilik duygusuna bozar gideriz biz > Çünkü biliriz yılkılarımız serin yaylalarda üreyecek > Yağmurlar yağar o serin yaylalara > Çünkü serin yaylalarda otlar büyüyecek".

"Karnımı ben de doyururdum çökelekle, zeytin tanesiyle, yıldızlara baka baka dertleşerek yanımdakilerle ben de ısınsam güz akşamları meydan ateşlerinde" dizeleri, Turgut Uyar tarafından yazılmıştır.

“Sana bir türkü söyleyeceğim, güzel olmasın, gerçek olsun” dizeleri, Turgut Uyar’ın “Göğe Bakma Durağı” adlı şiirine aittir.

"Ne Dağları Tanıdım Ne Denizleri" şiiri Turgut Uyar'a aittir.

“İnsan en çok sabahları arar sevdiği kadını” sözü, Turgut Uyar’ın “Kayayı Delen İncir” adlı şiirinde geçmektedir. Bu dize, sabahları yalnız uyanmanın insan için en acı verici şeylerden biri olduğunu ifade eder.

"Her şeyden biraz kalır" şiiri, Turgut Uyar'a aittir.

"Her şeyden biraz kalır" ifadesi, Turgut Uyar'ın "Kayayı Delen İncir" adlı şiir kitabında yer alan bir dizedir. Bu dize şu şekildedir: "Kavanozda biraz kahve, kutuda biraz ekmek, insanda biraz acı".

“At arabalarını düşünelim sarı pirinçten pırıltılı koşumlarını düşünelim” dizeleri, Turgut Uyar’ın “Atlıkarınca” adlı şiirinde yer almaktadır.

"Ben sana Kürk alamam Doğrusu" şiiri, Turgut Uyar'a aittir.

"Kayayı Delen İncir" kitabında Turgut Uyar, ölüm ve yalnızlıkla kuşatılmış bir yaşam içinde umuda da yer vermektedir. Kitabın içeriği, 12 Eylül öncesi ve sonrası öne çıkan sorunlar ve duyarlıklar gereği, toplumsal bir içeriğe sahiptir. Kitapta bulunan bazı şiirler şunlardır: - "Aramızdaki"; - "Şimdi nedir ilk bakışta yitirilen".

“Seni Bağışlamam Çünkü Ben Büyük Bir Dirim Taşırım” şiiri Turgut Uyar'a aittir.

“Şehirden bir çocuk olarak şurda burda çınarın tutsaklığını ve menekşenin sevincini yaşa sevgilim sevgilim hüzne yer var hayatımızda” dizeleri, Turgut Uyar’ın “Aramızdaki” adlı şiirine aittir.

Turgut Uyar'ın "Dağlara Dağlara" şiiri, kent yaşamından kaçış ve doğaya dönüş arzusunu anlatır. Ayrıca, özgürlük ve huzurun dağlarda, tabiatta bulunabileceği düşüncesi de işlenir.