Toplum

"Haliç'te Yaşayan Simonlar" kitabı, Hanefi Avcı tarafından yazılmış ve iki bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde, Avcı yıllarca devlete hizmet etmiş bir güvenlik görevlisi olarak geçirdiği fikirsel dönüşümü ve bu dönüşüme neden olan olayları anlatır. İkinci bölümde ise Avcı, devletin çeşitli kurumlarına nüfuz etmiş cemaat yapısının son zamanlarda meydana gelen olaylardaki rolünü ortaya koyar.

Adige geleneklerinden bazıları şunlardır: Evlilik: Adigelerde bir genç kızın veya erkeğin istemediği birisi ile evlendirilmesi geleneği yoktur, aile bireyin seçimine saygı duyar ve baskı yapmaz. Büyüklere ve kadına saygı: Adigelerde büyüklere ve kadına duyulan saygı törenin önemli bir parçasıdır. Gelin alma töreni: Gelin, getirildiği evde 8 gün annesi ve kız kardeşleri ile birlikte misafir edilir, bu süre zarfında gelin ve damat görüştürülmez. Xabze: Adige töresi, Adige toplumunun yaşayış biçimini, bireyler arasındaki ilişkileri ve yükümlülükleri düzenleyen kurallar bütünüdür. Batırıbje: Bir grup iş yaptırıldığında, grubun en mahir ve çalışkan kişisine teşekkür olarak bir bardak veya kepçe maksime ikram edilmesi geleneğidir. Başhuape: Yeni gelin ailesini ziyarete döndüğünde, kayınbiraderi ve görümcesinin onu görmeye gitmesi geleneğidir. Berakbla: Nikah kıymaya gelen kafilenin ayrılırken bayrağa küçük hediyeler iliştirerek giden gruba vermesi geleneğidir. Ğef’ej: Kaçırarak evlilik durumunda, aileler arasında husumet doğmaması için yapılan arabuluculuk ve hediye verme geleneğidir. Şıg’ıngueşıj: Bir kişinin ölümünden bir yıl sonra, onun elbiseleri ve silahlarının dağıtılması ve at yarışı yapılması geleneğidir. Fetsıneğet’ıl”h: Yeni gelinin eve girerken kapı ağzına serilen yaş deri üzerine ilk adımı atarak durması geleneğidir. Adige gelenekleri, Türkiye ve dünyanın çeşitli ülkelerinde yaşayan Adıgeler tarafından korunarak yaşatılmaktadır.

İsmet Özel'in "Amentü" şiiri, şairin modernite bağlamında yaşadığı dönüşümü ve İslami söylemi referans alarak değişen benliğini anlatır. Şiirde, dönemin ruhuna sinen bozulmayı, yabancılaşmayı ve çürümeyi, hem şairin şahsında hem de yozlaşmış toplumun yapısında yansıtılır.

Toplum ve siyaset ilişkisi, bireylerin ve toplulukların siyasal süreçlere katılımı, siyasal iktidarın toplumsal yapılar üzerindeki etkisi ve toplumsal normların siyasal kurumlar üzerindeki etkisini ifade eder. Bu ilişkinin temel ilkeleri: - Adalet: Toplumsal düzenin temel prensiplerinden biridir ve bireylerin eşit muamele görmesini sağlar. - Özgürlük: Bireylerin özgürlüklerinin ve güvenliklerinin korunmasını içerir. - Eşitlik: Hakların ve fırsatların tüm bireylere adil bir şekilde dağıtılmasını hedefler. Tarihsel gelişim: Antik Yunan’da vatandaşların doğrudan katılımıyla şekillenirken, Orta Çağ’da feodal sistemler ve kilise otoritesi belirleyici olmuştur. Pratik uygulamalar: Demokratik katılım mekanizmaları, seçimler, referandumlar, sivil toplum kuruluşları ve protesto hareketleri gibi yollarla gerçekleşir.

Toplumsal eylemlerde lider ve kışkırtıcılara "provokatör" denir.

Konuşan Hayvanlar kitabının sonunda, Alfonzo adlı alpaka, tezinin kabul edilmemesi ve yaşadığı diğer sorunlar nedeniyle depresyona girer. Kitabın sonunda, hayvanların da kendi aralarında benzer sıkıntılar yaşadığı ve toplumun yozlaşmış sistemine karşı ayaklandıkları vurgulanır.

Deprem bölgesine yardım pankartı yapmak için aşağıdaki adımları izlemek önemlidir: 1. Organize Olun: Yardımların organize bir şekilde ulaştırılması gerekmektedir. 2. İhtiyaçlara Uygun Yardımlar: Gönderilecek malzemelerin deprem bölgesindeki ihtiyaçlara uygun olması gerekmektedir. 3. Pankart İçeriği: Pankartta yardımın ne amaçla toplandığı, nereye gönderileceği ve iletişim bilgileri gibi net bilgiler yer almalıdır. 4. Destek Çağrısı: Pankartta, vatandaşların nasıl yardım edebilecekleri konusunda yönlendirmeler yapılmalı ve gönüllü olunabileceği vurgulanmalıdır. Bu süreçte, yardım malzemelerinin toplanması ve dağıtılması için belirlenen lojistik merkezlere ulaşmak önemlidir.

Viking kadınları, toplumda önemli roller üstlenen güçlü ve bağımsız bireylerdi. Sorumlulukları arasında: - Ev işleri: Yemek pişirme, temizlik, çocuk bakımı ve çiftlik işleri yer alıyordu. - El sanatları: Dokuma, kumaş boyama, tereyağı ve peynir üretimi gibi alanlarda faaliyet gösteriyorlardı. - Ticaret: Üretilen malları takas ederek ekonomiye katkıda bulunuyorlardı. Yasal hakları ise şöyleydi: - Mülk sahibi olabilir ve miras bırakabilirlerdi. - Evlenme ve boşanma kararları kendilerine aitti. - Eşleri savaşta veya uzun yolculuklarda olduğunda, evin ve çiftliğin yönetimini üstlenirlerdi. Savaşa katılımları ise sınırlı olsa da, bazı kaynaklarda kadın savaşçıların olduğu belirtilmektedir.

“Yenişehir’de Bir Öğle Vakti” romanı, 1970’li yıllarda Ankara’nın Yenişehir semtinde, bir öğle vakti yaşanan olayları anlatır. Çürüyen bir kavak ağacının yere düşme tehlikesi yarattığı bu zaman diliminde, itfaiyenin duruma el koyması ve ağacı kontrollü bir şekilde düşürmesi çalışmaları sırasında, birbirinden bağımsız ancak bir şekilde birbirine dokunan ya da teğet geçen insan portreleri ustaca kurgulanmıştır. Romanda, aile bağları, sevgi, arkadaşlık, aşk gibi ilişkiler ortaya konurken, toplumun namus anlayışı, eşitsizlik, adalet, yalnızlık gibi konulara da değinilmiştir.

Sosyoloji hakkında şu konular yazılabilir: 1. Tanım ve Amaç: Sosyoloji, toplumsal grupları, kurumları ve aralarındaki ilişkileri inceleyen bir bilim dalıdır. 2. Temel Kavramlar: Toplum, kültür, sosyal yapı, sosyal tabakalaşma ve sosyal etkileşim gibi temel kavramlar sosyolojinin merkezinde yer alır. 3. Tarihçe: Sosyoloji, 19. yüzyılda sanayileşme ve kentleşme ile birlikte ortaya çıkmıştır. 4. Diğer Bilimlerle İlişkisi: Sosyoloji, psikoloji, antropoloji, ekonomi ve tarih gibi diğer sosyal bilimlerle etkileşim halindedir. 5. Araştırma Yöntemleri: Sosyolojik araştırmalarda anket, gözlem, mülakat ve deney gibi yöntemler kullanılır. 6. Sosyolojinin Alt Dalları: Çalışma sosyolojisi, aile sosyolojisi, kent sosyolojisi, bilgi sosyolojisi gibi farklı alanlarda uzmanlaşmış sosyoloji dalları vardır.

"Annem Beni Isıttı" şiiri, Ruhi Su'nun türkülerinden biridir ve sözleri şu şekildedir: > Annem beni yetiştirdi > Halkı uyandır dedi > Halk olmadan bir şey olmaz > Halkı uyandır dedi > Bu kavga halkın kavgası > Halkı uyandır dedi > Yoksul halkı emekçiyi > Kaldır uyandır dedi. Bu şiir, toplumsal bir uyanış ve halkı harekete geçirme temasını işlemektedir.

Diyarbakır'da evliliklerin çok olmasının başlıca nedenleri şunlardır: 1. Köklü gelenekler: Aile içi bağları güçlendirme, mirasın bölünmesini önleme ve kültürel değerleri koruma gibi geleneksel faktörler, akraba evliliklerini teşvik etmektedir. 2. Toplumsal baskı: Aile büyüklerinin evlilik kararlarında etkin rol oynaması ve gençler üzerinde toplumsal baskının olması. 3. Ekonomik koşullar ve eğitim düzeyi: Ekonomik zorluklar ve eğitim seviyesinin düşük olması, erken yaş evliliklerini artırmaktadır. Ayrıca, Diyarbakır'da genel olarak sağlık hizmetlerinin yetersizliği ve genetik danışmanlık eksikliğinin de bu durumu etkilediği belirtilmektedir.

Sosyal belgesel fotoğrafçılığı, toplumsal olayları ve hayatın gerçeklerini belgelemek amacıyla yapılan bir fotoğrafçılık türüdür. Bu tür fotoğraflar, insanların günlük yaşamlarına, kültürel öğelerine, siyasi ve ekonomik durumlara, savaşlara, doğal afetlere, göçlere ve benzeri konulara odaklanır. Sosyal belgesel fotoğrafçılığının amaçları arasında: - bir toplumun sorunlarına dikkat çekmek; - toplumsal adaletsizliği ve eşitsizliği belgelemek; - farkındalık yaratmak ve hatta politik değişiklikleri tetiklemek yer alır.

"La Nuit du Verre d'Eau" (Türkçe karşılığı: Ana Vadi) filmi, Layla adında genç bir anne ve model eşin, uzak bir Hristiyan dağlarında geçirdiği yazı anlatıyor. Bir gün yanlışlıkla bir Fransız adamla karşılaşması, Layla'nın patriarkal bir toplumda kadın olarak yaşadığı koşullara gözlerini açmasına neden olur.

Türk Anneler Derneği'nin amacı, ana olan kadının maddi ve manevi yönden kalkındırılması ve aydınlatılması suretiyle, çocuğunu topluma yararlı ve mutlu birer vatandaş olarak yetiştirmesini sağlamaktır.

Çağdaş toplumlarda sosyal yapı, çeşitli unsurların etkileşimi ve değişimi ile şekillenir. Bu unsurlar şunlardır: 1. Statü ve Roller: Bireylerin toplumdaki konumları (statü) ve bu statülere bağlı olarak yerine getirdikleri beklentiler (roller) sosyal yapıyı oluşturur. 2. Normlar ve Değerler: Toplumun benimsediği yazılı ve yazısız kurallar ile kutsal ve önemli gördüğü kavramlar (değerler) sosyal yapının temel taşlarıdır. 3. Kurumlar: Aile, eğitim, ekonomi, din ve siyaset gibi kurumlar, toplumun devamlılığını sağlar ve sosyal yapının ana bileşenleridir. 4. Teknolojik Gelişmeler: İletişim olanakları, bilgi erişimi ve ulaşımdaki gelişmeler, sosyal ilişkileri ve değer yargılarını değiştirir. 5. Göç Hareketleri: İnsanların bir yerden bir yere göç etmesi, toplumsal yapıyı çeşitlendirir ve yeni normların ortaya çıkmasına neden olur. Ayrıca, demokratik değerler, sosyal eşitlik ve bireysel haklar da çağdaş toplumlarda sosyal yapının önemli özelliklerindendir.

"Modern Ruhun Trajedisi" adlı eser, Eva Illouz tarafından yazılmış ve Fol Kitap tarafından yayımlanmıştır. Ana temalar: - Modern bireylerin, duygusal derinliklerini "iyileştirmek" için sürekli olarak terapi seanslarına, özyardım kitaplarına ve kişisel gelişim seminerlerine yönelmesi. - Bu sürecin, ruhsal tatmini tüketim kültürüne teslim etmesi ve insanları daha derin bir tatminsizlik döngüsüne hapsetmesi. - Duyguların ve benlik algısının metalaştırılması, bunun insan ruhunun özünü yok etmesi. Illouz, modern psikolojinin bireylerin yaşamlarını, ilişkilerini ve toplumsal dinamiklerini nasıl şekillendirdiğini sorgulamakta ve bu süreçte modern dünyada insan olmanın anlamının yeniden tanımlandığını savunmaktadır.

Sosyal bilimciler, insan davranışlarını, toplumsal yapıları, kültürel dinamikleri ve ekonomik sistemleri araştıran uzmanlardır. Başlıca işleri şunlardır: 1. Araştırma Yapmak: Veri toplar ve analiz eder, sosyal olayların anlaşılmasına yardımcı olur. 2. Teoriler Geliştirmek: İnsan davranışlarını ve toplumsal olayları açıklamak için teoriler oluşturur. 3. Politika Geliştirmek: Hükümetler ve sivil toplum kuruluşları için politika önerileri hazırlar. 4. Eğitim ve Öğretim: Üniversitelerde ders verir ve seminerler düzenler. 5. Danışmanlık: Kurumlar için sosyolojik veya psikolojik danışmanlık yapar. 6. Toplumsal Sorunları Araştırmak: Sosyal adalet, yoksulluk, göç gibi konularda derinlemesine araştırmalar yapar. Bu çalışmalar, toplumsal yapıyı anlamak ve daha adil, sürdürülebilir toplumlar oluşturmak amacıyla yapılır.

"Teacup" filmi, Georgia'nın kırsal kesimindeki bir çiftlikte mahsur kalan bir grup komşunun hikayesini anlatıyor. Bu komşular, birbirlerinden oldukça farklı geçmişlere ve yaşamlara sahip olsalar da gizemli ve ölümcül bir tehdit karşısında birleşmek zorunda kalırlar.

"Dva holma" (The No Man Zone) dizisinin konusu, biyolojik savaş sonucu neredeyse tüm erkek popülasyonunun tükenmesi durumunda kadınların nasıl bir dünya yaratacağını anlatır. Diziye göre, üreme yapay tohumlamayla gerçekleşmekte ve bu yeni dünyada sadece kızlar dünyaya gelmektedir.