Sürdürülebilirlik

Ekolojik ayak izinin kaç olması gerektiği, sürdürülebilir bir yaşam için gerekli olan doğal kaynak tüketimine bağlıdır. Ekolojik ayak izinin tehlikeli olup olmadığını belirlemek için, biyolojik kapasite ile karşılaştırılması gerekir. Biyolojik kapasite, ormanlar, tarım arazileri ve otlaklar gibi yenilenebilir kaynakların üretim kapasitesini ifade eder. 2010 yılında Dünya Doğayı Koruma Vakfı'nın raporuna göre, kişi başına düşen ekolojik ayak izi 2,7 küresel hektar (kha) iken, biyolojik kapasite 1,8 kha idi. Ekolojik ayak izini azaltmak için enerji tasarrufu, yenilenebilir enerji kullanımı, sürdürülebilir ulaşım, yerel ve organik gıda tüketimi, atık azaltma ve su tasarrufu gibi yöntemler uygulanabilir.

Doğa, insanlar ve diğer canlılar için büyük bir öneme sahiptir çünkü: Temel ihtiyaçları karşılar. Ekosistem dengesini korur. Ruhsal sağlığa olumlu etkisi vardır. Biyoçeşitliliği korur. Tarım ve gıda üretimini destekler. Ancak sanayileşme, şehirleşme, ormansızlaşma, plastik kirliliği ve iklim değişikliği gibi etkenler nedeniyle doğa her geçen gün zarar görmektedir.

Su tasarrufunun önemi kısaca şu şekilde açıklanabilir: Gelecek nesillerin su ihtiyacını karşılamak. Çevreyi korumak. Enerji tasarrufu sağlamak. Ekonomik fayda sağlamak. Kuraklıkla mücadele etmek.

İklim değişikliği ulaşımı çeşitli şekillerde etkiler: Altyapı hasarları: Aşırı hava olayları ve artan sıcaklıklar, toplu taşıma altyapısında fiziksel hasarlara yol açabilir. Operasyonel kesintiler: İklim değişikliği, ulaşım hizmetlerinin işleyişinde kesintilere neden olabilir. Ekonomik kayıplar: Altyapı hasarları ve operasyonel kesintiler, ekonomik kayıplara yol açabilir. Toplumsal eşitsizlikler: Ulaşım ağındaki kesintiler, özellikle düşük gelirli bölgeleri daha fazla etkiler ve toplumsal eşitsizlikleri artırabilir. Çevresel etkiler: Fosil yakıtlı ulaşım araçları, küresel ısınmaya neden olan karbon emisyonlarının önemli bir kısmını oluşturur. İklim değişikliğine uyum sağlayan ulaşım sistemleri, olumsuz etkileri en aza indirirken, altyapının güvenilirliğini artırabilir ve acil durumlara karşı dayanıklılık sağlayabilir.

1 ton kağıt için ortalama 24 adet ağaç kesilmektedir. Ancak, bir ton kağıdın geri dönüştürülmesi ile yaklaşık olarak 17 ağaç kesilmekten kurtulmaktadır.

Ağaçların 10 faydası: 1. Sera gazlarıyla mücadele: Karbondioksit emerek sera gazlarını azaltır. 2. Oksijen üretimi: Dünya'daki oksijen üretiminin %28'ini karşılar. 3. Erozyonu önleme: Toprağın su tutma kapasitesini artırır. 4. Doğal sakinleştirici etkisi: Depresyon ve anksiyete riskini azaltır. 5. Enerji tasarrufu: Yaz aylarında klima giderlerini %50 azaltır. 6. Su tasarrufu: Buharlaşmayı yavaşlatır ve yeraltı suyunu korur. 7. UV ışınlardan koruma: Çocukları cilt kanserinden korur. 8. Besin üretimi: Meyve ve diğer canlılar için gıda kaynağı sağlar. 9. Ekonomik fırsatlar: Mahalle bostanlarında meyve satışı gibi imkanlar sunar. 10. Şiddetin azalması: Yeşil alanlarda şiddet vakaları daha azdır.

Polistiren (EPS) kullanımının yasaklanmasının birkaç nedeni vardır: Çevresel etkiler: Polistiren, biyolojik olarak parçalanamaz ve geri dönüşümü zordur. Sağlık riskleri: Polistiren kaplarda servis edilen yiyecek ve içeceklerden kaynaklanan mikroplastik maruziyeti, insan sağlığı için potansiyel tehlike oluşturur. Avrupa'da, özellikle Fransa'da 2025'ten itibaren polistiren kullanımının tamamen yasaklanması planlanmaktadır.

Orman ürünleri, taze ve işlenmiş olmak üzere iki ana kategoriye ayrılır. Taze orman ürünleri: Odun. Kereste. Mantar. Meşe palamudu. Yapraklar. İşlenmiş orman ürünleri: Kağıt. Selüloz. Yapay reçine. Yağlar. Aromatik maddeler.

Doğal kaynakların sınırlı kullanılması, ekolojik dengenin bozulması ve gelecek nesillerin yaşam hakkının tehdit edilmesi gibi ciddi sonuçlar doğurabilir. Bazı sonuçlar: Kaynak tükenmesi: Kıtlığa, maliyet artışına ve ekonomik istikrarsızlığa yol açar. Ormansızlaşma ve toprak bozulması: Biyolojik çeşitliliği azaltır ve ekosistemleri bozar. Su kıtlığı: Kuraklıklara, azalan mahsul verimine ve suya erişim çatışmalarına neden olur. İklim değişikliği: Fosil yakıtların yoğun tüketimi, sera gazı emisyonlarını artırarak küresel ısınmayı hızlandırır. Sosyal eşitsizlik: Kaynaklara erişimdeki adaletsizlik, sosyal gerginliklere ve yoksulluğun derinleşmesine neden olabilir. Sürdürülebilir kaynak yönetimi, bu olumsuz etkileri azaltabilir ve kaynakların gelecek nesillere aktarılmasını sağlayabilir.

Ekolojik ayak izi, bir bireyin, topluluğun veya ülkenin doğaya olan etkisinin ölçüsüdür ve genellikle aşağıdaki faktörler dikkate alınarak hesaplanır: Beslenme alışkanlıkları. Ulaşım tercihleri. Enerji tüketimi. Atık yönetimi. Bu bilgiler toplandıktan sonra, toplam ekolojik ayak izi hesaplanır. Ekolojik ayak izini hesaplamak için çeşitli yöntemler ve araçlar bulunmaktadır, en yaygın kullanılan yöntemlerden biri çevrimiçi hesaplayıcılardır. Ekolojik ayak izi, malların kullanım miktarı olan tüketim değişkeniyle üretim alanı ve nüfusun çarpımından yola çıkılarak da hesaplanabilir: Ekolojik Ayak İzi = Tüketim x Üretim Alanı x Nüfus Hesaplama için Global Footprint Network tarafından geliştirilen yöntem de kullanılabilir. Ekolojik ayak izinin nasıl hesaplanacağı konusunda daha fazla bilgi almak için aşağıdaki kaynaklar kullanılabilir: garantibbva.com.tr; ing.com.tr; getmidas.com; zorlu.com.tr.

Sosyal ve çevresel sorumluluk örnekleri arasında şunlar sayılabilir: Çevreye yönelik sosyal sorumluluk örnekleri: Plastik atıkların kullanımının azaltılmasına yönelik çalışmalar. Deniz kirliliğinin azaltılması. Orman ve yeşil alanların artırılması. Vegan üretimin yaygınlaşması. Karbon ayak izinin azaltılması. Sıfır atık ve geri dönüştürülebilir ambalaj kullanımı. Toplumsal fayda sağlayan sosyal sorumluluk örnekleri: Kız çocuklarının eğitim hayatına destek olunması. Eğitim kurumlarının açılması ve öğrencilere burs verilmesi. Durumu olmayan ailelere gıda yardımı yapılması. Yüksek tüketim ve israfın önüne geçilmesi. Engelli bireylerin topluma kazandırılması. Çevresel sorumluluk örnekleri ise şu şekilde sıralanabilir: Enerji tasarrufu. Atık yönetimi. Ağaç dikme gibi çevre dostu davranışlar. Çevre eğitimi ve farkındalık kazanım faaliyetleri.

Turunch Kozmetik, cilt, saç ve vücut bakım ürünleri üretimi yapan bir firmadır. Firma, kendi markalarının yanı sıra, iş ortaklarının ihtiyaçlarına yönelik özel markalı (private label) hizmetler de sunmaktadır. Turunch Kozmetik, üretim süreçlerinde bitkisel özler, vitaminler ve antioksidanlar içeren özel formüller kullanmaktadır.

Hayır, bambu ve jüt kilim aynı değildir. Bambu kilim, bambu bitkisinin liflerinden üretilir ve antibakteriyel, antialerjik özelliklere sahiptir. Jüt kilim ise jüt bitkisinin liflerinden elde edilir ve dayanıklı, sürdürülebilir yapıları sayesinde yaygın olarak kullanılır.

Enerji tasarrufuna panolarda yer verilmesinin birkaç önemli nedeni vardır: Çevresel sürdürülebilirlik: Enerji tasarrufu, fosil yakıtların kullanımını azaltarak karbon emisyonlarını düşürür ve iklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir rol oynar. Ekonomik avantajlar: Enerji tasarrufu, enerji faturalarını düşürerek uzun vadede maliyet avantajları sağlar. Enerji güvenliği: Kaynakların etkili kullanımı, enerji arz güvenliğini artırır ve enerji krizlerine karşı dirençli bir yapı oluşturur. Doğal kaynakların korunması: Enerji tasarrufu, doğal kaynakların daha uzun süre kullanılmasına olanak tanır. Sürdürülebilir enerji geleceği: Enerji tasarrufu, yenilenebilir enerji kaynaklarının daha etkili kullanılmasına yardımcı olur.

Afrika'da açılan su kuyularının ömrü, kuraklık ve zorlu iklim koşulları nedeniyle 8 ila 10 yıl arasında değişmektedir. Ancak, bu süre kuyu derinliği, faydalanan kişi sayısı, kullanım yoğunluğu ve dış etkenler (savaş, doğal afet vb.) gibi faktörlere bağlı olarak farklılık gösterebilir.

Hayır, LCA (Yaşam Döngüsü Analizi) ve karbon ayak izi aynı değildir, ancak aralarında yakın bir ilişki vardır. Karbon ayak izi, bir ürün veya hizmetin üretiminden kullanımına kadar atmosfere saldığı toplam karbon miktarını ifade eder. LCA, karbon ayak izi hesaplamalarında önemli bir rol oynar; üretim süreçlerinde enerji tüketimi ve sera gazı emisyonları gibi faktörleri analiz ederek ürünlerin karbon ayak izini belirlemeye ve azaltmaya yardımcı olur.

KalDer (Türkiye Kalite Derneği), çeşitli ödüller vermektedir: Türkiye Mükemmellik Ödülleri: EFQM Modeli'ni uygulayan ve en iyi performansı gösteren kurum ve kuruluşlara verilir. Sürdürülebilir Gelecek Ödülleri: Kuruluşların sürdürülebilirlik konusundaki çabalarını değerlendirir ve başarılarını tanır. Kalite Çemberleri ve Kaizen Ödülleri: Ekip çalışmalarını özendirir ve başarılı ekipleri ödüllendirir. Kamu Yönetimi ve Hizmetler Kategorisinde Türkiye Mükemmellik Ödülü: Kamu yönetimi ve hizmetler alanında en iyi uygulamaları ödüllendirir. Ayrıca, KalDer, Ulusal Kalite Hareketi Programı, eğitim ve rehberlik hizmetleri gibi faaliyetler de yürütmektedir.

Hava kirliliğini azaltmak için bireysel olarak atılabilecek bazı adımlar: Enerji tüketimini azaltmak: Enerji tasarruflu cihazlar kullanmak ve ısıtma-soğutma sistemlerinin bakımını yaptırmak. Yenilenebilir enerji kullanmak: Güneş, rüzgâr ve hidroelektrik gibi yenilenebilir enerji kaynaklarını tercih etmek. Araç emisyonlarını azaltmak: Toplu taşıma, yürüyüş veya bisiklet kullanmak, araç bakımını düzenli yaptırmak. Atık üretimini azaltmak: Geri dönüşüm ve kompost yapmak, tek kullanımlık ürün tüketimini azaltmak. Kimyasal içerikli ürünleri azaltmak: Temizlik ve kişisel bakım ürünlerinde kimyasalları sınırlamak. Toplumsal düzeyde atılabilecek adımlar: Kamuoyu farkındalığını artırmak: Hava kirliliğinin etkileri hakkında bilgilendirme kampanyaları düzenlemek. Yeşil enerjiye geçişi teşvik etmek: Yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapılmasını desteklemek. Endüstriyel emisyonları kontrol etmek: Tesislerde emisyonları azaltacak teknolojiler kullanımını teşvik etmek. Ayrıca, devletin gerekli yasal düzenlemeleri yapması ve denetimleri gerçekleştirmesi de önemlidir.

Demet Evgar, PepsiCo ve Sürdürülebilirlik Akademisi tarafından düzenlenen 3. Tarımda Pozitif Gelecek Sempozyumu'nda yer alarak "Lay’s Ortak Hareket, Yeniden Bereket" Projesi kapsamında Hataylı çiftçi Didem Esmer ile depremden sonra yaşananları ve tarıma geri dönüş sürecini anlatmıştır. Evgar, bu projeyle Hatay'daki çiftçilere destek olmayı ve bölgede tarımı yeniden canlandırmayı amaçladıklarını belirtmiştir. Ayrıca, Demet Evgar'ın dört nesildir çiftçilik yapan bir aileden geldiği ve tarıma büyük bir ilgisi olduğu ifade edilmiştir.

Evet, bazalt kumaşı sağlıklı kabul edilir. Bazalt kumaş, doğal olarak oluşan bir magmatik kaya olan bazalt liflerinden yapılır.