Sıfat

Unvan ve sıfat farklı kavramlardır. Sıfat, isimlerin önüne gelerek onları niteleyen veya belirten sözcük türüdür. Unvan ise kişilerin meslek, rütbe, cinsiyet veya sosyal statülerini belirten sıfatlardır.

Yes, "musical" is an adjective.

"İyi günde, kötü günde" ifadesinde niteleme sıfatı olarak "iyi" ve "kötü" kelimeleri kullanılmıştır.

"Yüngül" kelimesi Azerice dilinde kullanılan bir sıfattır.

"Yenide" kelimesi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Sıfat olarak: Daha önce kullanılmamış, eski karşıtı. 2. Zarf olarak: Biraz önce, çok zaman geçmeden.

"Sık" kelimesi hem zarf hem de sıfat olarak kullanılabilir. Zarf olarak kullanıldığında, bir eylemin sıklığını belirtir ve "nasıl" sorusuna cevap verir. Sıfat olarak kullanıldığında ise bir ismi niteler.

"Sibilye" kelimesi, "şimbilli" kelimesinin yanlış yazılmış hali olabilir. "Şimbilli" kelimesi, küçük ve süse düşkün, sevimli anlamına gelen bir sıfattır ve genellikle kız çocukları için kullanılır.

Zamir ve sıfatın ortak özelliği, her ikisinin de isimlerin yerine kullanılabilmesidir.

Hal ve sıfat arasındaki ayrım şu şekilde yapılabilir: 1. Hal: İsimlerin veya sıfatların cümledeki rolünü belirleyen eklerdir. 2. Sıfat: İsimlerin önüne gelerek onları renk, şekil, durum, sayı vb. yönlerden niteleyen veya belirten kelimelerdir. Özetle, hal ekleri isimlerin cümledeki işlevini belirlerken, sıfatlar isimlerin niteliklerini belirtir.

"Küçük" kelimesine pekiştirme sıfatı yapmak için, kelimenin ilk hecesine "p, r, s, m" harflerinden uygun olanı ekleyip kelimeyi tekrar yazmak gerekir. Örnek: Küçük → Simsiyah (tamamen siyah).