SavaşDönemi

El Tiempo Entre Costuras (Dikişler Arasındaki Zaman), María Dueñas'ın aynı adlı romanından uyarlanan bir dönem dizisidir. Dizinin konusu, 1934 yılında Madrid'de genç bir modacı olan Sira Quiroga'nın maceralarını anlatır. Sira, Tetouan'da gölgeli ve yasadışı bir şekilde finanse edilen seçkin bir özel tasarım atölyesi kurar. Dizi, 20. yüzyılın başlarında, İspanya İç Savaşı ve İkinci Dünya Savaşı'nın arifesinde geçer. El Tiempo Entre Costuras, eski zamanları sıkıcı bir şekilde değil, orijinal ve kaliteli bir senaryo ile ekrana taşır.

"Şeytala Santranç" adlı bir kitap bulunamadı. Ancak, Stefan Zweig'in "Satranç" adlı kitabı, bir satranç müsabakasını anlatırken geri planda insanın kendini aşmaya çalışması, çaresizlik ve umutsuzluk temalarına yer verir. Kitabın başkarakteri Dr. B., Naziler tarafından sorguya alındığı bir dönemde çaldığı bir satranç kitabı sayesinde bu oyunu öğrenir. Ayrıca, Ahmet Ay'ın "Şeytanla Satranç" adlı bir kitabı olduğu, PttAVM'de ikinci el olarak satıldığı belirtilmiştir.

Yaban kitabının hikaye haritası şu şekildedir: Kişi (Karakter) Haritası: Ahmet Celal: İstanbul’dan Anadolu’nun bir köyüne gelen yedek subay. Emine: Ahmet Celal’in köyde tanışıp hoşlandığı kadın, İsmail’in karısı. İsmail: Emine’nin kocası. Mehmet Ali: Ahmet Celal’in emireri, onu köye davet eden asker. Salih Ağa: Köyün ağası, halkı kendi çıkarı doğrultusunda kullanan kişi. Mehmet Ali’nin annesi: Cahil ve küçücük bir toprak parçası ile yaşayan kadın. Bekir Çavuş: Askerlik yaptığı için olayların farkında olan ancak bulunduğu ortamdan çekindiği için bildiklerini söylemeye cesaret edemeyen kişi. Mekan Haritası: Eskişehir sınırlarında yer alan Porsuk Çayı kenarındaki köy. Mehmet Ali’nin odası. Kahvehane. Zaman: Birinci Dünya Savaşı sonrası, 1914-1918 yılları. Olay Haritası: Ahmet Celal’in köye gelişi ve köylülerle karşılaşması. Köyde yaşanan yoksulluk ve cehalet. Salih Ağa’nın köy üzerindeki etkisi. Ahmet Celal’in Emine’ye ilgi duyması. Yunan işgali, köyün yakılması ve köylülere yapılan işkence. Ahmet Celal ve Emine’nin kaçma girişimi ve yaralanmaları. Defterin bulunması.

"Kelebeğin Rüyası", II. Dünya Savaşı döneminde Zonguldak'ta yaşayan genç şairler Rüştü Onur ve Muzaffer Tayyip Uslu'nun hayat hikâyesini anlatıyor. Filmin bazı temaları: Şiir ve aşk: Yılmaz Erdoğan'ın ifadesiyle, "Aşk, en güzel bahanesidir şiirin". Toplumsal zorluklar: Verem hastalığı ve dönemin ekonomik zorlukları. Öğretmen-öğrenci ilişkisi: Şairlerin edebiyat öğretmeni Behçet Necatigil'in rolü.

Yabancı mafya filmlerinden bazıları şunlardır: The Godfather (Baba) Serisi. The Irishman (İrlandalı). The Untouchables (Dokunulmazlar). Scarface (Yaralı Yüz). Miller's Crossing (Miller Kavşağı). Casino. En Şiddetli Sene (A Most Violent Year). Peppino Impastato. Gomorra. Boss of Bosses. Ayrıca, Netflix platformunda da birçok yabancı mafya filmi bulunmaktadır.

"Tenekedrum" ifadesi, "The Tin Drum" (Teneke Trampet) adlı film veya romanı ifade ediyor olabilir. The Tin Drum (Teneke Trampet), Günter Grass'ın aynı adlı romanından uyarlanan bir filmdir. Teneke ise Yaşar Kemal'in bir romanıdır.

"Piyanist" (The Pianist) filminin sonunda, Władysław Szpilman, Kızıl Ordu'nun Varşova'ya girmesinden kısa bir süre önce, Alman ordusunun yerel karargâhının boşaltılacağını, onu koruyan Alman Wehrmacht subayı Wilm Hosenfeld'den öğrenir. Savaş sona erdikten sonra Szpilman, Polonya radyosunda tekrar piyano çalmaya başlar. Filmin ana hikayesi bu noktada sona erer; Szpilman'ın, arkadaşı tarafından bahsedilen ve aradığı Hosenfeld'in esir kampına gittiklerinde, yalnızca boş bir alan görürler.

Kanadı kırık bir kuş ve dede ile torunu arasında geçen hikaye, Ayşe Kulin'in "Kanadı Kırık Kuşlar" romanında yer alır. Bu romanda, özellikle Esra karakterinin hikayesi anlatılır. Ayrıca, "Ayrılan Kalpler - Sevda Serisi 1" adlı hikayede de bir dede ve torunun kanadı kırık bir kuşla yaşadıkları anlatılır. Bunun dışında, İlhami Atasever'in "Kanadı Kırık ‘KUŞ'un’ İbretlik Hikayesi!" başlıklı yazısında da kanadı kırık bir kuş ve bir derviş arasında geçen bir hikaye yer alır.

"Sabır - Bir Türk Polisi Belgeseli" adlı belgesel, 2021 yılında YouTube'da yayınlanmıştır. 2025 yılı itibarıyla, belgeselin yeni bir bölümü veya devamı hakkında herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Belgeselin izlenebileceği bazı platformlar şunlardır: YouTube; Dailymotion.

Zippo çakmaklar arasında en nadir olanlar genellikle 1933 ile 1935 yılları arasında üretilen modeller olarak kabul edilir. Diğer nadir Zippo çakmak türleri arasında oyulmuş, özel veya sınırlı sayıda üretilen modeller bulunur.

“Saul’un Oğlu” (Son of Saul), 1944 yılında Auschwitz toplama kampında geçen ve Yahudi bir mahkum olan Saul’un hikayesini anlatıyor. Filmde, Saul’un bir çocuk cesedini oğlu yerine geçirip, bu çocuğun naaşını kurtarmak için verdiği imkansız mücadele anlatılıyor. Yönetmenliğini László Nemes’in yaptığı film, Cannes Film Festivali’nde Jüri Büyük Ödülü kazandı.

"Kralın İmparatoru" filmi, iki farklı yapım için farklı hikayeler anlatmaktadır: 1. The Last Emperor (Son İmparator): 1987 yapımı bu film, İtalyan yönetmen Bernardo Bertolucci tarafından yönetilmiştir ve Çin'in son imparatoru Aisin Gioro Puyi'nin hayatını konu alır. 2. Emperor (İmparator): 2012 yapımı bu film ise, Japonya'nın II. Dünya Savaşı sonrası dönemini ele alır.

Ankara Casusu (Çiçero) filmleri, II. Dünya Savaşı sırasında Ankara'da faaliyet gösteren Arnavut asıllı casus İlyas Bazna'nın gerçek hikayesini anlatır. 1951 yapımı Türk filmi "Ankara Casusu (Çiçero)", İlyas Bazna'nın İngiliz planlarını Nazilere satmasını konu alır. 1952 yapımı Amerikan filmi "5 Fingers" da aynı konuyu işler.

"Mr. Klein" (Kaderi Arayan Adam) filmi, Nazi işgali altındaki Paris'te geçen bir hikayeyi anlatır. Filmin konusu: Soğukkanlı bir sanat tüccarı olan Bay Klein, Yahudilerin sanat eserlerini alıp satarak geçimini sağlar.

Şemsiyeli kadının hikayesi iki farklı bağlamda ele alınabilir: 1. "Kırmızı Şemsiyeli Kız" Romanı: Susan Meissner tarafından yazılan bu romanda, Oxford'da tarih öğrencisi olan Kendra Van Zant, İkinci Dünya Savaşı sırasında Londra'yı vuran ağır bombardımandan kurtulan Isabel MacFarland ile röportaj yapar. 2. "How I Met Your Mother" Dizisi: Bu dizide, "sarı şemsiyeli kız" olarak anılan karakterin, dizinin baş karakteri Ted Mosby'nin evleneceği kadının ilk görüntüsü olduğu düşünülmektedir.

"Summer of '42" (Türkçe karşılığı: "Yaz Günüydü") filmi, 1942 yılının yazında New England'a bağlı Nantucket adasında geçen olayları anlatır. Filmde, 15 yaşındaki üç arkadaş Hermie, Oscy ve Benjie'nin hikayesi işlenir. Hermie, kocası savaşa gitmiş yalnız yaşayan bir pilotun karısı olan Dorothy'ye aşık olur.

Bungalow (2002) filmi, birliğinden firar eden Alman bir askerin evine döndüğünde karşılaştığı sorunları anlatıyor. Filmde, asker, evde bir kadına aşık olur ve bu ilişki onun için daha fazla komplikasyona yol açar.

Monica Bellucci'nin başrolünde olduğu "Malena" filmi, II. Dünya Savaşı yıllarında Sicilya'da geçmektedir. Filmin konusu, ergenlik çağındaki bir çocuğun, kasabalarına gelen güzel ve dul bir kadın olan Malena'ya aşık olmasını anlatmaktadır. Film, yobazlık, görgüsüzlük ve diğer toplumsal önyargıların masum insanların hayatlarını nasıl etkilediğini de ele almaktadır.

"Tatlı Perşembe" (Özgün adı: Sweet Thursday) John Steinbeck'in 1954 tarihli romanı, Sardalye Sokağı'nın devamı niteliğindedir. Konusu, II. Dünya Savaşı'nın bitiminden sonraki yıllarda geçer ve beş parasız bir halde şehirden şehre sürüklenirken hayata tek başına tutunmaya çalışan Suzy ile Dünya Savaşı'nın bitiminde askerden döndükten sonra bilim insanı olmak için uğraşan Doc'un Sardalye Sokağı'nda kesişen hayatlarını anlatır. Romanda, bu iki karakterin yanı sıra sokağın balıkçıları, serserileri, göçmenleri ve sıra dışı polisleriyle olan ilişkileri de işlenir.

“Sıcacık Bir Yuva” kitabı, İkinci Dünya Savaşı sırasında yaşanan gerçek olaylardan esinlenerek yazılmıştır. Kitapta anlatılan konu özetle şöyledir: 1939 yılının ağustos ayında İngiltere savaşın eşiğindedir. Tüm güçlüklere rağmen hayvanların yaşam hakları için mücadele eden cesur çocukların hikayesi anlatılmaktadır.