Osmanlıİmparatorluğu

Tımar sistemi, 1839 yılında Tanzimat Fermanı ile kaldırılmıştır. Tımar sisteminin kaldırılmasının başlıca nedenleri: - Sistemin bozulması: 17. yüzyılda tımar sistemi içindeki toprakların eşit olarak dağıtılmaması ve rüşvet gibi unsurların sisteme girmesi, merkezi otoritenin zayıflamasına yol açmıştır. - Ateşli silahların yaygınlaşması: Avrupa'da ateşli silahların önem kazanması, tımarlı sipahilerin askeri önemini azaltmıştır. - Ekonomik gelişmeler: Avrupa'daki fiyat devrimi ve hızlı nüfus artışı, Osmanlı ekonomisini olumsuz etkileyerek tımar sisteminin işleyişini bozmuştur. - Yeni ordu ihtiyacı: Osmanlı Devleti, sipahiler yerine, Batı'daki gibi düzenli ve ateşli silahlarla donatılmış bir ordu oluşturmak zorunda kalmıştır.

1700-1774 yılları arasında gerçekleşen bazı önemli olaylar: Osmanlı-Rus Savaşları: Osmanlı Devleti, Rusya ile Karlofça Antlaşması'yla kaybettiği toprakları geri almak için mücadele etti. Osmanlı-Avusturya İlişkileri: 1739'da Belgrad Antlaşması ile Osmanlı, Belgrat'ı geri aldı. Osmanlı-İran İlişkileri: Safevi Devleti'nin sona ermesiyle Osmanlı, İran ile yeni bir döneme girdi. İç Karışıklık: III. Ahmet'in padişahlığı döneminde (Lale Devri) 1730'da Patrona Halil İsyanı çıktı ve Lale Devri sona erdi. Kapitülasyonlar: 1740'ta kapitülasyonlar sürekli hale getirildi. Çeşme Baskını: 1770'te Rus donanması, Çeşme'de Osmanlı donanmasını yaktı. Bu dönemde Osmanlı Devleti, fetih siyasetinden savunma esaslı bir siyasete yöneldi.

Reşadiye, eskiden Sivas eyaletine bağlı Şark-i Karahisar sancağına bağlı olan İskefsir nahiyesi olarak geçmekteydi.

Lale Devri yenilikleri, Osmanlı İmparatorluğu'nda savaşlardan bıkan toplumu dinlendirme ve Batı ile ilişkileri geliştirme amacıyla yapılmıştır. Bu dönemde gerçekleştirilen bazı önemli yenilikler şunlardır: Avrupa'ya elçiler gönderilmesi: Batı medeniyetinin yüzeysel de olsa tanınması için Avrupa'nın önemli merkezlerine geçici elçiler gönderilmiştir. İlk Türk matbaasının kurulması: İbrahim Müteferrika'nın girişimiyle İstanbul'da ilk Türk matbaası açılmıştır. Eğitim ve sanayi alanında gelişmeler: Yalova'da bir kağıt fabrikası, İstanbul'da bir çini atölyesi ve kumaş fabrikası kurulmuştur. Askeri ve mimari yenilikler: Tulumbacılar adıyla bir itfaiye bölüğü oluşturulmuş, Barok ve Rokoko tarzında Avrupa mimarisinden etkilenilerek köşkler, saraylar ve bahçeler inşa edilmiştir. Sağlık alanında ilerleme: Çiçek aşısı ilk kez bu dönemde kullanılmıştır.

Veba, Türkiye'ye ilk olarak 1812 yılında Osmanlı İmparatorluğu'nda patlak veren salgın ile geldi.

Nizam-ı alem kavramı, Osmanlı İmparatorluğu'nda devletin bekası ve kamu düzeninin sağlanması için kullanılan bir terimdir. Bu düzenin bozulmasının başlıca nedenleri şunlardır: 1. Farklı düşüncelerin ve yaşamların fedai edilebilmesi: İmparatorluk içinde düzeni bozanlara hoşgörü gösterilmemesi, farklı görüşlerin bastırılmasına yol açmıştır. 2. Siyasi ve idari problemler: Devletin çeşitli zamanlarında ortaya çıkan problemler, nizam-ı alemin bozulmaya yüz tutmasına neden olmuştur. 3. Ahlaki ilkelerin çatışması: Kanun ile şeriatın bir arada olması ve kanunun şeriattan üstün tutulması, ulema çevrelerinde rahatsızlık yaratmış ve bu da düzenin bozulmasına katkıda bulunmuştur.

Elbistan, 1923 yılında Türkiye Cumhuriyeti'nin ilanının ardından Maraş'ın il olarak yeniden düzenlenmesi nedeniyle Maraş'a bağlanmıştır. Daha önce, 1522 yılında Maraş bölgesi özel yönetiminden ayrılarak sancak haline gelmiş ve Elbistan Maraş'ın kazası olmuştur. 1866 yılında Maraş sancağı müstakil bir sancak iken Halep Eyaletine bağlanmıştır. 1933 yılında Pazarcık bir süre Antep Vilayeti’ne bağlı bir ilçe olmuşsa da 12 Ocak 1944 tarihinde Maraş’a bağlanmıştır.

Osmanlı İmparatorluğu'nda tek bir hanedan ailesi vardı, bu aileye Osmanoğulları veya Osmanlı Hanedanı denirdi.

Zitvatorok Antlaşması ile Osmanlı'nın kaybettiği haklar şunlardır: 1. Protokol Üstünlüğü: Antlaşma ile Avusturya Arşidükü, Osmanlı padişahına denk sayılmış ve 1533 İstanbul Antlaşması'nda kazanılan protokol üstünlüğü kaybedilmiştir. 2. Macaristan Toprakları: Osmanlı, Macaristan'daki bazı kaleleri ve toprakları Avusturya'ya bırakmak zorunda kalmıştır. 3. Vergi Hakları: Avusturya'nın Macaristan için ödediği yıllık 30 bin altın vergi kaldırılmıştır. 4. Siyasi Denge: Antlaşma, Osmanlı aleyhine siyasi dengeleri bozmuş ve Avrupa'daki güç dengesini Avusturya lehine değiştirmiştir.

Osmanlı İmparatorluğu'nda "arşidük" unvanı kullanılmamıştır, çünkü bu unvan Avusturya-Macaristan İmparatorluğu'na özgüdür.

Duraklama Dönemi'nde çıkan iç isyanlar üç ana başlık altında toplanabilir: 1. İstanbul (Merkez) İsyanları: Yeniçeri Ocağı'nın bozulmasıyla çıkan isyanlardır. 2. Anadolu (Celâli) İsyanları: Uzun süren savaşlar ve üretimin aksaması sonucu Anadolu'da çıkan isyanlardır. 3. Eyalet İsyanları: Merkezden uzak eyaletlerde çıkan isyanlardır.

III. Ahmed döneminde askeri alanda ıslahat yapılmamıştır. Bu dönemde gerçekleştirilen bazı önemli olaylar ve yenilikler şunlardır: Prut Savaşı (1711). Osmanlı-Avusturya-Venedik Savaşları (1715-1718). Lale Devri (1718-1730).

Nicolas de Nicolay'ın Türkiye'ye yaptığı seyahatin amacı, Fransa elçisi Gabriel d'Aramon'un maiyetinde, Kanuni Sultan Süleyman'ın sarayını ve Osmanlı topraklarını gözlemlemek idi. Bu görev, aynı zamanda stratejik bir ittifakın canlandırılması ve Fransa'nın Osmanlı İmparatorluğu ile birlikte Charles V'in güçlerine karşı savaşması için bir casuslama faaliyeti olarak da değerlendirilmektedir.

Şile'de iki deniz feneri bulunmasının nedeni, Karadeniz'deki kıyı emniyetini sağlamak amacıyla Osmanlı İmparatorluğu döneminde inşa edilmiş olmalarıdır. Bu fenerlerden biri, Şile Feneri olarak bilinir ve İstanbul Boğazı ile Karadeniz'e hizmet verir.

Osmanlı İmparatorluğu hakkında 10 ilginç bilgi şunlardır: 1. Çevre Bilinci ve Atık Yönetimi: 16. yüzyılda İstanbul'da çöp toplama ve sokak temizliği sistemleri, dönemin Avrupa şehirlerinden çok daha ileri düzeydeydi. 2. Denizcilik Teknolojileri: Osmanlı tersanelerinde geliştirilen gemi tasarımları, dönemin en ileri teknolojilerini içeriyordu. 3. Saray Mutfağı: Topkapı Sarayı'nın mutfaklarında kullanılan soğutma sistemleri ve gıda saklama teknikleri, dönemin çok ilerisindeydi. 4. Sağlık Sistemi: Osmanlı'daki hastaneler (darüşşifa), akıl hastalıklarının tedavisinde müzik terapisi gibi modern tıbbın yeni yeni kabul ettiği yaklaşımlar kullanıyordu. 5. Matematik ve Astronomi: İstanbul'daki rasathanelerde yapılan gözlemler ve geliştirilen matematiksel formüller, dönemin bilimsel gelişmelerine önemli katkılar sağladı. 6. Kadın Hakları: Osmanlı toplumunda kadınlar, sosyal ve ekonomik hayatta aktif rol oynuyordu; vakıf kurucuları arasında çok sayıda kadın bulunuyordu. 7. Spor Kültürü: Osmanlı'da güreş dışında, cirit, tomak ve ok atışı gibi sporlar da yaygın olarak yapılıyordu. 8. Diplomatik İlişkiler: Osmanlı, Tibet dahil olmak üzere geniş bir coğrafyaya diplomatik heyetler gönderiyordu. 9. İlk Hastane Gemisi: Osmanlı donanması, yaralı askerlerin tedavisi için 19. yüzyılda bir hastane gemisi kullanıyordu. 10. Gizemli Projeler: Osmanlı'nın 18. yüzyılda geliştirdiği denizaltı projesi, dönemin teknolojik seviyesini aşan bir girişimdi.

Osmanlı'nın Avusturya'ya karşı kazandığı ilk zafer, Kanuni Sultan Süleyman döneminde gerçekleşen 1529 I. Viyana Kuşatması'dır.

İstanbul'un fethinde kullanılan toplar, şehrin sağlam surlarını aşmak ve fethi gerçekleştirmek amacıyla yapılmıştır. Bu topların yapım nedenleri arasında: - Bilimsel ve teknolojik ilerleme: Osmanlı İmparatorluğu'nda, Avrupa devletlerinden bir yüzyıl önce ideal tunç alaşımının kullanılması ve ateşli silahların yağ ile soğutulması gibi yenilikler gerçekleştirilmiştir. - Özel tasarım: Topların balistik hesaplarının ve ateşleme açılarının Fatih Sultan Mehmet tarafından hesaplanması, bu topların döneminin en büyük ve özel savaş topları olmasını sağlamıştır. - Stratejik planlama: Topların yapımı, fethin stratejik planının bir parçası olarak üç ay sürmüş ve dört tane top dökülmüştür.

Osmanlı İmparatorluğu'nun imzaladığı bazı önemli antlaşmalar şunlardır: 1. Edirne Segedin Antlaşması (1444) - Osmanlı Devleti ile Macar Krallığı arasında, 10 yıl süreyle savaşmama taahhüdü. 2. İstanbul Antlaşması (1533) - Osmanlılar ile Avusturya arasında, Osmanlı üstünlüğünün kabulü ve protokolde denk sayılma. 3. Amasya Antlaşması (1555) - Osmanlı Devleti ile İran arasında, Doğu Anadolu ve Tebriz'in Osmanlı kontrolü altına girmesi. 4. Ferhat Paşa Antlaşması (1590) - Azerbaycan ve Gürcistan'ın Osmanlı'ya bırakılması, doğudaki en geniş sınırlar. 5. Zitvatorok Antlaşması (1606) - Osmanlı'nın Avusturya üzerindeki mutlak üstünlüğünün sona ermesi, savaş tazminatı ödenmesi. 6. Kasr-ı Şirin Antlaşması (1639) - Bağdat, Basra ve Şehrizor'un Osmanlı'ya bırakılması, bugünkü Türkiye-İran sınırını belirlemesi. 7. Bucaş Antlaşması (1672) - Podolya'nın Osmanlıların eline geçmesi, batıdaki en geniş sınırlar. 8. Karlofça Antlaşması (1699) - Macaristan'ın büyük bir kısmı ve Erdel'in Avusturya'ya, Podolya ve Ukrayna'nın Lehistan'a bırakılması. 9. Küçük Kaynarca Antlaşması (1774) - Kırım'ın bağımsızlığı, Osmanlı'nın ilk kez savaş tazminatı ödemesi. 10. Sevr Antlaşması (1920) - Osmanlı Devleti'nin imzaladığı son antlaşma, hukuken geçerli sayılmamıştır.

Osmanlı İmparatorluğu'nda "yamak" terimi iki farklı anlamda kullanılmıştır: 1. Askeri Sınıflarda Yamaklar: Yeniçerilerle ilişkisi olan yerel ustalar, yeniçerilere yardım ettikleri için yamak olarak adlandırılmıştır. 2. Esnaf ve Zanaatkarların Yanında Çalışanlar: Ahilik kurallarına göre, esnaf veya bir zanaatkarın yanında uygulamalı olarak o mesleği öğrenmek isteyen çocuklar da yamak olarak adlandırılmıştır.

Kuvâ-yi İnzibâtiye'yi, Damat Ferit Paşa sadrazam olduktan iki gün sonra, 7 Nisan 1920 tarihinde Birleşik Krallık'ın izniyle İstanbul Hükümeti kurdu.