Kierkegaard'a "maske filozofu" denmesinin nedeni, maskelenme hissini ve kılık değiştirmeyi ilk günahın farkındalığıyla yakından bağlantılı bir şey olarak açıklamasıdır. Kierkegaard'a göre: Utanç deneyimi, kişinin giyinme ve çıplaklığını gizleme arzusunu kışkırtır. Maske, günahın kendi yüzüne kadar uzanan ayıbıdır. Suçluluk duygusu, bireyleri affedilmeyi aramaya yönlendirir ve bu süreçte maskeler, hataları başarıya dönüştürme çabası olarak ortaya çıkar. Ayrıca, Kierkegaard'ın takma adlarla yazması ve ironi, hiciv, mizah gibi yöntemleri kullanması da onun "maske filozofu" olarak anılmasına katkıda bulunmuş olabilir.