KelimeAnlamı

Vendor kelimesi, Türkçede "satıcı", "tedarikçi" veya "sağlayıcı" anlamlarına gelir. Özellikle bilgi teknolojileri sektöründe, bir ürün veya hizmet sağlayıcısını ifade etmek için kullanılır. Ayrıca, telefon sistemlerinde vendor, sistemsel ayarlar ve codec dosyalarının bulunduğu bölüm olarak bilinir.

"Amen" kelimesi İbranice kökenlidir. Ayrıca, "amen" kelimesi Arapça ve İngilizce dillerinde de kullanılmaktadır.

İkircikli kelimesi, kararsız, mütereddit veya şüpheli anlamlarına gelir. Ayrıca, Türkiye Türkçesi ağızlarında açık olmayan ve karışık manalarında da kullanılır. Örnek cümleler: "Canı sıkılan, görevi gereği de bir türlü tam uykuya geçemeyen sürücü yardımcısı, ikircikli bakıyor." "Bazı insanlar yeni fikirlere karşı ikircikli yaklaşır."

Lalezar, Farsça kökenli bir kelime olup "lale bahçesi" veya "lale yetiştirilen yer" anlamına gelir. Ayrıca, kız çocukları için kullanılabilecek bir isim olarak da değerlendirilir.

Madaralaşmak, "madara durumunda olmak" anlamına gelir.

Tired kelimesi Türkçede "yorgun, bitkin" anlamına gelir. Ayrıca, bir şeyi yapmaktan bıkmış veya usanmış anlamında da kullanılabilir.

Hayır, şovel ve şövale aynı şey değildir. Şövale, ressamların tuvali veya çalışma yüzeyini sabitlemek için kullandıkları bir destek aracıdır. Şovel hakkında ise bilgi bulunmamaktadır.

Zengel kelimesi farklı anlamlara gelebilir: Osmanlıca terim: "Zengel(e)" kelimesi, "çıngırak" veya "çan" anlamına gelir. Türkiye Türkçesi ağızları: "Meşin tozluk" anlamında kullanılır. Urban Dictionary: "Zengel" kelimesi, başkalarının ihtiyaçlarına kendi ihtiyaçlarından daha fazla önem veren, genellikle erteleyen ve duygularını gizleyen bir kişiyi tanımlamak için kullanılır.

Tabi ve tabii kelimeleri Arapça kökenlidir, ancak farklı anlamlara sahiptirler: - Tabi: "Bağlı olmak, nedensellik bağlantısı kurmak, etkisi altında kalmak" anlamına gelir. - Tabii: "Doğal olmak, alışılmış olmak, beklenildiği gibi olmak, mantığa sığmak" anlamlarına gelir. Tabii ki ise "elbette, tabii" anlamına gelir ve genellikle vurgu katmak için kullanılır. Özetle: - Tabi: Bağımlılık, itaat - Tabii: Doğal, elbette - Tabii ki: Tabii, vurgu ekleyerek

Piston bulmaca, bulmacalarda "itenek" olarak yanıtlanabilir. Ayrıca, "piston" kelimesi, belirli bir düzende veya sırada birbirine geçmiş parçalardan meydana gelen bir yapboz veya mantık oyunu olan "piston bulmacası" anlamında da kullanılabilir.

"Everywhere" kelimesi, İngilizce'de her yerde, her taraf, her yerde anlamlarında kullanılır. Kullanım alanlarından bazıları: Genel kullanım: "We must seek responsible and sustainable fisheries everywhere" (Her yerde sorumlu ve sürdürülebilir balıkçılık arayışında olmalıyız). Cümle vurgusu: "I saw her picture everywhere" (Her yerde onun resmini gördüm). Alan veya bölge belirtme: "Working people everywhere object to paying taxes" (Her yerdeki işçiler vergi ödemeye itiraz ediyor). Miktar belirtme: "There were cartons of cigarettes everywhere" (Her yerde karton karton sigara vardı).

Paradise kelimesi Türkçede "cennet" anlamına gelir. Ayrıca, "paradise" kelimesinin bazı diğer anlamları: yeryüzü cenneti; günahsız insanların ruhlarının gittiği cennet diyarı; mutluluk, zevk bahçesi; (yabancı kuş ve hayvanların) doğal koruma alanı; manastırda yer alan açık alan, kilise yanında veya önünde bulunan açık alan, bazilika önündeki açık mahkeme, kilise mezarlığı, mezarlık.

Şimbiili kelimesi, Türk Dil Kurumu'na (TDK) göre "küçük ve süse düşkün, sevimli (kız çocuğu için)" anlamına gelir. Ayrıca, eski Türkçe'de askerlik çağına gelmiş, bıyıklı erkeklerin para uğruna karakterlerinden ödün vermeleri sonucu halk tarafından dışlanmalarıyla mahkum oldukları bir sıfat olarak da kullanılır.

Ciddiye almak ve önemsemek kavramları benzer ancak aynı değildir. Ciddiye almak, bir işi, düşünceyi veya kişiyi önemsemek ve dikkate almak anlamına gelir. Önemsemek ise, bir duruma veya kişiye değer vermek, onu düşünmek ve ona odaklanmak demektir. Dolayısıyla, her "önemsemek" durumu "ciddiye almak" olarak değerlendirilemez, ancak "ciddiye almak" her zaman bir "önemsemek" içerir.

Evet, "ivecen" ve "ivegen" aynı anlama gelir. "İvecen" ve "ivegen" kelimeleri, "çabuk davranan, tezcanlı, aceleci" anlamlarına gelir. Türk Dil Kurumu'na göre "evegen" kelimesinin eş anlamlısı "ivecen"dir.

Ellem ve ellâm kelimeleri aynı anlama gelir ve "herhalde", "galiba" anlamlarında kullanılır.

Private kelimesi İngilizce'de şu anlamlara gelir: Sıfat olarak: özel, kişisel, mahrem; gizli; hususi; gözden uzak; bağımsız hareket eden; (askeri terim olarak) er, rütbesiz asker. İsim olarak: özel dedektif; asker, nefer.

Müktesap bilgi, "edinilen, kazanılan bilgiler" anlamına gelir. Hukuk terimi olarak ise müktesep hak, "önceden kazanılmış hak, önceden edinilmiş hak, hukuken verilmiş bir hak" demektir. Müktesep kelimesi, her alanda kullanımı uygun bir kelime olarak da tanımlanmaktadır.

Akıbet kelimesi, Arapça kökenli olup "bir iş veya durumun sonu, sonuç" anlamına gelir. Ayrıca, "sonunda, önünde sonunda" anlamlarında da kullanılır. Olumlu ya da olumsuz bir sonucun belirtildiği durumlarda kullanılabilir.

İltisak, Arapça kökenli bir kelime olup "kavuşma, bitişme, birleşme" anlamlarına gelir. Ayrıca, iltisak kelimesinin kullanıldığı bazı diğer anlamlar: Hukuk terimi: Bir konu veya kavramla ilişkili kişiler için kullanılır. Tıp terimi: İki organ veya dokunun birbirine yapışması.