KanTestleri

Kalp yetmezliği teşhisi için kan testleri arasında B tipi natriüretik peptit (BNP) testi ve kalp enzimleri, böbrek fonksiyonları ve elektrolit seviyelerini kontrol eden testler kullanılır. Ayrıca, kolesterol ve anemi testleri de kalp yetmezliği tanısında önemli bilgiler sağlar.

Troponin paneli, kalp krizi ve diğer kalp rahatsızlıklarının teşhisinde kullanılan bir kan testidir. Troponin, kalp kası hücrelerinde bulunan ve kas kasılmasını düzenleyen bir proteindir.

MCH (Mean Corpuscular Hemoglobin), kırmızı kan hücrelerindeki ortalama hemoglobin miktarını ölçen bir kan testidir. Bu değer, pikogram (pg) cinsinden ifade edilir ve normal aralığı 27-33 pg olarak kabul edilir. MCH testi, anemi (kansızlık) teşhisinde ve farklı anemi türlerini ayırt etmede kullanılır.

Lipoprotein(a) (Lp(a)) seviyesinin 50 mg/dL'nin üzerinde olması, kalp hastalığı riskinin arttığını düşündürebilir. Genel olarak, normal Lp(a) aralığı 20-30 mg/dL olarak kabul edilir. Lp(a) seviyesinin tehlikeli olup olmadığını kesin olarak belirlemek için bir doktora danışmak önemlidir.

En kapsamlı kan testi, birçok farklı testin bir arada olduğu geniş panel testidir. Bu panelde genellikle aşağıdaki testler yer alır: Tam kan sayımı (hemogram). Biyokimya testleri. Hormon analizleri. Vitamin ve mineral testleri. Genetik testler. Tümör belirteçleri. Her bireyin sağlık durumu farklıdır ve hangi testlerin uygun olduğunu belirlemek için mutlaka bir doktora danışılmalıdır.

Lipemi, yani kan dolaşımında yağ (lipid) seviyesinin yükselmesi, çeşitli biyokimyasal test parametrelerini etkiler: Total protein ölçümlerini özellikle etkiler. Üre, bilirubinler, ALT, AST, GGT ve LDH testlerinin sonuçlarını değiştirir. Ayrıca, lipemi analitik girişim yaratarak, doymuş lipid numunesinde ölçüm hatalarına yol açar.

MCV değeri yüksek olduğunda Hematoloji bölümü bakar.

Kan değerlerinin incelenmesi için "hemogram" veya "tam kan sayımı" testi çekilir.

D-dimer kantitatif — kandaki D-dimer protein parçacığının miktarını ölçen bir kan testidir. D-dimer — vücudun kan pıhtılarını parçalamak için ürettiği bir proteindir. Normal D-dimer değeri 500 ng/mL'nin altındadır.

RDW (Red Cell Distribution Width) ve MCV (Mean Corpuscular Volume), hemogram testinde ölçülen iki farklı parametredir ve farklı bilgileri ifade ederler: - RDW, kırmızı kan hücrelerinin boyutlarındaki değişkenliği ölçer. - MCV, ortalama kırmızı kan hücresi hacmini, yani hücrelerin gerçek boyutunu ölçer. Bu iki parametre birlikte değerlendirildiğinde, anemi ve diğer sağlık durumlarının teşhisinde daha doğru sonuçlar elde edilir.

Hepsidin seviyesinin yüksek olması aşağıdaki hastalıklarda görülebilir: 1. Enflamasyon Anemisi: Enfeksiyon, artrit, malignite, travma ve organ yetmezliği gibi durumlarda ortaya çıkar. 2. Kalıtsal Demir Birikim Hastalıkları: Hemokromatozis tip 1, 2 ve 3 gibi durumlarda hepsidin üretimi azalır veya yetersiz kalır. 3. Talasemi: Demir yüklenmesi sonucu oluşan komplikasyonlarda hepsidin seviyeleri yükselir. Ayrıca, akut faz tepkisi olarak hepsidin seviyesinin artması, demir metabolizmasının düzenlenmesinde de rol oynar.

Üç aylık şeker yüklemesi hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, şeker yüklemesi testi genellikle şu şekilde yapılır: 1. Açlık kan şekeri ölçümü: Test, hastanın açlık durumunun ölçülmesiyle başlar. 2. Glikoz içeren sıvı tüketimi: Belirli miktarda glikoz içeren bir sıvı (genellikle 75 gram) hastaya verilir. 3. Kan şekeri ölçümü: Glikoz içeren sıvıyı içtikten sonra hastanın kan şekeri belirli aralıklarla ölçülür, genellikle birinci ve ikinci saatlerde kan alınır. Şeker yüklemesi testi, diyabet riskinin yüksek olduğu durumlarda ve özellikle gebelik döneminde uygulanır. Testin nasıl yapılması gerektiği konusunda bir uzmana danışılması önerilir.

ALT yüksekliğinde yapılan tahliller, ALT seviyesinin yüksekliğinin nedenini belirlemeye yöneliktir. Bu bağlamda yapılan bazı tahliller şunlardır: Tekrarlanan ALT kan testleri. Diğer kan testleri. Görüntüleme testleri. Biyopsi. ALT seviyesinin yüksekliğinin nedenini belirlemek ve uygun tahlilleri yaptırmak için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Neut% düşüklüğü ve LYM% yüksekliği farklı sağlık durumlarının belirtileri olabilir. Neut% düşüklüğü, kandaki nötrofil sayısının normal değerlerin altında olması anlamına gelir ve bu durum nötropeni olarak adlandırılır. LYM% yüksekliği ise kandaki lenfosit sayısının normal değerlerin üzerinde olması durumudur ve bu duruma lenfositoz denir. Bu tür kan testi sonuçlarının yorumlanması için bir doktora başvurulması önerilir.

Anti-HBs negatif olması, kişinin hepatit B virüsüne karşı bağışıklık geliştirmediğini ve enfeksiyona açık olduğunu gösterir. Bu durum, iki nedenden kaynaklanabilir: 1. Aşılanmamış olmak: Kişi daha önce hepatit B aşısı olmamışsa, Anti-HBs seviyesi sıfır (0 mIU/mL) olacaktır. 2. Enfeksiyon geçirmemiş olmak: Kişi hepatit B virüsü ile daha önce karşılaşmamışsa, bağışıklık sistemi antikor üretmez. Ayrıca, enfeksiyonun erken dönemlerinde veya bağışıklık sistemi baskılanmış bireylerde Anti-HBs henüz oluşmamış olabilir. Anti-HBs negatif sonuç alındığında, bağışıklık kazanmak için aşı yapılması önerilir.

CRP yüksekliği durumunda Dahiliye (İç Hastalıkları) bölümüne başvurmak önerilir. Dahiliye uzmanı, gerekli tetkikleri yaparak CRP yüksekliğinin nedenini belirlemeye ve uygun tedaviyi planlamaya yardımcı olacaktır. Ayrıca, altta yatan nedene göre Romatoloji, Enfeksiyon Hastalıkları, Gastroenteroloji veya Onkoloji gibi diğer bölümlere de yönlendirme yapılabilir.

RDW-SD düşüklüğü, kırmızı kan hücrelerinin boyutlarının aynı ölçüde olduğunu, yani homojen bir dağılım gösterdiğini ifade eder. Bu durum genellikle ciddi bir sağlık sorunu belirtisi değildir, ancak bazı nadir durumlarda anemi gibi durumlarla ilişkilendirilebilir. RDW-SD değerlerinin yorumlanması için kesin bir aralık vermek mümkün değildir, çünkü bu değerler kişinin yaşı, cinsiyeti, genel sağlık durumu ve laboratuvar referans aralığına göre değişebilir. Kesin bir teşhis için bir doktora başvurulması önerilir.

Şeker hastalığının ilk teşhisi için açlık kan şekeri testi yapılır. Bunun yanı sıra, Oral Glukoz Tolerans Testi (OGTT) de uygulanabilir. Kesin tanı için bir sağlık kuruluşuna başvurulması önerilir.

OGTT (Oral Glukoz Tolerans Testi) normal değeri, 2. saat plazma glikozunun 140 mg/dl'den düşük olması olarak kabul edilir.

Amonyak testi, bir kan örneğindeki amonyak seviyesini ölçmek için yapılır. Testin yapılışı: Koldan alınan kan örneğinde amonyak düzeyi ölçülür. Testten önce 8 saat boyunca yemek yenmemeli, su dışında bir şey içilmemeli ve sigara içilmemelidir. Ayrıca, testten önce ağır egzersizlerden kaçınılmalı ve alkol alınmamalıdır. Normal amonyak değerleri: Yetişkinler için 15–56 µg/dl; Çocuklar için 36–85 µg/dl; 10 gün ile 2 yaş arası çocuklar için 95–157 µg/dl. Anormal amonyak seviyeleri, karaciğer yetmezliği, böbrek hastalığı veya gastrointestinal kanama gibi durumları işaret edebilir. Amonyak testi, biyokimya laboratuvarlarında yapılır.