İklimDeğişikliği

İklim krizinin Türkiye'ye etkileri şu şekilde özetlenebilir: Sıcaklık artışı ve kuraklık. Su kaynaklarının azalması. Aşırı hava olayları. Tarım ve gıda güvenliği. Deniz seviyesi yükselmesi. Biyoçeşitlilik kaybı. Sağlık etkileri.

Sera Gölü'nün tehlikeli olmasının bazı nedenleri: Çevre kirliliği: Tarımsal faaliyetler sonucu göle ulaşan fosfor ve azot gibi kimyasallar, alg oluşumuna neden olarak gölün estetik görünümünü bozuyor ve ekosistemi tehdit ediyor. Dere suyunun yönlendirilmesi: Gölün yakınında yapılan izinsiz çalışmalar, dere suyunun yönünü değiştirerek gölün su seviyesini düşürüyor ve ekosistemin çökmesine yol açabiliyor. Aşırı yağışlar: Yoğun yağışlar, vadilerden gelen toprak ve molozların gölde birikmesine neden olarak dolmaya ve bataklık oluşumuna yol açabiliyor. Bu sorunların çözümü için fosfor ve azot girişinin engellenmesi ve gölün çevresindeki kanalizasyon sistemlerinin ıslah edilmesi gerekiyor.

Sera Etkisi: Sera etkisi, Güneş'ten gelen ışınların atmosferdeki karbondioksit, metan, su buharı ve azot oksit gibi gazlar tarafından soğurularak yeryüzüne geri yansıtılması sürecidir. Asit Yağmuru: Asit yağmuru, asidik kimyasalların (sülfürik asit ve nitrik asit) yağmur, kar, sis veya kuru parçacıklar halinde yeryüzüne düşmesidir. Özetle: Sera Etkisi: Yeryüzünün ısınmasını sağlar. Asit Yağmuru: Yeryüzünün asitlenmesine ve ekosistemlerin bozulmasına neden olur.

Pınar Su (PINSU) hisselerinin düşmesinin bazı nedenleri: Piyasa düzeltmesi ve volatilite. Zayıf finansal performans. Rekabet Kurumu cezası. Makroekonomik faktörler. Piyasa manipülasyonu endişeleri.

ABD'nin en büyük fırtınası olarak kabul edilebilecek birkaç olay bulunmaktadır: Irma Kasırgası (2017). Patricia Kasırgası (2015). 1861-1862 Kaliforniya Mega Fırtınası. Ayrıca, 1888'in Büyük Kar Fırtınası ve 1993'teki Yüzyılın Fırtınası gibi olaylar da ABD'nin en büyük fırtınaları arasında yer almaktadır.

Büyük Mavi Çukur'un tehlikeli olmasının bazı nedenleri: Oksijensiz ortam: Yaklaşık 90 metre derinlikten itibaren hidrojen sülfür tabakası oksijenin tamamen yok olmasına neden olur. Plastik kirliliği: Çukurun dibinde plastik şişeler ve diğer atıklara rastlanır. Doğal afetler: Büyük Mavi Çukur'dan alınan tortul çekirdekler, son 5 bin 700 yıl içinde bölgedeki tropikal fırtına ve kasırgaların sıklığının arttığını göstermektedir. Ayrıca, çukurun iç kısmı gelişmiş dalış becerileri gerektiren karmaşık bir mağara sistemine sahiptir ve yalnızca belirli sayıda dalış deneyimi olan dalgıçlar içeri girebilir.

COP29, 11-22 Kasım 2024 tarihleri arasında Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de düzenlenmiştir. COP29'da öne çıkan bazı kararlar: İklim finansmanı: Gelişmekte olan ülkelere 2035 yılına kadar yıllık en az 300 milyar dolarlık finansman sağlanması kararlaştırıldı. Enerji geçişi: Yenilenebilir enerji kapasitesini artırmak için birçok ülke daha agresif hedefler açıkladı. Fosil yakıtlar: Fosil yakıtların azaltılması konusunda somut bir ilerleme sağlanamadı. Karbon piyasaları: Paris Anlaşması’nın 6. maddesi kapsamında karbon piyasalarının işleyişi netleştirildi. Dayanıklı şehirler: Küçük ada devletlerini hedefleyen "Dayanıklı Şehirler Programı" başlatıldı. Toplumsal cinsiyet eşitliği: Lima Toplumsal Cinsiyet Çalışma Programı 10 yıl süreyle uzatıldı. COP29, iklim değişikliğiyle mücadelede beklenen ilerlemeyi sağlayamadı ve bazı konular sonraki zirvelere ertelendi.

Yaban domuzlarının şehir merkezine inmesinin başlıca nedenleri şunlardır: Habitat kaybı. İklim değişikliği. Şehirdeki çöp ve yiyecek artıkları. Korunma ve güvenlik arayışı.

2030 yılında iklim değişikliğiyle ilgili bazı olası durumlar: Türkiye'nin emisyon hedefi: Türkiye, 2030 yılı için %41 artıştan azaltım hedefi belirlemiştir, bu da emisyonların bugüne göre %30'dan fazla artması anlamına gelir. Küresel hedefler: Paris İklim Anlaşması kapsamında ülkeler, 2050'ye doğru giderken ara hedefler belirlemiştir. İklim krizi etkileri: 2030'da iklim değişikliğinin etkileri arasında artan sıcaklıklar, aşırı hava olayları ve ekosistem değişiklikleri yer alabilir. İklim değişikliğinin etkileri ve alınan önlemler zamanla değişebileceğinden, bu bilgiler güncel olmayabilir.

ETAA'nın (Economic Tools to Advance Adaptation) yaptığı işler: Ekonomik araçların test edilmesi ve geliştirilmesi. Kapasitenin artırılması. İşbirlikleri. Diğer ETAA'lar (East Turkistan Australian Association, Enterprising Travel Agent's Association) farklı alanlarda faaliyet gösterir: ETAA (East Turkistan Australian Association), Doğu Türkistan'daki Uygur halkının haklarını savunur ve Avustralya toplumuyla kültürel, sosyal ve politik bağlar kurmayı amaçlar. ETAA (Enterprising Travel Agent's Association), Hindistan'daki seyahat acentelerini temsil eder ve seyahat endüstrisi için bir meslek birliği olarak hizmet verir.

Lübbey'deki eski evlerin satılmasının birkaç nedeni vardır: Popülerlik ve Turizm: Lübbey, terk edilmiş atmosferi ve tarihi dokusuyla fotoğraf sanatçıları, tarih meraklıları ve gezginler için ilgi çekici bir destinasyon haline gelmiştir. Ekonomik Zorluklar ve Göç: Lübbey'in sarp ve dağınık coğrafi yapısı, elektrik ve diğer temel hizmetlerin sağlanmasını zorlaştırmıştır. Koruma ve Restorasyon: Birçok ev yıkılmış veya bakımsız kalmış, bu da onları restore etmek veya korumak için ekonomik bir yük haline gelmiştir.

COP 24 toplantısı, 2-14 Aralık 2018 tarihleri arasında Polonya'nın Katowice şehrinde gerçekleştirilmiştir.

Eco filmler, çevre sorunlarını ele alarak izleyicilere çevre bilinci kazandırmayı amaçlar. Bu filmler, farklı türlerde olabilir: Aile dostu filmler. Aksiyon dolu gerilim filmleri. Eco filmler, çevre sorunlarının karmaşıklığını anlaşılabilir bilgilere indirgeyerek, her yaştan insanın bu krize dahil olma ve harekete geçme sorumluluğunu hissetmesini sağlar.

Bangladeş'te su sorununun bazı nedenleri: Nüfus artışı: Bangladeş'in nüfusu her geçen gün artmaktadır. İklim krizi: İklim kaynaklı deniz seviyesinin yükselmesi ve seller, arsenikle kirlenmiş içme suyu sorununa yol açmaktadır. Su kuyularının yetersizliği: Mevcut su kuyuları genellikle ilkel yöntemlerle elle kazılarak yapıldığı için temiz içme suyu ihtiyacını karşılamamaktadır. Yoğun nüfus: Özellikle mülteci kamplarında nüfus yoğunluğu ortalamanın çok üzerindedir. Su anlaşmazlıkları: Bangladeş, Hindistan'ı özellikle Ganga Nehri üzerindeki Farakka Barajı'ndan fazla su bırakarak ülkelerinde taşkınlara neden olmakla suçlamaktadır.

Selda Yaşar'ın "Susuz Çağın Çocukları" kitabı, su kaynaklarının tükenmek üzere olduğu 26. yüzyılda geçen bir ekolojik distopya ile okurları heyecan dolu bir maceraya ortak eder. Kitapta anlatılanların özeti şu şekildedir: İnsanların dikkatsiz ve sorumsuz davranışları nedeniyle doğa tahrip olur, iklim değişikliğine bağlı olarak kaynaklar azalır, susuzluk artar ve dünya beş bölgeye bölünür. Meriç, Fırat, Göksu, Aras ve Dicle adlı beş çocuk, bir gün bolca suyun ve yeşilliğin olduğu Arkadia’yı keşfederler. Buradaki suyu kendi bölgelerine ulaştırmayı başarır ve suyun doğru kullanımı, doğanın korunması gibi konularda insanların bilinçlenmesini sağlarlar. Kitap, bilinçli olunduğu ve birlikte hareket edildiği takdirde tüm sorunların aşılabileceği yönünde umut verici mesajlar sunar. Ayrıca, kitap çocuklarda doğaya ve su kaynaklarını bilinçli kullanmaya yönelik farkındalık oluşturmayı amaçlar.

Tasmanya'nın tehlikeli olarak değerlendirilebilecek bazı özellikleri şunlardır: Vahşi hayvanlar: Adada bulunan bazı hayvanlar tehlikeli olabilir, örneğin, jack jumper olarak bilinen yerel karıncalar zehirlidir. İklim koşulları: Özellikle soğuk aylarda kar ve buz görülebilir, bu da özellikle yüksek rakımlarda riski artırır. Yol koşulları: Tasmanya'nın yolları genellikle dardır ve yağmur veya kar yağışı sırasında kayganlaşabilir.

Kdz. Ereğli açıklarında köpekbalığı görülmesinin birkaç nedeni olabilir: İklim değişikliği ve deniz suyu sıcaklıklarının artması. Doğal davranışlar. Köpekbalıkları, zaman zaman yüzeye çıkabilir veya kıyılara yakın bölgelerde görülebilir. Aşırı balıkçılık faaliyetleri. Bu durum, bazı köpekbalığı türlerini besin arayışıyla kıyılara yönelmeye zorlayabilir. Türkiye kıyılarında görülen köpekbalıkları genellikle insanlardan uzak durma eğilimindedir ve saldırgan değildir.

Orak yerleri ağaçlandırmak, yangın, zararlı biyolojik etkiler, kuraklık gibi doğal veya yanlış uygulamalar sebebiyle bozulan doğal orman alanlarında gerçekleştirilen suni ormancılık faaliyetidir. Ağaçlandırma, iki şekilde yapılabilir: 1. Daha önce ormanlık olan alanların yeniden ağaçlandırılması ve canlandırılması. 2. Daha önce ormanlık olmayan geniş düzlüklerde, arazilerde sıfırdan ağaçlandırma çalışmaları. Ağaçlandırma çalışmaları, genellikle açılan çukurlara tohum veya fidan dikilerek yapılır. Türkiye'de ağaçlandırma, orman varlığının artırılması ve orman alanlarının korunması amacıyla yapılmaktadır.

İklim krizi terimi, 20. yüzyılda ilk kez kullanılmaya başlanmıştır. 1989: "The Cairo Compact: Toward a Concerted World-Wide Response to the Climate Crisis" başlıklı rapor, "tüm ulusların bu krizi ele almak için benzeri görülmemiş bir ölçekte işbirliği yapması gerektiğini" ifade etmiştir. 2004: İklim Krizi Koalisyonu'nun kurulmasıyla terim resmileşmiştir. 2019: İspanyol haber ajansı EFE, "crisis climática" (iklim krizi) ifadesini tercih ettiğini duyurmuştur. Ayrıca, 2020 yılında 11.000'den fazla bilim insanının BioScience dergisinde yayımlanan makalesinde, "iklim krizinin geldiği" ve biyoçeşitliliği korumak için çabaların artırılması gerektiği belirtilmiştir.

Gliptodon'un soyunun tükenmesinin nedeni yaklaşık 10.000 yıl önce gerçekleşen son buzul çağı olarak kabul edilmektedir. Bilim insanları, hızlı ısınma dönemleri ve bu dönemde avlanan insanlar nedeniyle bu hayvanların neslinin tükendiğini düşünmektedir. Ayrıca, gliptodonların sıklıkla birbirleriyle kavga ettikleri ve bu kavgalarda güçlü kuyruklarıyla rakiplerinin kabuklarını yumrukladıkları da düşünülmektedir.