Hapishane

Suçsuz Firari filmi, suçsuz bir gençle, babasının katilini arayan bir kadının hikayesini anlatıyor. Özeti şu şekilde: Kenan Sarvan, kız kardeşi Mine ile yaşamaktadır. Kenan'ın patronu Turgut, ortağı Burhan'ı kendi kazancı için öldürür. Barda çalışan Mümtaz, gerçek katili bilmektedir. Masumiyetini kanıtlamakta zorlanan Kenan, Mümtaz'ın kızı Suna'dan yardım alır. Filmin diğer oyuncuları arasında Nilüfer Koçyiğit, Sema Özcan, Öztürk Serengil, Nubar Terziyan, Mine Soley, Zeki Sezer, Muzaffer Yenen, Renan Fosforoğlu, Adnan Mersinli, Kudret Karadağ, Enver Dönmez, Hayri Esen, Jeyan Mahfi Tözüm, Nevin Akkaya, Rıza Tüzün, Nedret Güvenç, Vala Önengüt, Erdoğan Esenboğa, Suna Pekuysal ve Zafer Önen yer alıyor. Suçsuz Firari, 1966 yapımı, yönetmenliğini Türker İnanoğlu'nun yaptığı, senaryosunu Safa Önal'ın yazdığı, siyah-beyaz bir Türk filmidir.

"Kelebek" (Papillon) filmi, haksız yere cinayetten hüküm giymiş Henri "Kelebek" Charriere'in gerçek hayat hikayesini anlatıyor. Charriere, Fransa'nın kötü ünüyle tanınmış Şeytan Adası'ndaki yüksek güvenlikli bir hapishaneye gönderilir. Film, kaçış girişimleri ve insan ruhuna yönelik bir anlatımı içerir. Ayrıca, 2009 yapımı "Kelebek" adlı, 11 Eylül saldırılarının arka planında geçen bir Türk filmi de bulunmaktadır.

1986 yapımı İçerdekiler (Down by Law) filmi, aynı hapishane hücresini paylaşan üç farklı karakterin, kader ortaklıkları ve yarım yamalak İngilizceleriyle kaynaşarak firar etme kararını almalarını anlatır. Başrollerinde Tom Waits, John Lourie ve Roberto Benigni'nin yer aldığı film, Jim Jarmusch'un üçüncü uzun metrajlı eseridir. İçerdekiler ayrıca, Melih Cevdet Anday'ın 1964 yılında yazdığı iki perdelik bir tiyatro oyununun adıdır.

"Kontrol Dışında" (Outside the Wire), 2021 yapımı bir aksiyon, bilim kurgu ve gerilim filmidir. Harp, daha önce savaş tecrübesi olmadığı için bu bölgede nelerle karşılaşacağından habersizdir. Ayrıca, 1992 yapımı "Kontrol Dışında" (Over the Line) adlı bir dram ve gerilim filmi de bulunmaktadır.

"Cool Hand Luke" (Parmaklıklar Arkasında), asi ruhlu, başına buyruk ama sicili temiz bir genç olan Luke'un hikayesini anlatır. Luke, sarhoş olduğu bir gece ortada bir neden yokken kasabanın parkmetrelerine zarar verdiği için hapse gönderilir. Hapishanede, bulundukları yerin patronu olduğunu göstermeye çalışan Dragline ile tanışır. Fazla bir ceza almamasına rağmen defalarca kaçma girişiminde bulunur. Luke, soğukkanlılığı, inatçılığı ve iradesiyle diğer mahkumların idolü haline gelir. Film, otoritenin duyarsız ve katı doğruculuğu ile bu otoriteye karşı direnişin çatışmasını işler.

Russell Crowe'un karısı Lara, "Kaçış Planı" (The Next Three Days) filminde bir cinayet soruşturmasında tutuklandığı için hapistedir. Lara, aslında bu cinayetle bir ilgisi olmadığını iddia etse de, mahkeme tarafından suçlu bulunup hapis cezasına çarptırılır.

72. Koğuş, Orhan Kemal'in 1954 yılında önce uzun hikâye formunda yazdığı, daha sonra oyunlaştırdığı bir eserdir. Eserde anlatılan konu şu şekilde özetlenebilir: II. Dünya Savaşı yıllarında Türkiye'de bir cezaevinde yoğun sefaletin yaşandığı bir koğuş ve bu koğuşta kalan Ahmet Kaptan adlı mahkûmun trajedisi anlatılır. Ahmet Kaptan, cinayetten tutukludur ve yıllar sonra annesi ona 150 lira gönderir. Kumar oynamaya ikna edilen Kaptan, başlangıçta şanslı olup diğer mahkumların paralarını kazanır. Bobi isimli bir mahkum, Kaptan'ın parasına göz diker ve kadınlar koğuşundaki Fatma ile arasında bir aşk oyunu başlatır. Fatma'ya aşık olan Kaptan, yoksullaşır ve sonunda donarak ölür. Eser, tutukluluk yaşamının yanı sıra, mahkumların kendi aralarındaki ilişkileri, acıları ve sefaletlerini, hayal ve çelişkilerini ele alır.

Prison Break 2. sezon 4. bölümde Bellick ve Geary, Michael, Lincoln ve Nika'yı köşeye sıkıştırır. Bölümün diğer öne çıkan olayları arasında: Demi Lovato'nun konuk oyuncu olarak yer alması; John Abruzzi'nin ölmemiş olması. Bölüm, 11 Eylül 2006'da yayınlanmıştır.

"Esaretin Bedeli" filminin sonunda, Andy Dufresne hapishaneden kaçar ve özgürlüğe kavuşur. Olaylar şu şekilde gelişir: Andy, müdürün kirli işlerini belgeleyerek polise ihbarda bulunur. Polislerin gelmesiyle hapishane müdürü intihar eder. Red, tahliye olur ve Andy'nin daha önce bahsettiği bir yere gider. Orada Andy'nin bıraktığı bir kutuyu bulur ve içinde para ve bir mektup olduğunu görür. Mektupta, Andy'nin Red'i yanına çağırdığı yazılır. Red, Andy'nin yanına gider ve iki arkadaş kavuşur.

Prison Break 1. Sezon 12. Bölüm, "Bir Kişi Fazla" olarak adlandırılır ve şu olayları içerir: Lincoln ve Michael Arasındaki Gerilim: Lincoln, gruptan birinin geride kalması gerektiği konusunda Michael'ı uyarır. Abruzzi'nin Tehdidi: Abruzzi, T-Bag'e gruptan ayrılmazsa onu öldüreceğini söyler. Michael'ın Planı: Michael, revire ulaşma planında önemli bir adım atar. LJ'nin Yokluğu: LJ, annesinin cenazesine katılmak için gruptan ayrılır. Veronica'ya Gelen Çağrı: Veronica, Terrence Steadman'ın gecesiyle ilgili bilgi veren beklenmedik bir kaynaktan telefon alır.

"Şeref Bağı" (Blood in Blood Out, 1993), Meksikalı kardeşler Paco ve Cruz ile kuzenleri Miklo'nun 70'lerde Los Angeles'ta bir sokak çetesine katılmalarının hayatlarını nasıl değiştirdiğini anlatıyor. Çetenin şiddet dolu işlerine bulaşmaları ve hapishane deneyimi yaşamaları, karakterlerin tamamen değişmesine neden olur. Film, dostluğun, sadakatin ve değişimin karmaşıklığını vurgularken, geçmişin izlerinin kolayca silinmediğini ve insanların geçmişlerini aşmak için ne kadar çaba sarf etmeleri gerektiğini anlatıyor.

Hapishane konulu dizilerin izlenebileceği bazı platformlar: Netflix. Yabancidizi.org. Ayrıca, YouTube'da "Hapishanede Geçen En İyi Yabancı Diziler" başlıklı bir video bulunmaktadır.

Hayır, Prison Break ve Oz aynı hapishane değildir. Prison Break, bir hapisten kaçış dizisidir ve hapishane sadece olayın gelişimine yardımcı olan bir arka plandır.

"Hücre 211" (Celda 211) filminin sonunda, isyan sırasında hapishanede mahsur kalan insan hakları avukatı Juan, özgürlüğünün bedelini ağır bir şekilde öder. Dizinin birinci sezonunun sonunda ise Gándara kaçar ve Bautista hapishaneye sızar.

Papillon (Kelebek), Henri Charriere'nin başından geçenleri anlattığı, işlemediği bir suçtan müebbet kürek mahkumu olan Fransız vatandaşı Kelebek lakaplı Henri Charriere'nin mahkumluğu sırasında yaşadığı olayları konu alan otobiyografik bir romandır. Kitapta, Kelebek'in kürek cehenneminde yaşadıkları, kaçma girişimleri ve akla gelmeyecek olaylar anlatılmaktadır. Ayrıca, 1973'te aynı isimle sinemaya uyarlanan Papillon (Kelebek) filmi, haksız yere cinayetten hüküm giymiş olan Henri 'Papillon' Charriere'nin, küçük suçlara bulaşmış olmasına rağmen, aldığı bu haksız ceza sebebiyle Fransa’nın kötü ünüyle tanınmış Şeytan Adası’ndaki yüksek güvenlikli hapishaneye sevk edilmesini ve burada Louis Dega ile tanışarak onunla birlikte bir firar planı yapmasını konu alır.

72. Koğuş filmi gerçek bir hikayeye dayanmaktadır, ancak tamamen gerçek bir yapım değildir. Film, Orhan Kemal'in 1953-1958 yılları arasında yazdığı aynı adlı romanından uyarlanmıştır. Filmde, 1940'lı yıllarda II. Dünya Savaşı'nın etkisiyle kıtlık yaşanan Türkiye'de, 72 numaralı koğuşta çeşitli suçlardan yatan mahkumların hikayeleri anlatılmaktadır.

"Koğuş" (The Ward) filminin sonunda, Kristen ve Zoey hastaneden kaçmaya çalışırken yakalanırlar. 7. Koğuştaki Mucize filminin sonunda ise, Memo idam cezasına çarptırılır ancak koğuştaki mahkumlar ve ailesi onun suçsuz olduğunu kanıtlar ve Memo, kızı Ova ile birlikte deniz yolculuğu yaparak başka bir ülkeye kaçar.

Prison Break 1. sezon 2. bölümde Michael, diyabet testinin pozitif çıkmasını sağlayacak bir ilaç ve kaçış planında kullanabileceği bir cıvata elde etmeye çalışır. Hapishanede ırklar arası gerginlik artarken, Veronica, Lincoln'ün davasını incelemeye devam eder. Bu bölümde öne çıkan diğer olaylar arasında, T-Bag'in korkunç ve iğrenç bir karakter olarak tanıtılması ve gardiyanın Michael'a olan takıntısının artması yer alır.

Nazan, "Annem Ankara" dizisinde, Hasan'ın mahkemede onun lehine ifade vermesi nedeniyle hapisten çıkar. Dizinin 7. bölümünde, Zuhal'i vurduğu için tutuklu olan Nazan'ın ilk duruşması yapılır.

Das Experiment (Deney), 2001 yapımı bir Alman filmidir ve yönetmenliğini Oliver Hirschbiegel üstlenmiştir. Filmin konusu şu şekilde özetlenebilir: Bir bilim insanının düzenlediği ve tamamı erkeklerden oluşan 20 denek, bittiğinde toplamda 4000 mark alacakları bir deneye katılırlar. Deneyin amacı, insanlara giydirilen rollerin ve bu rollerin, bireyi ne kadar zamanda gerçek benliğini ele geçirerek yabancılaştıracağı ve bu süreçte kişinin, bu yabancılaşmaya ve kendisine biçilen role, ne denli uyum sağlama ya da kendi benliğini muhafaza etme iradesine sahip olup olmadığının belirlenmesidir. İlk başlarda her şey yolunda gibi görünse de, deneklerden Tarek'in söz dinlemez ve kışkırtıcı tavırları, gardiyanların belirlenen koşulların "yönetenleri" uygulamak zorunluluğuyla yükümlü kıldığı yaklaşımsal koşutların hayata geçirmesine mecbur bırakınca hapishane içerisinde güç çatışmaları yaşanır. Film, şiddetli ve kanlı bir sonla noktalanarak, sonu trajedi olan bir deneyi sonuçlandırır.