DuygusalGelişim

Bebeklerde heyecanlanma belirtileri 3. aydan itibaren görülmeye başlar.

"Analar, Babalar ve Çocuklar" ifadesi, farklı bağlamlarda çeşitli anlamlar taşıyabilir. Dizi: 1991 yapımı, TRT'de yayınlanmış bir Türk dizisidir. Makale: Mehmet Şükrü Baş'ın bir makalesinde, aile yapısının temelini ve boşanmanın çocuklar üzerindeki etkilerini ele alır. Kitap: Orhan Pamuk'un "Babalar, Analar ve Oğullar" adlı kitabı, aile ve kuşaklararası ilişkileri Türkiye tarihi ile iç içe işler.

Tsundora terimi, tsundere karakter arketipinin bir varyasyonunu ifade eder. Tsundere karakterler, aşklarına karşı mesafeli, soğuk ve dik başlı davranarak duygularını gizlemeye çalışırlar. Ancak zamanla, onların da sevgi dolu tarafları ortaya çıkar ve sonunda tamamen sevimli ve aşık bir hale gelirler.

Çocuklarda üzgünlük, yaşamın ilk 2 yılında dil gelişiminin tamamlanmamış olması nedeniyle ortaya çıkabilir. Ayrıca, 3-4 yaş arasındaki çocuklar da ölüm kavramını anlamaya başladıkça duygusal tepkiler vermeye ve üzgün hissetmeye başlayabilirler.

Güler yüzlü olmak, annenin çocuğuna gülümsemesiyle birlikte başlar.

"Kadife Tavşan" oyunu, sevgi, sadakat ve hayal gücünün önemini sahneye taşıyan bir hikayedir. Oyunun konusu, küçük bir çocuğun en sevdiği oyuncağıyla kurduğu ilişkiyi ve bu oyuncak olan "Kadife Tavşan"ın gerçeğe dönüşme yolculuğunu anlatır. Ayrıca, oyunda "kendin olmanın" ve başkalarının beklentileri yerine kendi doğrularını takip etmenin önemi vurgulanır.

Çocuklar 3. aydan itibaren çevresindeki insanların kendisinden farklı varlıklar olduğunu keşfederek duyguları ayırt etmeye başlarlar. 1-2 yaş döneminde ise bebekler, duyguları kontrol etmede zorluk yaşarlar ve hangi duyguların ortaya çıktığını anlamaya başlarlar.

“Babaannem Geri Döndü” kitabının ana fikri, sevdiklerimiz fiziksel olarak yanımızda olmasa bile, onların sevgisinin her zaman bizimle kalması ve aile bağlarının önemi olarak özetlenebilir. Ayrıca kitap, kayıplarla başa çıkma ve hayatın devam ettiği mesajlarını da içermektedir.

4 yaşındaki çocuklara duyguların nasıl anlatılabileceğine dair bazı öneriler: Duyguları isimlendirmek: Duyguların isimlerini öğrenmek, çocukların duygularını anlamalarına yardımcı olur. Hikaye ve kitap okumak: Duygu temalı kitaplar okumak, çocukların duyguları tanımalarına katkı sağlar. Oyun oynamak: Duyguları ifade etmeyi kolaylaştıran oyunlar oynanabilir. Resim yapmak: Çocukların duygularını resimlerle ifade etmeleri sağlanabilir. Soru sormak: Çocukların duygularını ifade edebilmeleri için "Bu olay seni üzmüş, ne oldu anlatmak ister misin?" gibi sorular sorulabilir. Ayrıca, çocukların duygularını ifade etmeleri için güvenli bir ortam sunmak ve onları takdir etmek de önemlidir.

Utanma hissi, genellikle 2,5-3 yaşlarından itibaren çocuklarda gelişmeye başlar.

Anne eli, bebek için önemlidir çünkü: Dokunma duyusunun gelişimi için. Anne-bebek bağının güçlenmesi için. Güven duygusunun oluşması için. Duygusal iletişimin kurulması için.

Floortime seansında yapılanlar, çocuğun duygusal, sosyal ve bilişsel gelişimini desteklemek amacıyla aşağıdaki aşamalardan oluşur: 1. Duygusal İlgi ve Dikkat: Çocuğun ilgisini çeken aktivitelere katılarak, onun dikkatini çekmek ve duygusal bağ kurmak. 2. İki Yönlü İletişim: Çocukla basit etkileşimler kurarak, iki yönlü iletişimi teşvik etmek. 3. Ortak Dikkat: Çocuğun başkalarıyla ortak bir aktiviteye odaklanmasını sağlamak. 4. Sosyal Problem Çözme: Çocuğun sosyal durumlarda problem çözme becerilerini geliştirmek. 5. Sembolik Oyun: Çocuğun hayal gücünü ve sembolik oyun becerilerini geliştirmek. 6. Duygusal Düşünme: Çocuğun duygusal düşünme ve karmaşık sosyal durumları anlama becerilerini geliştirmek. Bu süreçte, terapist veya ebeveyn çocuğun ilgi alanlarına odaklanır ve oyun yoluyla çocuğun liderliğini takip eder.

Sinema izlemek insana çeşitli kazanımlar sağlar: 1. Duygusal ve Empatik Gelişim: Filmler, izleyicinin duygusal tepkiler vermesini ve filmdeki karakterlerle empati kurmasını sağlar, bu da duygusal bağlantıları güçlendirir ve insan ilişkilerine dair anlayışı artırır. 2. Görsel Anlatı: Sinema, hikayeyi görsel olarak anlatma fırsatı sunar ve izleyiciye zengin bir duygusal deneyim yaşatır. 3. Yeni Bakış Açıları: Farklı kültürleri ve yaşam tarzlarını keşfetme imkanı tanır, bu da izleyicinin bakış açısını genişletir. 4. Motivasyon ve Zeka Gelişimi: İzlenen filmler, izleyiciyi motive edebilir ve zekayı geliştirebilir. 5. Sosyal Etkileşim: Film izlemek, sosyal etkileşim fırsatları yaratarak sosyal bağları güçlendirir.

Anne, küçük çocuğa duyguları ve sevgi kavramını anlatır. Duyguları anlatmak için anne, çocuğuyla duygular hakkında sohbet edebilir ve ona şu soruları sorabilir: "Bugün okulda nasıl hissettin?". Sevgi kavramını ise anne, çocuğuna doğrudan tepkiler ve davranışlarla sevgisini gösterdiğini anlatarak öğretir.

O zamanlar içimizdeki çocuğun daha özgür olmasının nedeni, genellikle erken yaşlarda yaşanan olayların ve duygusal deneyimlerin henüz işlenmemiş ve bastırılmamış olmasıdır. Ayrıca, çocukların doğal merakları ve öğrenme istekleri de onları özgür kılar; istedikleri şeyi elde edene kadar ısrar eder, müzakere eder ve hızla toparlanırlar.