Dram

"Unutma Öleceksin" (N'oublie pas que tu vas mourir) filmi, 1990'ların başında HIV pozitif olduğunu öğrenen ve ardından çılgınca bir yaşam sürmeye başlayan Benoît'in hikayesini anlatıyor. Film, AIDS ve Yugoslavya'daki savaşlar gibi güncel konuları işliyor.

Beautiful Boy filminin konusu, David Sheff ve oğlu Nic’in ilişkisidir. Filmde anlatılan olaylar şu şekildedir: Nic, parçalanmış bir ailenin çocuğudur. İyi bir baba olan David, boşanmanın ardından oğlundan uzak kalsa da onunla ilgilenmeyi ihmal etmez. İyi bir çocuk ve başarılı bir öğrenci olan Nic’in hayatındaki değişim, kısa sürede ailesinin de dikkatini çeker. Oğlundaki değişimlerin nedenini anlamaya çalışan David, acı bir gerçekle yüzleşmek zorunda kalır. David, oğlunu iyileştirmeye kararlıdır ve her ne olursa olsun onu içine düştüğü bataklıktan kurtaracaktır.

Sihirbaz (The Illusionist) filmi, 20. yüzyıla geçiş dönemindeki Viyana'da, marangoz bir ailenin oğlu olan Eisenheim'ın hikayesini anlatır. Eisenheim, seyahat eden bir sihirbazla tanıştıktan sonra büyücülükle ilgilenmeye başlar ve aristokrat bir ailenin kızı olan Sophia'ya aşık olur. 15 yıl sonra ünlü bir illüzyonist olarak Viyana'ya geri dönen Eisenheim, eski sevgilisi Sophie'nin, Avusturya-Macaristan veliaht prensi Leopold ile nişanlanmak üzere olduğunu öğrenir. Film ayrıca Mayerling olayının kurgusallaştırılmış bir versiyonunu da içerir.

"Restless" kelimesi farklı bağlamlarda farklı hikayeler anlatabilir: "Buffy the Vampire Slayer" Dizisi: "Restless" bölümü, Scooby Gang üyelerinin rüyalarında korkularıyla yüzleşmelerini konu alır. "Senin İçin" (Restless) Filmi (2011): Yönetmen Gus Van Sant'ın bu dram filmi, ölümcül kanser hastası Annabel ile cenaze törenlerine katılmaktan hoşlanan Enoch'un aşkını anlatır. "Restless" (2025) Filmi: İlk yönetmenlik denemesi olan Jed Hart'ın bu psikolojik gerilim filmi, komşusu Deano'nun gürültülü partileri nedeniyle zor durumda kalan Nicky'nin hikayesini işler.

"Manchester by the Sea" (Yaşamın Kıyısında), dram türünde bir film olup, hayat ile ölümü ayıran ince çizgi üzerinde dengesini kurmuş bir adamın hikayesini anlatır. Filmin ana karakteri Lee Chandler, kapıcılık yaparak geçinen, yalnız bir adamdır. Film, acı, kayıp ve yüzleşme temalarını işler. Film, izleyiciyi önyargılarıyla yüzleştirirken, insanın vicdanına da hitap eder.

Matine filmi, farklı temalara sahip üç farklı yapım için kullanılabilir: 1. 1993 yapımı "Matine". 2. 1977 yapımı "Matineé". 3. 2012 yapımı "Matinee".

Yılmaz Erdoğan'ın yazıp yönettiği Kelebeğin Rüyası filmi, II. Dünya Savaşı döneminde Zonguldak'ta yaşayan genç şairler Rüştü Onur ve Muzaffer Tayyip Uslu'nun hayat hikâyesini anlatıyor. Filmde, o dönemde şairlerin Mehmet Çelikel Lisesi’nde edebiyat öğretmeni olan Behçet Necatigil de yer alıyor. Varlık Dergisinde şiirlerinin yayımlanmaya çalışan genç şairler, dönemin hastalığı olan veremden mustariptirler. Belediye başkanının kızı Suzan Özsoy’un Zonguldak’a gelmesiyle genç şairlerin şiire olan tutkusu daha çok artar. Her olumsuzluğa rağmen Muzaffer ve Rüştü’nün yanından ayrılmayan Suzan, iki genç şairin yollarının bir gün ayrılmasına engel olamaz. Film, Eylül 2013 tarihinde, 86. Akademi Ödülleri'nde Türkiye'nin yabancı dilde en iyi film dalında Oscar aday adayı olarak seçilmiştir.

En iyi emzirme filmi olarak değerlendirilebilecek bir film bulunamadı. Ancak, emzirme konusunu işleyen bazı filmler şunlardır: Meme ve Ay (1994). Grace (2009). Ruh Eşim (2011). Pamuk Mary (1999). Emzirme konulu kısa film olarak "Göğüs En İyisi" de mevcuttur.

2009 yapımı Nothing Personal filmi, bir ayrılığın ardından yaşadığı şehri terk eden bir kadının hikayesini anlatır. Film, ilişkilerdeki yalnızlık, başlangıç, bitiş ve yeniden yalnızlık döngüsü üzerinden temellendirilmiştir. Filmin konusu şu şekilde özetlenebilir: Yolculuk. Yalnız bir ev sahibi ile tanışma. Anlaşma. İlişkinin derinleşmesi. Martin’in merakı. Ziyaret. Anne’nin keşfi. Martin’in dönüşü. Anne’nin kararı. Ölüm. Film, son bölümünde “Yalnızlık birlikte yaşanabilir mi?” sorusunun yanı sıra “Bir dile, bir kültüre dahil olmamak, bir metin gibi okunmamak tamamen bizim elimizde midir, bunun üstesinden gelebilecek bir güce sahip olabilir miyiz?” sorusunu da ele alır.

Marjaavaan, Mumbai'deki su mafyasının lideri Narayan Anna'nın sadık adamı Raghu'nun, mute Kashmiri kızı Zoya ile tanıştıktan sonra değişen hayatını anlatır. Filmin konusu kısaca şu şekilde özetlenebilir: Raghu, Narayan Anna'nın oğlu Vishnu ile Zoya'ya olan aşkı nedeniyle karşı karşıya gelir. Zoya, Vishnu'nun bir cinayetine tanık olur. Vishnu, Narayan Anna'ya durumu bildirir ve Anna, Raghu'dan Zoya'yı öldürmesini ister. Raghu, Zoya ile kaçmaya çalışır ancak Vishnu'nun adamları tarafından yakalanırlar. Narayan Anna, Raghu'ya iki seçenek sunar: Zoya'yı öldürmek ya da herkesin ölmesine izin vermek. Zoya, Raghu'dan kendisini öldürmesini ister ve Raghu, istemeyerek de olsa bunu yapar. Raghu, büyük bir üzüntü yaşar ve tutuklanır. Film, aksiyon, dram ve romantizm unsurlarını bir araya getirir.

"Ben de top oynayabilir miyim" ifadesinin geçtiği bir film bulunamadı. Ancak, futbol temalı filmlerden bazıları şunlardır: Benimle Oynar Mısın? (2013). Ya Ya Ya Şa Şa Şa (1985).

Havai Fişek (Hana-bi, 1997) filmi, eski bir polis dedektifi olan Yoshitaka Nishi'nin, hem mesleki hem de kişisel yaşamındaki zor bir dönemi anlatıyor. Nishi'nin eşi Miyuki'nin ölümcül bir hastalığı vardır ve Nishi, onunla daha fazla vakit geçirebilmek için polislikten emekli olur. Film, aşk, pişmanlık, fedakarlık ve kader gibi temaları işliyor. Ayrıca, 2017 yapımı Havai Fişek (Uchiage hanabi, shita kara miru ka? Yoko kara miru ka?) adlı bir anime filmi de bulunmaktadır.

"Pek Yakında" filmi, korsan DVD satıcısı Zafer'in, boşanma aşamasındaki eşi Arzu'ya şiddet uygulaması ve sonrasında gelişen olayları anlatıyor. Film, aynı zamanda sinema sektörü üzerine de göndermeler yapıyor. Ayrıca, Şener Şen'in 1990 yapımı "Aşk Filmlerinin Unutulmaz Yönetmeni" filmine benzerlikler taşıdığı belirtiliyor.

"Father Figures" (Baban Kim?) filminin konusu, Peter ve Kyle Reynolds adlı iki kardeşin, annelerinin onları küçükken babalarının öldüğüne inandırması ve gerçek babalarını bulmak için çıktıkları yolculuğu anlatır. İkili, bu süreçte anneleri hakkında muhtemelen öğrenmek istemeyecekleri şeyler keşfederler. Ayrıca, "Father Figure" adında 2013 yılında yayınlanmış bir İngiliz televizyon sitcom'u da bulunmaktadır.

Fatih Akın'ın "Duvara Karşı" (Gegen die Wand) filmi, kültürel farklılıklar, aidiyet, ulusal kimlik, asimilasyon dinamikleri, cinsellik ve toplumsal cinsiyet rolleri gibi konuları işler. Filmin anlatmak istedikleri arasında şunlar yer alır: Göçmenlik ve kimlik: Almanya'daki Türk varlığını görünür kılarken, göçmen olmanın yarattığı kültürel çatışmaları ve kimlik bunalımlarını anlatır. Aşk ve özgürlük: Bir kadının özgürlük arayışı ile hayata tutunamayan bir adamın zamanla o kadına bağlanmasını işler. Toplumsal cinsiyet: Namus adına konuşan erkeklerin ikiyüzlülüğünü ve ataerkil yapıyı gösterir. Köksüzlük: Göçmen azınlığın, günün birinde dönmeyi hayal ettiği anavatanının aslında sığınılacak bir yer olmadığını anlamasını işler.

Belçim Bilgin'in oynadığı Dol filmi, Enfal katliamında Irak askerleri tarafından kaçırılan ancak ABD savaşından sonra kurtulan Kürt bir kız ile İran'da yaşayan bir kadının tanışmasını konu alır. Üç ülkede yaşayan Kürtlerin kaderinin birbirine benzemesi, filmin bir diğer temasıdır. Dol filminin konusu hakkında şu bilgiler de verilebilir: Dol, 2007 yapımı bir dram filmidir. Filmin tam adı The Valley of Tambourines (Tambur Vadisi) olarak da bilinir.

Savrulan Zaman, uzun süreli bir ilişkiden yeni ayrılan Alper'in, iş yerinde yaşadığı beklenmedik bir olayın ardından girdiği vicdani sorgulama sürecini ve bu süreçte kendini yeniden keşfetme çabasını anlatıyor. Film, aile, kadın-erkek, arkadaş ve iş arkadaşlığı ilişkileri üzerinden bu süreci ele alıyor ve hem kadına hem de erkeğe, ilişkiler özelindeki davranışlarını cesurca ayna tutuyor. Yönetmen Selim Evci, bu filmi, kendi yaşadığı gri bir dönemin yansıması olarak nitelendiriyor.

Vahşi Ölüm filminin konusu, babaları öldürülen iki genç kızın kaçış hikayesini içerir.

"Véronique'in İkili Yaşamı", Krzysztof Kieslowski tarafından yönetilen, 1991 yapımı bir psikolojik drama filmidir. Filmin bazı temaları: Rastlantı ve kader: Film, tesadüfi olaylar ve şans eseri rastlaşmalar gibi temalara değinir. Duygular: Filmde duygular çok yoğun ve derinden hissedilir. Siyasi arka plan: Polonya’daki siyasi olaylar ve bunların insanlar üzerindeki etkisi işlenir. Başrol oyuncusu: Irène Jacob. Müzik: Zbigniew Preisner.

"İzlemeyi Severim" (I Like to Watch), sürüklenme kraliçeleri Trixie Mattel ve Katya Zamolodchikova'nın ev sahipliği yaptığı 2019 Amerikan web dizisidir. Dizi, Netflix orijinal programlarının çeşitli bölümlerine tepki veren ikilinin bakış açısını sunar. Konu olarak, "İzlemeyi Severim" gerçek bir hikaye anlatmamaktadır; daha çok, Netflix içeriklerine eğlenceli bir tepki gösterisi olarak tasarlanmıştır.