CemalSüreya

Cemal Süreya'nın "Kekre Bir Tat Var Havada" şiiri, geçmişle gelecek arasında sıkışmış yaşamları ve bu durumun yarattığı çelişkileri anlatır. Şiirde geçen "kekre" kelimesi, acı, buruk ve portakala benzeyen bir tadı ifade eder. Ayrıca, şiirde insanların toplumsal baskılar ve kurallar nedeniyle ruhsal olarak sıkışmış hissetmeleri de vurgulanır.

"Mavi, en güzel renktir" sözü, Cemal Süreya'ya aittir.

Cemal Süreya'nın 100 Aşk Şiiri adlı bir antolojisi bulunmaktadır.

Gül ile ilgili en güzel şiirlerden biri, Cemal Süreya'nın "Gül" adlı şiiridir.

“Herkes bir şeyler söylüyor ama yalnız ikimizin sözcükleri sarmaş dolaş” sözü Cemal Süreya'ya aittir.

"Her şeyin fazlasının zararlı olduğu" deyişi, Cemal Süreya tarafından "fazla şiirden öldü" şeklinde ifade edilmiştir.

En çok okunan sevda şiirlerinden biri, Cahit Külebi'nin "Sevda" adlı şiiridir. Cemal Süreya'nın "Sevda" adlı şiiri de edebiyat dünyasında geniş bir yankı uyandırmış ve sıkça okunan şiirler arasında yer almaktadır.

“Eşdeğeriyle Yan Yana Yürürken Cehennem Sokağında Birey Olmak ve En İnceldikten Sonra İlkel Sözcüklerle Konuşmak Seninle” dizeleri, Cemal Süreya’nın “Eşdeğeriyle” adlı şiirine aittir.

"Eşdeğeriyle Yanyana Yürürken" şiiri, Cemal Süreya tarafından yazılmıştır ve şu temaları işlemektedir: 1. Cehennem Sokağında Birey Olmak: Şiir, bireyin cehennem sokağında yan yana yürümesini ve bu süreçte kendini bulmasını anlatır. 2. İlkel Sözcüklerle Konuşma: En inceldikten sonra ilkel sözcüklerle konuşmanın, şiirin ana imgelerinden biri olduğu belirtilir. 3. Yalnızlık ve Hiçbir Şeylik: Akıp giden sokak ve madeni paralar, yalnızlığı ve hiçbir şeyi simgeler. 4. Sevgi: Şiirin sonunda, "keşke yalnız bunun için sevseydim seni" dizesiyle, sevginin sadece belirli bir durum için yeterli olması dile getirilir.

"Şekerim çıktı diyorlar, külliyen yalan" dizeleri, Cemal Süreya'nın bir şiirinden alınmıştır.

"Hayat geldiği gibi gitsin" sözü, Cemal Süreya'ya aittir.

"Çay Kokar" şiiri Cemal Süreya tarafından yazılmıştır.

Cemal Süreya'nın "Alışırım" şiiri, aşkın karşılıksız kalışını ve bu durumun kişide yarattığı değişimi anlatır. Şiirde geçen bazı önemli dizeler şunlardır: - "Alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya; / Bunun verdiği mutluluk da az değil ki". Bu dize, şairin karşılıksız aşkına rağmen sevmeye devam edeceğini ve bu durumun onda yaptığı değişimi ifade eder. - "Çıkar giderim bu kentten daha olmazsa, / Sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki". Burada, sevdiği kişiyle birlikte olamamaktan dolayı hayallerde sevmenin anlam kazanacağını ve gerekirse bu kentten uzaklaşacağını belirtir. Ayrıca, şiirde geçen "inan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem" dizesi, şairin ince ve saygılı bir veda isteğini yansıtır.

Cemal Süreya'nın "Biliyorum Sana Giden Yollar Kapalı" şiirinde aşkın karmaşıklığı ve derin acıları anlatılmaktadır. Şiirde, kapalı yollar, engeller ve ayrılık gibi kavramlar kullanılarak, kavuşamayan aşıkların yaşadığı umutsuzluk ve acı dile getirilmektedir.

“Herkesin hayatına kimse karışamaz” sözü Cemal Süreya'ya aittir.

"Öyle bir yıl olsun ki" şiiri, Türk şair ve yazar Cemal Süreya'ya aittir. Şiirin bir bölümünde geçen dizeler şu şekildedir: > Öyle bir yıl olsun ki, > Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun; > Kuşların çiçeklerin diyarı olsun.

"Kırk yıl değil bir ömür hatrımız kalsın" sözü, Cemal Süreya'ya aittir.

Cemal Süreya'nın "Biz şimdi alçak sesle konuşuyoruz ya" dizeleri, "555 K" adlı şiirinden bir alıntıdır ve şu anlama gelir: Biz sessizce birleşip ayrılıyoruz, anamız çay demliyor güzel günler için, sevgilimiz bardağa çiçek koyuyor, sabah işimize gidiyoruz sessiz sedasız. Ancak şiirin tamamı okunduğunda, Süreya'nın asıl demek istediği şu şekilde özetlenebilir: Biz şimdi yan yana geliyor ve çoğalıyoruz, ama bir ağızdan tutturduğumuz gün özgürlüğün havasını soluyacağız.

"Kasımın son mısralarındayız" şiiri, Cemal Süreya tarafından yazılmış ve sevdalı bir duyguyu ifade etmektedir. Şiirin bir kısmı şu şekildedir: > "Kasımın son mısralarındayız, > Günlerden ne bilmiyorum. > Ama ben bugün de seviyorum seni".

“Mutlu olmanın yolu karşıdakini mutlu etmek sanıyorduk. Yanıldık!” sözü Cemal Süreya'ya aittir.