Anestezi

Anesteziyoloji ve reanimasyon bölümü, tıbbi işlemler sırasında hastaların güvenliğini sağlamak, ağrıyı kontrol altına almak ve yaşam fonksiyonlarını desteklemek amacıyla hizmet verir. Anesteziyoloji ve reanimasyon uzmanlarının bazı görevleri: Cerrahi müdahaleler öncesinde hastanın durumuna uygun anestezi yönteminin belirlenerek uygulanması. Cerrahi müdahale öncesinde hastanın genel sağlık durumunun değerlendirilmesi ve anestezi risklerinin analiz edilmesi. Ameliyat sırasında hastanın vital bulgularının sürekli olarak izlenmesi ve stabilizasyonunun sağlanması. Operasyon sonrası dönemde ağrının kontrol altına alınması için analjezik tedavi planlarının oluşturulması ve uygulanması. Hayati tehlike taşıyan durumlarda yoğun bakım hizmetlerinin organize edilmesi ve sürdürülmesi. Ayrıca, reanimasyon uzmanları, ameliyat sonrası dönemde hastanın yoğun bakım sürecinde yaşam fonksiyonlarını izleyerek destekler.

Lokal anestezi bazı durumlarda tercih edilmez çünkü: 1. Alerjisi olan hastalarda anestezik maddelere karşı alerjik reaksiyonlar gelişebilir. 2. Kanama bozukluğu olan hastalarda kanama riski yüksek olduğu için dikkatli olunmalıdır. 3. Enfeksiyon bulunan bölgelerde lokal anestezi yapılması önerilmez, çünkü enfeksiyon riskini artırabilir. 4. Bazı tıbbi durumlarda genel anestezinin daha güvenli olduğu düşünülür, özellikle hastanın genel sağlık durumu ciddiyse. Bu nedenle, lokal anestezi uygulaması öncesinde hastanın tıbbi geçmişi ve sağlık durumu detaylı bir şekilde değerlendirilmelidir.

Anestezi doktorunun bazı görevleri: Hasta değerlendirmesi: Anestezi uygulanacak hastaların durumlarını değerlendirir. Tedavi programı: Hasta ameliyata hazır değilse, tedavi programı uygular. Ağrı ve acı önleme: Hastaların ağrı ve acı duymalarını önler. Yoğun bakım: Yoğun bakımdaki hastaların tedavi ve bakım işlerini yürütür. Ameliyat takibi: Ameliyat sırasında hastanın durumunu kontrol eder. Pozisyon ayarlama: Hastanın ameliyat için en uygun pozisyonda yatarak ameliyata girmesini sağlar. Anestezi doktorları ayrıca, ameliyat öncesi ve sonrası anestezi yönetimini yapar, anestezi komplikasyonlarına karşı önlem alır ve kronik ağrı yönetimi gibi alanlarda da hizmet sunar.

Entübasyonda kullanılan ilaçlar, işlemin amacına ve hastanın durumuna göre değişiklik gösterebilir. Bazı yaygın entübasyon ilaçları şunlardır: 1. Sedatifler: Etomidat, fentanil, midazolam, ketamin ve tiopental gibi ilaçlar, paralizi işlemi öncesi sedasyon sağlamak için kullanılır. 2. Nöromüsküler blokerler: Süksinilkolin, roküronyum ve veküronyum gibi ilaçlar, kas gevşemesi için uygulanır. Bu ilaçlar, genellikle intravenöz (IV) yolla verilir ve işlem sırasında hastanın yaşamsal bulguları yakından izlenir. Entübasyon ilaçlarının kullanımı, uzman sağlık profesyonelleri tarafından belirlenmeli ve uygulanmalıdır.

THAMS iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. THAMS (Team Health Anesthesia Management Services), tıbbi bir kısaltmadır ve sağlık anestezi yönetim hizmetleri anlamına gelir. 2. Thams Agency, Iowa, ABD merkezli bir sigorta acentesidir ve oto, motosiklet, tekne, konut ve sağlık sigortası gibi çeşitli sigorta ürünleri ve hizmetleri sunar.

Evet, çoğu cerrahi işlem öncesinde hastaya sakinleştirici ilaç uygulanır. Bu uygulama genellikle ameliyattan yaklaşık 30-60 dakika önce yapılır. Kullanılan ilaçlardan bazıları şunlardır: Dormicum (Midazolam). Diazepam. Atarax (Hidroksizin). Alprazolam. Sakinleştirici vermeden de bazı kısa süreli ve lokal işlemler gerçekleştirilebilir.

Porselen diş kaplama işlemi sırasında acı hissedilmez, çünkü işlem sırasında lokal anestezi uygulanır. İşlem sonrasında hafif bir hassasiyet olabilir, ancak bu durum genellikle kısa sürede geçer.

Spinal ve epidural anestezi arasındaki temel farklar şunlardır: 1. Uygulama Yeri: Epidural anestezi, epidural boşluğa, spinal anestezi ise subaraknoid boşluğa uygulanır. 2. Etki Süresi: Epidural anestezi daha uzun süreli etki sağlarken, spinal anestezi genellikle daha kısa süre etki gösterir. 3. Başlama Süresi: Spinal anestezi, epidural anesteziden daha hızlı bir etki başlatır. 4. Komplikasyonlar: Spinal anestezi, baş ağrısı gibi spesifik komplikasyonlarla ilişkilidirken, epidural anestezi daha az komplikasyon riski taşır. 5. Hareket Kabiliyeti: Epidural anestezi, hastanın hareket kabiliyetini daha fazla kısıtlarken, spinal anestezi daha az kısıtlama sağlar.

Açık kalp ameliyatı, göğüs kafesinin açılarak kalbe doğrudan erişim sağlandığı tüm cerrahi prosedürleri kapsar. Ameliyatın genel aşamaları: 1. Hazırlık: Multidisipliner ekip tarafından ameliyat hazırlığı tamamlanır ve medikal tedaviler uygulanır. 2. Kesi: Hastanın göğüs kafesine uzun bir kesi atılır ve açılır. 3. Kalp Durması: Kalp durdurulur ve kan dolaşımı kalp-akciğer makinesine bağlanır. 4. Onarım: Gerekli onarım (örneğin, kapakçık değişimi veya bypass) gerçekleştirilir. 5. Sonlandırma: Kalp tekrar çalıştırılır, göğüs kemiği kapatılır ve hasta yoğun bakıma alınır. Süre: Ameliyatın süresi, yapılan işlemin türüne ve karmaşıklığına bağlı olarak 3 ila 6 saat arasında değişir. Açık kalp ameliyatı, uzman kalp damar cerrahları tarafından yapıldığında hayati riski yüzde 1'in altında olan bir işlemdir.

Anastaljel krem hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, benzer bir isimdeki Anestol krem, lokal anestezik (uyuşturucu) etkiye sahip bir topikal kremdir. Kullanım alanları: Cilt tahrişi, yanık, sızı, böcek ısırığı veya küçük kesikler gibi durumlarda geçici rahatlama sağlamak. Ağrılı prosedürler öncesinde ciltte uyuşturma sağlamak (iğne batması, kan alma, küçük cerrahi işlemler, lazer epilasyon). Hemoroid ve anal fissür gibi makat bölgesi rahatsızlıklarını tedavi etmek. Bazı cilt hastalıklarının neden olduğu kaşıntıyı gidermek. Anestol krem kullanmadan önce, ürünün etiketindeki talimatları dikkatlice okumak ve bir doktora veya sağlık profesyoneline danışmak önemlidir.

Klinik anestezi fizyolojisi, anestezi uygulamalarının tıbbi fizyoloji açısından incelenmesini ifade eder. Anestezi, duyu kaybı anlamına gelir ve bu amaçla kullanılan ilaçlar anesteziklerdir. Anestezi türleri şunlardır: 1. Genel Anestezi: Hastanın tamamen bilinçsiz olduğu, uyutulduğu ve prosedürden habersiz olduğu durumdur. 2. Lokal Anestezi: Vücudun küçük bir bölgesinin uyuşturulduğu, hastanın bilincinin açık kaldığı durumdur. 3. Bölgesel Anestezi: Hastanın vücudunun daha büyük bir bölümündeki ağrının engellendiği durumdur. 4. Sedasyon: Hastanın uyuklamaya başlayacağı noktaya kadar rahatlatılması, "alacakaranlık uykusu" olarak da adlandırılır. Anestezi fizyolojisi ayrıca, anestezi öncesi değerlendirme, anestezi sırasında oluşabilecek komplikasyonlar ve anestezi sonrası iyileşme süreçlerini de kapsar.

Evet, anestezi sırasında beyin çalışır. Anestezi, beynin vücutla iletişimini keser; beyin kaslara hareket emri gönderemez ve vücuttan duyu sinyalleri alamaz. Anestezinin etkisi, farmakoloji ve moleküler düzeydeki olayların yanı sıra beyindeki nöral devrelerin de etkisiyle gerçekleşir. Son yıllarda yapılan araştırmalar, anestezi altında beyin aktivitesinin uyanıklık durumundan farklı bir desen gösterdiğini ortaya koymuştur.

Anestezi teknikerleri için önerilen bazı kitaplar: "Anestezi Teknisyen Tekniker Stajyer Öğrenciler İçin El Kitabı". "A’dan Z’ye Anesteziyoloji: Tekniker ve Teknisyenler İçin". "Teknisyenler, Teknikerler ve Sağlık Okulları İçin Anestezi Temel Bilgiler". "Anestezi Teknikeri'nin Temel Anestezi Kitabı". Ayrıca, "Anestezi Teknikerleri için Anestezi Kitabı" da mevcut olup, bu kitap Kadir İdin ve Ziya Salihoğlu tarafından editörlüğü yapılmıştır.

Stent takılırken hastanın uyutulup uyutulmayacağı, işlemin yapılacağı bölgeye ve hastanın genel sağlık durumuna göre değişiklik gösterebilir. - Kalp damarlarına stent takılması genellikle lokal anestezi altında yapılır, hasta tamamen uyanıktır. - Kalın bağırsağa stent takılması ise çoğunlukla endoskopi ünitesinde anestezi ekibi tarafından uygulanan sedasyon altında yapılır, hasta derin bir uykuda değildir ancak ağrı ve sızı hissetmeyecek kadar uykudadır. İşlem öncesi ve sonrası dikkat edilmesi gereken hususlar için mutlaka bir doktora danışılmalıdır.

Diş çekildikten sonra uzun süre uyuşmanın birkaç nedeni olabilir: 1. Anestezi Etkisi: Diş çekimi sırasında kullanılan lokal anestezi, çekim bölgesinin çevresindeki sinirlerin geçici olarak bloke edilmesine neden olur ve bu etki birkaç saat sürebilir. 2. Sinir Hasarı: Çekim sırasında sinirler zarar görebilir, özellikle alt çene ve akıl dişlerinin çekimi sırasında alt alveolar sinir üzerine baskı veya hasar oluşabilir. 3. Enfeksiyon: Çekim sonrası bölgedeki enfeksiyonlar, sinirlerin iltihaplanmasına yol açarak uzun süreli uyuşma hissine neden olabilir. 4. Şişlik: Çekim bölgesinin şişmesi, sinirlerin üzerine baskı yaparak uyuşma hissini artırabilir. Eğer uyuşma 24 saatten fazla sürerse veya şiddetli ağrı, ateş veya şişlik gibi belirtiler varsa, bir diş hekimine başvurulması önerilir.

Evet, açık kalp cerrahisinde hasta genel anestezi ile uyutulur. Bu sayede hasta ameliyat sırasında hiçbir şey hissetmez ve tamamen hareketsiz kalır.

Anestezide hayatını kaybeden iki kişi şunlardır: 1. Ricardo Godoi: Brezilya'da sırtına dövme yaptırmak için genel anestezi altına alınan ünlü otomobil fenomeni, kalp krizi geçirerek öldü. 2. Ayşe Karaman: Ankara'da anestezi teknikeri olarak çalışan Ayşe Karaman, erkek arkadaşı Özgür Tarhan'ın evinde ölü bulundu ve ölüm nedeni olarak kanında bulunan yüksek dozdaki "fentanil" gösterildi.

Laringeal maske (LMA) ve laringoskop arasındaki temel farklar şunlardır: - Laringeal Maske (LMA): Orofarenks içine körü körüne yerleştirilen bir supraglottik havayolu cihazıdır. - Laringoskop: Larinksin incelenmesine ve trakeanın entübasyonunun kolaylaştırılmasına yarayan bir alettir.

Ekstübasyonda kullanılan bazı ilaçlar şunlardır: 1. Lidokain: Trakeal ekstübasyona bağlı hemodinamik yanıtı kontrol etmek için kullanılır. 2. Esmolol: β1 selektif antagonist olup, hipertansiyon ve taşikardiyi önlemek için kullanılır. 3. Deksmedetomidin: Sedasyon, anksiyoliz ve analjezi sağlar. 4. Fentanil: Anestezinin idamesinde kullanılır. 5. Propofol: Anestezi indüksiyonu ve idamesinde tercih edilir. Bu ilaçlar, hastanın durumuna ve cerrahi işlemin özelliklerine göre değişiklik gösterebilir. Uygulama öncesi mutlaka bir uzmana danışılmalıdır.

Ameliyat sonrası üşüme, genellikle anestezinin etkisinden kurtulunduğunda geçer. Üşüme hissinin ne zaman geçeceği kişiden kişiye değişebilir. Eğer üşüme hissi aşırı şiddetliyse veya uzun sürüyorsa, sağlık profesyonellerine danışmak önemlidir.