AkademikUnvanlar

Ekrem Akurgal'a ordinaryüs profesör unvanı, 1957 yılında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nde yaptığı uluslararası bilimsel çalışmalar nedeniyle verilmiştir. Akurgal, 1949 yılında profesör, 1957 yılında ise "ordinaryus profesör" olmuştur.

Herhangi bir lisans programından mezun olduktan sonra gerekli akademik kriterleri sağlayan herkes profesör olabilir. Profesör olma şartları: Doçentlik unvanı: Profesör olabilmek için doçentlik unvanına sahip olmak gereklidir. Akademik deneyim: Doçentlik sonrasında en az 5 yıl aktif akademik faaliyet yürütmek gerekir. Yayınlar: SCI, SSCI, AHCI gibi endekslerde yer alan dergilerde yayımlanmış makalelere sahip olmak gerekir. Kitap veya kitap bölümü: Uluslararası bir kitap bölümü ya da yayınevi onaylı kitap yayımlamak gereklidir. Jürilik ve danışmanlık: Tez danışmanlığı, jüri üyeliği gibi görevlerde yer almak gerekir. Etik kurallar: Etik kurallara uygun davranmak ve herhangi bir disiplin cezası almamış olmak gerekir. Bazı üniversiteler, ek olarak patent, proje yürütücülüğü veya uluslararası deneyim gibi şartlar da koyabilir.

Öğretim görevlisi ve öğretim üyesi arasındaki temel farklar şunlardır: Akademik Kariyer: Öğretim üyeleri akademik kariyer yapabilir ve araştırma görevlisi, yardımcı doçent, doçent ve profesör gibi unvanlara sahip olabilir. Unvan ve Görev: Öğretim üyeleri, profesör, doçent veya doktor öğretim üyesi gibi unvanlara sahiptir ve eğitim ile araştırma faaliyetlerinin yürütülmesinden sorumludur. Zorunluluklar: Öğretim üyelerinin yüksek lisans ve doktora yapmaları zorunludur, ancak öğretim görevlileri için bu bir zorunluluk değildir. Öğretim görevlileri, genellikle meslek yüksek okullarında görev yaparken, öğretim üyeleri fakültelerde görev alır.

Doçentlik hesaplama için aşağıdaki çevrimiçi araçlar kullanılabilir: docent.com.tr. atasoyweb.net. docentlikpuanhesaplama.com. kemalsahin.com. Doçentlik başvurusu yaparken, YÖK tarafından belirlenen şartlara uygun eserlerin puanlamaya dahil edilmesi ve birbiriyle ilişkili eserlerin aynı anda eklenmemesi gerekir. Doçentlik başvuru süreci ve puan hesaplama hakkında daha detaylı bilgi için Üniversitelerarası Kurul'un (ÜAK) resmi web sitesi ziyaret edilebilir.

Evet, Ord. Prof. Dr. Reşat Kaynar ordinaryüs profesördür. Kaynar, "Mustafa Reşit Paşa ve Tanzimat" adlı eseri ile 1954 yılında Profesörler Kurulu tarafından ordinaryüs profesörlük unvanına layık görülmüştür. Ordinaryüs profesörlük unvanı, 1960 yılında kaldırılmış olsa da, bu unvanı daha önce kazanan kişiler bu haklarını saklı tutmuşlardır.

"M.A." kısaltması resimle ilgili bir terim değildir. M.A., "Master of Arts" yani "Sanat Yüksek Lisansı" anlamına gelir ve genellikle coğrafya, tarih, felsefe, beşeri bilimler, teoloji, müzik, dilbilim, iletişim, İngilizce ve eğitim gibi alanlarda sunulan yüksek lisans programlarını ifade eder. Resimle ilgili terimler için "arkhesanat.com" sitesindeki Sanat Terimleri Sözlüğü'ne başvurulabilir.

Doçent doktor ve doçent arasındaki fark, unvanların kullanım şekline ve kişinin görev yaptığı alana bağlıdır. - Doçent doktor, üniversitelerde akademik kariyer yapan ve belirli bir akademik başarıya ulaşmış öğretim üyeleri için kullanılan bir unvandır. - Doçent, akademik unvan olarak, profesörlükten bir alt kademede yer alır ve uzman ile profesör arasında bir pozisyonu ifade eder. Özetle, doçent doktor, akademik unvan ve görev tanımıyla ilgili daha spesifik bir terimdir; doçent ise daha genel bir akademik unvanı ifade eder.

Prof. (Dr.) ile Dr. (Prof.) arasındaki fark şu şekildedir: Prof. (Dr.): Doktora derecesine sahip bir akademisyenin, profesörlük unvanını da almış olduğunu ifade eder. Dr. (Prof.): Profesör unvanı, doktora derecesi alan kişiler arasından seçilerek verilir ve daha üst düzey bir unvandır. Dolayısıyla, Prof. Dr. unvanı, Dr. unvanından daha spesifik ve akademik olarak daha yüksek bir pozisyonu ifade eder.

2025 yılı itibarıyla, doçentlik başvurusu yapabilmek için en az dört dönem (iki yıl) ders vermiş olmak gerekmektedir. Bu şart, Yükseköğretim Genel Kurulu'nun 15 Haziran 2025 tarihli toplantısında alınan kararla getirilmiştir.

Profesör ve ordinaryüs arasındaki temel fark, ordinaryüsün akademik sistemde daha yüksek bir unvan olmasıdır. Ordinaryüs, en az beş yıl profesörlük yapmış, bilimsel çalışmalarıyla kendini tanıtmış öğretim üyeleri arasından seçilerek bir kürsünün yönetimiyle görevlendirilen kişilere verilen unvandır. Profesör ise, üniversitelerde ders anlatan, bilimsel araştırmalar yapan en yüksek düzeydeki akademik rütbe ve unvana sahip kişileri ifade eder. Türkiye'de 1981 yılında yürürlüğe giren Yükseköğretim Kanunu ile ordinaryüs unvanı kaldırılmıştır.

Doç, "doçent" kelimesinin kısaltmasıdır. Doçent, bir üniversite akademik unvanı olup, yardımcı doçent ile profesör arasında yer alır.

"Doçent doktor" İngilizcesi "associate professor" olarak ifade edilir. Alternatif olarak, kısaltması olan "assoc. prof. dr." de kullanılabilir.

Doçent olduktan sonra şu gelişmeler yaşanabilir: Akademik ve yönetsel sorumluluklar artar. Lisansüstü tez danışmanlığı yapılabilir, öğrencilere akademik rehberlik sağlanabilir. Jüri üyeliklerinde bulunulabilir. Bilimsel çalışmaların etkisi artar. Akademik özgürlük ve saygınlık artar. Doçentlik, akademik kariyerin zirvesi olan profesörlük unvanı için bir basamaktır.

Öğretim görevlilerinin neden öğretim üyesi olamayacağına dair doğrudan bir bilgi bulunamamıştır. Ancak, öğretim üyesi ve öğretim görevlisi arasındaki farklar şu şekilde özetlenebilir: Öğretim üyesi, profesör, doçent ve doktor öğretim üyesinden oluşur. Öğretim görevlisi, üniversitelerde ve bağlı birimlerinde, öğretim üyesi bulunmayan dersler veya özel bilgi ve uzmanlık gerektiren konular için görevlendirilen kişilerdir. Öğretim görevlileri, belirli koşullar altında öğretim üyesi kadrolarına atanabilir, ancak bu genellikle geçici ve belirli bir süreyle sınırlıdır.

Ph.D. (Doctor of Philosophy) ve Dr. (Doktor) arasındaki fark şu şekildedir: Ph.D., en yüksek akademik unvan olup, orijinal araştırma ve akademik çalışmalara odaklanan bir doktora derecesidir. Dr., doktora derecesine sahip kişiler için kullanılan bir unvandır ve "Doktor" olarak kısaltılır. Dolayısıyla, Ph.D. bir derece türünü, Dr. ise bu dereceye sahip kişilerin kullandığı bir unvanı ifade eder.

Üniversitede profesör ile doçent arasındaki farklar şunlardır: Akademik unvan: Doçent, profesörlükten bir alt kademede yer alan akademik unvandır. Deneyim ve başarı: Doçent unvanı, bir kişinin alanında önemli bir uzmanlık geliştirdiğini ve akademik literatüre katkı sağladığını gösterir. Görev ve sorumluluklar: Doçentler genellikle bir üniversitede öğretim üyeliği yaparken, profesörler daha fazla akademik sorumluluk taşır, araştırma projelerini yönetir ve genellikle akademik kurullarda yer alır. Unvanların ne öğrettiği açısından, hem profesörler hem de doçentler üniversitelerde ders verir, bilimsel araştırmalar yapar, makale ve kitap yazar, konferanslara katılır ve sunum yapar.

Evet, doktora mezunu doktor unvanı alabilir. Doktora eğitimini tamamlayan kişilere "doktor" unvanı verilir.

Dr. Öğretim Üyesi (Dr. Öğr. Üyesi) unvanına sahip bir kişinin profesör olabilmesi için en az 5 yıl geçmesi gerekmektedir. Profesörlük için, doçentlik unvanını aldıktan sonra açık bulunan profesörlük kadrosu ile ilgili bir bilim alanında en az 5 yıl çalışmış olmak, uluslararası düzeyde orijinal eserler vermiş olmak ve uygulama alanı bulunan dallarda uygulamaya yönelik çalışmalarda bulunmuş olmak gerekir. Profesör olma süresi, akademik üretkenlik, başvuru zamanlaması ve kadro imkanları gibi faktörlere bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

Ordinaryüs unvanı, 1981 yılında Türkiye'de Yükseköğretim Kanunu'nun yürürlüğe girmesiyle kaldırılmıştır. Ordinaryüs unvanının geçmişte verildiği kişiler: En az beş yıl profesörlük yapmış, bilimsel çalışmalarıyla kendini tanıtmış öğretim üyeleri. Akademik kürsü yönetimi ve akademik liderlik yeteneği kanıtlanmış akademisyenler. Önemli akademik ödüllere sahip olan veya alanında çığır açan çalışmalara imza atan kişiler. Günümüzde bu unvan Türkiye'de verilmemekte olup, yalnızca daha önce bu unvana sahip olan ve haklarını koruyan akademisyenler tarafından kullanılabilmektedir. Bazı ülkelerde, "Ordinarius" veya "Full Professor" gibi benzer unvanlar akademik sistemde varlığını sürdürmektedir.

Doktor öğretim üyeleri, 5. derece kadro ile göreve başlarlar. 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu'na göre, doktor öğretim üyeleri, doktor öğretim üyesi kadrosuna atandıkları tarihi izleyen aybaşından itibaren beşinci derecenin ilk kademe aylığını alırlar.