AfetYönetimi

Depremde hayatını kaybedenler için düzenlenen bazı etkinlikler: Mevlid-i Şerif programları: Eskişehir, Iğdır gibi yerlerde depremde vefat edenler için Mevlid-i Şerif programları düzenlenir. Anma programları: Bursa, Çanakkale, Eskişehir ve Kütahya gibi yerlerde fotoğraf sergileri, konuşmalar, Kur'an-ı Kerim okumaları ve sunumlar gibi etkinlikler düzenlenir. Dünya Saati etkinliği: 2023 yılında, "Dünya Saati" etkinliğinde Türkiye'deki ışıklar, depremlerde hayatını kaybedenleri anmak için kapatılmıştır. Ayrıca, bazı kurumlar ve kuruluşlar tarafından deprem şehitlerinin anısına çeşitli hayır lokması dağıtımları ve ikramlar da yapılır.

Türkiye'de tsunami olması durumunda kıyı şeridindeki binalar yıkılabilir, altyapı sistemleri çöker, elektrik ve kanalizasyon sistemleri bozulur. Olası bir tsunami durumunda alınması gereken önlemler: Deniz çekilmeye başlarsa hızla yüksek bir alana çıkılmalı. Yetkililerin anonsları takip edilmeli ve sahil bölgesinden uzaklaşılmalı. Güvenli bölgelere geçiş için belirlenmiş tahliye yolları kullanılmalı. Türkiye'de tsunami riski taşıyan bölgeler genellikle denizle bağlantılı olan ve fay hatlarına yakın kıyı şeritleri olarak belirlenmiştir: Marmara Denizi: İstanbul, Yalova, Bursa ve Tekirdağ kıyıları risk altındadır. Ege Denizi: İzmir, Aydın, Muğla ve Çanakkale kıyıları risk taşır. Akdeniz: Antalya, Mersin ve Hatay kıyıları risklidir. Türkiye'de tsunami riskine karşı önlemler alınmakta olup, Bodrum'da 2019'dan beri AB destekli tsunami uyarı sistemi bulunmaktadır.

Erzincan depreminin unutulmamasının birkaç nedeni vardır: Yüksek can kaybı ve yıkım: 27 Aralık 1939'da meydana gelen 7,9 büyüklüğündeki depremde 32.968 kişi hayatını kaybetmiş ve 100 binden fazla kişi yaralanmıştır. Zor kış koşulları: Deprem, çetin kış aylarında meydana geldiği için yardım ve kurtarma çalışmaları güç koşullar altında yürütülmüştür. Mahkumların örnek davranışı: Deprem sonrası cezaevinde bulunan mahkumlar, enkaz altında kalanları kurtarma çalışmalarına katılmış ve bu davranışları nedeniyle affedilmişlerdir. Türkülere konu olması: Deprem, yıllarca türkülere ve şiirlere konu olarak acısını ve etkisini yaşatmıştır. Bu faktörler, Erzincan depreminin hafızalarda taze kalmasını sağlamıştır.

TDTH, "Türkiye Deprem Tehlike Haritası"nın kısaltmasıdır. AFAD (Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı) tarafından hazırlanan bu harita, bir yerin deprem tehlikesini en büyük yer ivmesi cinsinden gösterir. Türkiye Deprem Tehlike Haritası'na "tdth.afad.gov.tr" internet adresi üzerinden ulaşılabilir.

Japonya'da çok sayıda sığınağın bulunmasının birkaç nedeni vardır: Doğal afet riski: Japonya, her yıl ortalama 1500 depremin meydana geldiği bir ülkedir ve 200'den fazla volkanik dağa sahiptir. İklim krizi etkileri: Bilim insanları, iklim krizinin Japonya'da şiddetli yağmur riskini artırdığını belirtmektedir. Tarihsel savaş tehditleri: Japonya'nın savaş geçmişi, özellikle II. Dünya Savaşı ve sonrasında, sığınakların inşa edilmesini ve sivil savunma önlemlerinin alınmasını gerektirmiştir. Japonya'da sığınak yerine daha çok deprem güvenli yapılar ve acil tahliye alanları ön plandadır.

Depremde hayatını kaybedenler için yapılan bazı yardımlar ve sağlanan kolaylıklar şunlardır: 100 bin TL nakdi yardım: Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamasına göre, depremde hayatını kaybedenlerin yakınlarına acil ihtiyaçları için 100 bin TL nakdi yardımda bulunulacaktır. Aylık bağlanması: 2011 yılında yapılan düzenlemeye benzer şekilde, 10 ili kapsayan deprem bölgesinde de benzer bir düzenleme yapılması ve hayatını kaybedenlerin yakınlarına aylık bağlanması önerilmektedir. Protez, ortez ve araç gereç bedellerinde katılım payı alınmaması: Depremler sonucunda yaralanan veya engelli hâle gelenlere verilecek protez, ortez, araç ve gereç bedellerinden katılım payı alınmaz. E-devlet üzerinden geçici kimlik belgesi: Depremde kimliğini kaybeden vatandaşlar, e-devlet üzerinden geçici kimlik belgelerini alabilirler. Ayrıca, depremde hayatını kaybedenler için dualar okunabilir ve çeşitli sureler okunabilir. Daha fazla bilgi ve başvuru detayları için yetkili kurumların açıklamaları takip edilmelidir.

Amerika'daki yangınların söndürülememesinin birkaç nedeni vardır: Şiddetli rüzgarlar: Saatte 160 kilometreye ulaşan rüzgarlar, alevlerin kontrol altına alınmasını zorlaştırır ve yangını yeni bölgelere taşır. Kuraklık ve sıcak hava: Uzun süreli kuraklık ve sıcak hava dalgaları, ormanların tamamen kurumasına neden olur, bu da yangınların doğal yollarla çıkmasına ve yayılmasına yol açar. Zorlayıcı coğrafi koşullar: Yangının etkili olduğu bölgelerin dağlık ve ormanlık olması, itfaiye ekiplerinin müdahalesini zorlaştırır. Kundaklama şüphesi: Palisades bölgesinde bir kişi kundaklama şüphesiyle gözaltına alındı, ancak soruşturma devam ediyor. İklim değişikliği: Uzmanlar, yangınların büyük kısmının iklim değişikliğiyle ilişkili olabileceğini belirtiyor.

Afet ve acil durum yönetimi, meydana gelen bir afet veya acil durumun etkilerini azaltmak için yapılan çalışmaların tümüdür. Afet ve acil durum yönetiminin odaklandığı konu, meydana gelen olayları önlemek veya ortadan kaldırmak değil, etkilerini azaltmak için çalışmalar yapmaktır. Afet ve acil durum yönetimi kapsamındaki olaylar terör, yangın, tehlikeli madde olayları, deprem, sel, tsunami, fırtına, kasırga, ayaklanma, kıtlık, kuraklık veya büyük kazalar gibi çeşitli olaylar olabilir. Afet ve acil durum yönetiminin temel amacı, risk yönetimi kapsamında tüm aşamalar için mevcut kaynakları kullanarak, karar vererek, planlayarak, analiz ederek ölüm ve yaralanmaları önlemek ile çevre ve mülkü korumaktır. Afet ve acil durum yönetimi dört aşamadan oluşan dinamik bir süreç içerir: Önlem ve zarar azaltma. Müdahale. İyileştirme. Türkiye'de afet ve acil durum yönetimi, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından yürütülmektedir.

Marmara depremi için yapılan hazırlıklar şu şekilde özetlenebilir: Afet yönetim planları: AFAD, Marmara Bölgesi'ndeki 11 ili kapsayan afet yönetim planı üzerinde çalışmaktadır. Hasar görebilirlik analizleri: İstanbul, Sakarya ve Kocaeli gibi illerde binaların hasar görebilirlik analizleri yapılmıştır. Acil durum istasyonları: İstanbul, Bursa, Tekirdağ ve Yalova gibi illere afet istasyonları yerleştirilmiştir. Tsunami veri tabanı: Risk azaltma çalışmaları kapsamında tsunami veri tabanı oluşturulacaktır. Haberleşme sistemi: Kesintisiz ve güvenli haberleşme sağlamak için uydu telefonları temin edilecektir. Rezerv alanlar: İstanbul ve diğer illerde acil dönüşüm için rezerv alanlar belirlenecektir. Ancak, yapılan hazırlıkların yeterli olup olmadığı konusunda farklı görüşler bulunmaktadır.

Depremde en çok paylaşılan görsellerden bazıları şunlardır: Enkaza dair fotoğraflar: Zonguldak Kömürspor'un, madencilerin domuz damı yöntemini kullandığı bir enkaza dair paylaştığı fotoğraf, sosyal medyada yoğun ilgi gördü. Yıkım fotoğrafları: Depremden etkilenen illerde yıkılan binaların ve oluşan yarıkların fotoğrafları yaygın olarak paylaşıldı. Arama kurtarma çalışmaları: Kurtarma ekiplerinin çalışmaları sırasında, enkaz altında kalan bir cesedin teşhis edilmesi için gösterilen vesikalık fotoğraf gibi görüntüler de paylaşıldı. Ayrıca, uluslararası haber ajansları, depremin etkilerini gösteren birçok fotoğraf geçti. Bu tür içeriklerin paylaşımı, deprem bilincinin artırılması ve gelecekte benzer felaketlere karşı hazırlıklı olunması açısından önemli bir hatırlatıcı niteliği taşıyor.

6 Şubat 2023'te meydana gelen depremlerde hayatını kaybedenler için Diyarbakır'da yapılan bazı etkinlikler: Anma Programı: AFAD İl Müdürlüğü'nde düzenlenen programda saygı duruşu, İstiklal Marşı ve deprem çalışmalarını anlatan video gösterimi yapıldı. Mevlid-i Şerif Okundu: Ulu Cami'de depremde hayatını kaybedenler için Mevlid-i Şerif okunup dua edildi. Mezarlık Ziyareti: Yakınlarını kaybedenler, Yeniköy Mezarlığı'nı ziyaret ederek dua etti ve Kur'an-ı Kerim okudu. Kura Çekimi: Oğlaklı, Çermik, Dicle ve Hazro ilçelerinde 7.920 konut için kura çekildi. Yardım ve İyileştirme Çalışmaları: Deprem sonrası vefat, hane başı destek, taşıma ve kira yardımları yapıldı; ağır ve orta hasarlı yapıların yıkım işlemleri devam ediyor.

7269 sayılı Afet Sebebiyle Hak Sahibi Olanların Tespiti Hakkında Yönetmelik'e göre hak sahibi, yıkılan veya ağır hasar gören binalarla mülkiyet ilişkisi bulunan ve yeniden yapılacak binalardan veya verilecek inşaat kredisinden yararlanabilen afetzedeleri ifade eder. Hak sahibi sayılabilmek için aşağıdaki koşullardan biri sağlanmalıdır: Afet sebebiyle, kendilerine ait bulunan konutları yıkılan, yanan veya oturulamayacak derecede ağır hasar gören aileler; Kendilerine ait konutları muhtemel bir afete maruz bulunan aileler; Afet gören yerlerin bitişiğinde veya yakınında, üzerinde bina yaptırılmak üzere bakanlıkça tespit edilip imar planına dahil edilen veya bu konutları için kıymet belgesi verilen aileler. Ayrıca, ebeveynine ait konutta oturan evli kişiler de hak sahibi kabul edilir.

7269 sayılı kanun, "Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısiyle Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanun"dur. Bu kanun, deprem, yangın, su baskını, yer kayması, kaya düşmesi, çığ ve tasman gibi afetlerde, yapıları ve kamu tesisleri genel hayata etkili olacak derecede zarar gören veya görmesi muhtemel olan yerlerde alınacak tedbirleri ve yapılacak yardımları düzenler.

Sivil Savunma Haftası'nda yapılabilecek bazı etkinlikler: Eğitim ve bilgilendirme: Sivil savunma kuruluşları ve görevleri hakkında bilgi verilir, doğal afetlerde bu kuruluşların rolü anlatılır. Etkinlik ve oyunlar: "Sivil Savunma Şarkısı" eşliğinde sanat etkinliği yapılabilir, "Hortum Deneyi" gibi doğal afetlerle ilgili deneyler gerçekleştirilebilir. Film ve video gösterimi: "RGG Ayas - Yardımlaşmanın Gücü" gibi eğitici videolar veya "İtfaiye Hikayesi" gibi filmler izlenebilir. Drama ve rol yapma oyunları: "Sivil Savunma Haftası Draması (Acil Numaralar)" gibi etkinlikler yapılabilir. Toplum katılımı: AFAD veya Kızılay görevlileri sınıfa davet edilerek bilgilendirme yapmaları sağlanabilir. Aile katılımı: Evde deprem sırasında "çök-kapan-tutun" hareketi ve deprem tatbikatı yapılabilir. Ayrıca, Sivil Savunma Haftası'nda tatbikatlar, planların tamamlanması ve ekiplerin etkinliğinin artırılması gibi faaliyetler de gerçekleştirilir.

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı'na bağlı olarak çalışmaktadır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile ilgili yapılan düzenlemeler kapsamında, 15 Temmuz 2018 tarihinde yayınlanan 4 Nolu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile AFAD, İçişleri Bakanlığına bağlanmıştır.

İzmir'de Mahalle Afet Gönüllüsü (MAG) olmak için aşağıdaki adımlar izlenebilir: 1. Başvuru: İzmir Büyükşehir Belediyesi Mahalle Afet Gönüllüsü eğitim başvuruları itfaiye.izmir.bel.tr/tr/GonulluBasvuru/Sms internet adresinden yapılabilir. 2. Eğitimler: Temel eğitimler arasında "Temel Afet Bilinci", "Arama-Kurtarma Çalışmalarında Yapılması/Yapılmaması Gerekenler" ve "Temel İlkyardım" yer alır. 3. İleri Seviye Eğitimler: İZBB MAG olmak için başvuru yapanlar, "İzmir BB Mahalle Afet Gönüllüsü Görevleri", "Acil İzmir Uygulamasının Kullanımı ve Haberleşme" gibi ileri seviye eğitimlere katılır. 18 yaşını doldurmuş herkes bu eğitimlere katılabilir.

Evet, Kızılay ve AFAD ilk yardım kuruluşudur. Türk Kızılay, ilk yardım eğitim merkezleri aracılığıyla toplumda ilk yardım bilincinin yaygınlaşmasını hedefler ve bu kapsamda eğitim programları düzenler. AFAD (Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı), afet yönetimi ve insani yardım faaliyetleri kapsamında ilk yardım eğitimi ve bilinçlendirme çalışmaları yürütür.

Hayır, AFAD ve AKUT logoları aynı değildir. AFAD logosu, "Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı"nın kısaltması olup, devlet kurumuna ait bir logodur.

6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen Gaziantep'in Nurdağı ilçesindeki 6,4 büyüklüğündeki deprem, yaklaşık 30 saniye sürmüştür.

7269 sayılı kanuna göre afete maruz bölge, deprem, yangın, su baskını, yer kayması, kaya düşmesi, çığ ve benzeri afetlerin meydana geldiği veya gelme ihtimalinin bulunduğu, yapıların ve kamu tesislerinin genel hayata etkili olacak derecede zarar gördüğü veya görebileceği yerlerdir. Bu bölgelerin tespit ve ilanı yetkisi Cumhurbaşkanına aittir.