"İnsan ve Hayali Gerçek" ifadesi, hayal ve gerçek kavramlarının insan hayatındaki rolünü anlatır.

Hayal, insan doğasının bir parçasıdır ve yeni fikirlerin, projelerin ve hedeflerin başlangıcıdır 2. İnsanlar hayal kurarak daha iyi bir dünya hayal eder, kendini geliştirir ve yeni fikirler üretir 2. Hayal gücü, inovasyonun ve ilerlemenin kaynağıdır 2. Ancak, hayallerin gerçekleşmesi için somut adımlar atmak ve çaba sarf etmek gereklidir 2.

Gerçek, hayallerin somutlaştığı ve hedeflerin gerçekleştirildiği noktadır 2. Gerçekler, hayallere dayalıdır ve icatların, sanat eserlerinin ve büyük başarıların temelini oluşturur 2. Hayal ve gerçek birbirini tamamlar; hayal kurmaksızın insanlık ilerleyemez, ancak sadece gerçeklere odaklanmak yaratıcılığı ve potansiyeli kısıtlar 2.

Hayali gerçek ise, insan zihninin kurgusal üretim kapasitesinin bir yansımasıdır 4. Bu tür gerçekler, psikolojik bir savunma mekanizması olarak ortaya çıkabilir veya zihinsel rahatsızlıkların habercisi olabilir 4. İnsan zihni, belirsizlik karşısında boşlukları doldurma eğilimindedir ve bu süreçte üretilen senaryolar, kişi için mutlak birer gerçeklik hâline gelebilir 4. Ancak, bu "gerçekler" çoğu zaman nesnel dünyanın dinamikleriyle örtüşmez 4.