• Buradasın

    Sabahattin Ali'nin Ses adlı öyküsünde hangi anlatım tekniği kullanılmıştır?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Sabahattin Ali'nin "Ses" adlı öyküsünde kullanılan anlatım teknikleri arasında ritmik yapılanma ve tematik tekrarlar öne çıkmaktadır 12.
    • Ritmik Yapılanma: Öyküde, olay örgüsündeki belirli düzen ve ses, kelime, cümle tekrarları estetik bir ahenk oluşturur 25. Bu ritim, okurun ilgisini çekmek, canlı tutmak ve duygularını açığa çıkarmak (merak, heyecan, gerilim) için kullanılmıştır 2.
    • Tematik Tekrarlar: "Kırık saz" gibi kelimeler, hem ahenk unsuru olarak hem de okuyucu için ipucu vererek anlatıya derinlik katar 12.
    Ayrıca, öyküde mekân-insan ilişkisi de önemli bir anlatım tekniği olarak kullanılmıştır 15. Mekânlar, karakterlerin psikolojisini ve dramatik aksiyonu yansıtacak şekilde işlenmiştir 15.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Yazarın anlatımında kendine has bir üslup vardır ne demek?

    Yazarın anlatımında kendine has bir üslup olması, yazarın eserlerini yazarken kullandığı dil ve anlatım tarzının benzersiz ve kişisel olması demektir. Bu, yazarın kelime seçimi, cümle yapısı, anlatım teknikleri, vurgu, tonlama, imgeler ve benzetmeler gibi unsurları kullanarak eserini şekillendirmesiyle ortaya çıkar.

    Anlatıcı ve anlatı arasındaki fark nedir?

    Anlatıcı ve anlatı arasındaki fark şu şekilde açıklanabilir: Anlatıcı, bir hikayede yaşananları okuyucuya aktaran kişidir. Anlatı ise, olay örgüsü ve anlatıcı unsurlarına dayanan, anlatılan hikaye olarak tanımlanabilir. Dolayısıyla, anlatıcı anlatının bir parçası olup, anlatının oluşturulmasında önemli bir rol oynar.

    Ses hikâyesinde anlatıcı kimdir?

    Ses hikâyesinde anlatıcı, yazarla aynı kişi değildir. Anlatıcı, kahraman anlatıcı kimliği ile karşımıza çıkan ve olayları “o, onu, onlar” gibi ifadelerle aktaran üçüncü kişi ağzında bir anlatıcıdır. Sabahattin Ali’nin “Ses” adlı hikâyesinde anlatıcı, Beyşehir’den Konya’ya giderken araçları bozulan ve yolda kalan iki arkadaştan biridir.

    Öyküleyici anlatım ve betimleyici anlatım nedir?

    Öyküleyici anlatım ve betimleyici anlatım arasındaki farklar şu şekildedir: Öyküleyici Anlatım: Gerçek veya kurgu bir olayın hikayeleştirilerek anlatılmasıdır. Olaylar yer, zaman ve kişilere bağlı olarak gerçekleşir. Zaman genellikle geçmiş zaman kullanılarak anlatılır, ancak şimdiki zaman kullanılmış anlatıma sahip eserler de vardır. Olaylar oluş sırasına göre anlatılır. Örnek: "Yusuf’u çenesinin altından tuttu, başını yukarıya doğru kaldırdı. Fakat Yusuf silkindi ve başını geri çekti. Yavaş yavaş odanın bir köşesine çekildi. Tahkikat bitip hiçbir iz bulunmadan kasabaya dönülürken Yusuf da beraberdi. Köyden tedarik edilen küçük bir atın üzerinde dimdik duruyordu. Yalnız gece, Kaymakam’ın evinde yatağa yatırıldığı zaman, kendini kaybetti ve iki gün ateşler içinde sayıkladı" (Sabahattin Ali, Kuyucaklı Yusuf). Betimleyici Anlatım: Bir nesnenin, olayın, yerin veya karakterin ayrıntılı bir şekilde tanımlandığı anlatım türüdür. Betimlemelerde görsellik vardır ve genellikle görülen varlıklar betimlenir. Betimlemelerde görmenin dışında koklama, tatma, duyma, dokunma gibi diğer duyulardan da yararlanılabilir. Niteleyici sözcüklere sıkça yer verilir. Örnek: "Karşısında uzanan dağ, zirvesine kadar karla kaplıydı. Göz kamaştırıcı beyaz, güneşin ışınlarıyla parlıyordu. Dağın eteğinde, küçük bir gölet bulunuyordu. Göletin etrafında ise yemyeşil çimenler ve renkli çiçekler vardı".

    Anlatıcı ve bakış açısı arasındaki fark nedir edebiyatta?

    Anlatıcı ve bakış açısı arasındaki fark, edebiyatta şu şekilde açıklanabilir: Anlatıcı, olay esasına dayalı metinlerde, olay örgüsünü, kişileri, zamanı ve mekânı bütünleştiren hayali bir karakterdir. Bakış açısı ise anlatıcının olayları görme, değerlendirme ve okuyucuya aktarma biçimidir. Anlatıcı türleri şunlardır: Kahraman anlatıcı: Olayların merkezinde yer alan ve 1. tekil şahıs tekniğiyle konuşan karakterdir. Gözlemci anlatıcı: Olayları dışarıdan izleyen ve 3. tekil şahıs tekniğiyle anlatan gözlemcidir. İlahi (hakim) anlatıcı: Her şeyi bilen, kahramanların iç dünyasını ve geçmişi/geleceği bilen anlatıcıdır. Bakış açısı türleri ise şu şekilde sınıflandırılabilir: Birinci tekil şahıs bakış açısı: "Ben" veya "biz" zamirleriyle anlatılır. İkinci tekil şahıs bakış açısı: "Sen" zamiriyle okuyucuyu hikayenin içine dahil eder. Üçüncü tekil şahıs bakış açısı: "O", "onlar" zamirleriyle anlatılır ve her şeyi bilen bir bakış açısıdır.

    Öyküleyici anlatım örnekleri nelerdir?

    Öyküleyici anlatım örnekleri şunlardır: 1. "Bir zamanlar, küçük bir kasabada yaşayan Elias'ın hayatı, esrarengiz bir harita bulmasıyla tamamen değişti". Bu cümle, öyküleyici anlatımın başlangıç cümlesi olarak kullanılabilir. 2. "Adam, Lale Hanım'ın babası Hacı Hasan Bey'i yanına çağırdı. Ona, evlerini birkaç günlüğüne Çarın oğlu ziyaret için kullanacağını söyledi". Bu paragrafta, bir olay örgüsü ve zaman akışı açıkça görülmektedir. 3. "Ayşe, o gün güne çok erken başlamıştı. İlk olarak kahvaltısını yaptı. Güzelce karnını doyurdu. Servisi çoktan kapıda kendisini bekliyordu". Bu örnek, günlük bir olayı anlatan öyküleyici bir anlatımdır.

    Üslûp ve anlatım arasındaki fark nedir?

    Üslup ve anlatım arasındaki fark şu şekilde açıklanabilir: Anlatım, bir düşünceyi, duyguyu veya hayali dilsel araç ve olanaklardan yararlanarak ifade etme biçimidir. Üslup ise, bu ifadenin kişisel ve özgün bir yaklaşımla, yani yazarın kendine özgü anlatım biçimiyle yapılmasıdır. Başka bir deyişle, anlatım genel bir terimken, üslup yazarın anlatımının kişisel özelliklerini ifade eder.