• Buradasın

    Osmanlı'da hoşgörü ve birlikte yaşama sanatı kolektif nedir?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Osmanlı'da hoşgörü ve birlikte yaşama sanatı kolektifi, Osmanlı İmparatorluğu'nun farklı dini, etnik ve kültürel kimliklerin bir arada yaşamasını sağlayan sistem ve anlayışını ifade eder 134.
    Bu anlayışın bazı özellikleri:
    • Hukuki eşitlik: Osmanlı, üç tek tanrılı dini (İslam, Hıristiyanlık ve Yahudilik) resmen tanımış ve etnik ve dilsel alt gruplarıyla birlikte uyumlu bir şekilde yaşamalarını güvence altına almıştır 13.
    • Din ve vicdan özgürlüğü: Osmanlı yönetimi, gayrimüslimlerin din ve vicdan hürriyetine müdahale etmemiş, onları baskıdan kurtarmış ve ibadet hürriyetini tanımıştır 35.
    • Adalet ve hoşgörü: Osmanlı'da farklı unsurlar arasında adalet ve hoşgörü temelli bir birlikte yaşama kültürü gelişmiştir 45.
    • Kültürel etkileşim: Dini bayramlarda farklı topluluklar arasında karşılıklı hediyeler verilmesi gibi kültürel etkileşimler görülmüştür 5.
    Bu sistem, İslam dininin diğer dinleri eşit görme ve onları semavi dinler kabul etme prensibine dayanır 1.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Osmanlı Devleti'nin temel özellikleri nelerdir?

    Osmanlı Devleti'nin temel özellikleri şunlardır: 1. Çok Kültürlü Yapı: Osmanlı, geniş toprakları üzerinde farklı etnik ve dini grupları barındırmış, bu da çok kültürlü bir yapı sergilemesine neden olmuştur. 2. Merkezi Otorite ve Yönetim Sistemi: Padişah, devletin en üst yöneticisiydi ve geniş bir yönetim mekanizması ile destekleniyordu. 3. Ekonomi ve Ticaret: Stratejik konumu sayesinde önemli bir ticaret merkezi haline gelmiş, ipek ve baharat yolları gibi tarihi ticaret yolları üzerinde yer alması ekonomik gücünü artırmıştır. 4. Askeri Güç ve Fetihler: Yeniçeri ordusu, imparatorluğun en önemli askeri gücünü temsil etmiş ve birçok bölgeyi fethetmiştir. 5. Hukuk Sistemi: Hem İslam hukuku (şeriat) hem de pozitif hukuku (kanunlar) içeren karma bir hukuk sistemi geliştirmiştir. 6. Sanat ve Mimari: Osmanlı mimarisi, cami, saray ve köprü gibi yapılarla dikkat çekmiş, minyatür, hat sanatı ve müzik gibi alanlarda önemli eserler üretilmiştir.

    Osmanlıda sosyal yardımlaşma ve dayanışma örnekleri nelerdir?

    Osmanlı İmparatorluğu'ndaki sosyal yardımlaşma ve dayanışma örneklerinden bazıları şunlardır: Sadaka taşları: Yardımseverlerin para bıraktığı, ihtiyaç sahiplerinin ise ihtiyaç kadarını alıp gittiği, kimliğin gizli tutulduğu bir sistem. Zimem defterleri: Yardımseverlerin, bakkal defterlerine borç ödeyerek kimliğin gizli kalmasını sağladığı uygulama. Vakıflar: Eğitim, sağlık, barınma ve diğer sosyal ihtiyaçların karşılanması için kurulan, yönetilen ve denetlenen yapılar. Fukaraperver cemiyetleri: On dokuzuncu yüzyıldan itibaren yoksullara yardım etmek amacıyla kurulan sivil toplum kuruluşları. Yaran odaları: Kış aylarında gençlerin eğitimi ve yörenin ihtiyaçlarının el birliğiyle karşılandığı sosyal yardım faaliyetleri. Avarız vakıfları: Yoksul veya muhtaçlara yardım, savaş, salgın hastalık gibi durumlarda geçim ve tedavi hizmetlerinin sağlanması. Lonca ve ahilik teşkilatları: Üyelerin geçimlerinin sağlanması, cenaze işlerinin yürütülmesi, evlenme ve doğum yardımları gibi sosyal güvenlik önlemleri.

    Osmanlı'da hoşgörü politikası ne zaman başladı?

    Osmanlı'da hoşgörü politikası, ilk olarak Orhan Bey döneminde uygulanmaya başlanmıştır.

    Kolektif ne demek?

    Kolektif kelimesi, bir kişi ya da bir nesneyi bir araya getiren, içine alan anlamına gelir. Ayrıca, şu anlamlara da gelebilir: Ortaklaşa. Birçok kimseyi veya nesneyi içine alan, birçok kişi ve nesnenin bir araya gelmesi sonucu olan. Kolektif, aynı zamanda bireylerin ortak bir amaç doğrultusunda bir araya gelerek oluşturduğu toplulukları veya bu toplulukların eylemlerini tanımlayan bir terimdir.

    Osmanlı adalet ve hoşgörü politikası örnekleri nelerdir?

    Osmanlı Devleti'nin adalet ve hoşgörü politikasına dair bazı örnekler: Gazi Osman Paşa ve Hıristiyan halk: Plevne'de, Hıristiyan halkın temsilcilerini çağırıp cizyeleri iade ederek onları koruma altına alması. Farklı dinlere mensup topluluklara yaklaşım: Rum kiliselerine tanınan ayrıcalıkların devam ettirilmesi ve Kudüs’te Rus rahipleri için bir hastane inşasına izin verilmesi. II. Abdülhamid'in politikası: II. Abdülhamid'in, Filistin’e Yahudi göçünü engelleme ve bölgedeki egemenliği koruma çabaları. Adil yargı sistemi: Osmanlı mahkemelerinde zengin-fakir, Müslüman-Gayrimüslim ayrımı yapılmaksızın herkese eşit davranılması. Tımar sistemi: Mal ve hizmetlerin akışını ve güvenliğini sipahiler aracılığıyla sağlaması. Ayrıca, 3. Selim'in, İstanbul'da yaşayan Ermeni ve Rumların evlilikleri sırasında kanunsuz vergi alınmamasını istemesi ve 5. Mehmed Reşat'ın, Polonezköyü'nde kilise ve çan kulesi inşa edilmesine izin vermesi de hoşgörü politikasına örnek olarak gösterilebilir.

    Hoşgörü politikası hangi padişah döneminde uygulanmıştır?

    Hoşgörü politikası (istimalet), Osmanlı Devleti'nde Orhan Bey döneminde uygulanmaya başlanmıştır.

    Hoşgörü nedir ve örnekleri?

    Hoşgörü, başkalarının eylem ve yargılarında serbest bırakılmasını, kendi görüşlerimize veya çoğunluğun görüş biçimine aykırı düşen görüşlere sabırla ve yan tutmadan katlanılmasını ifade eder. Hoşgörü örnekleri: Mevlana: Tasavvufta hoşgörü örneği olarak gösterilir. Hz. Muhammed: Kur'an'da "yüce bir ahlâk üzere" olduğu övgüyle bahsedilen Hz. Muhammed, hoşgörülü davranışlarıyla örnek olmuştur. Yunus Emre: "Yaratılanı hoş gördük, Yaratan'dan ötürü" sözü, hoşgörünün bir örneğidir. Hoşgörü, aynı zamanda kusurlara göz yummak ve aldırmamak anlamına da gelir.