• Buradasın

    Bursa'da Atatürk neden nutuk söyledi?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Mustafa Kemal Atatürk, Bursa'da Türkçe ezan okunmasına karşı gerçekleşen protestoların ardından, 6 Şubat 1933 akşamı verilen yemek sırasında "Bursa Nutku" olarak bilinen konuşmayı yapmıştır 125.
    Konuşmanın yapılmasına sebep olan olay şu şekilde gelişmiştir:
    • Bursa Ulu Cami’den çıkan yüz kadar kişi “Ezan her yerde Arapça okunurken, neden bir tek Bursa’da Türkçe okunuyor?” diye bağırarak müftülük binasına doğru yürüyüşe geçer 4.
    • Kalabalık, makamında olmayan Vali’yi beklerken merdivenlere oturur 4.
    • Polisin müdahalesiyle olay bir olay çıkmaksızın dağılır 4.
    Bu gelişmeler, İzmir’de bulunan Atatürk’e iletilir 4. Atatürk, bakanlar ile birlikte hızla Bursa’ya gelir ve olaya el koyar 4.
    Toplantıda bulunan gençlerden biri, "Bursa gençliği olayı hemen bastıracaktı, fakat zabıtaya ve adliyeye olan güveninden ötürü..." demeye kalktığı anda Atatürk, "Bursa Nutku" olarak bilinen sözleri bir çırpıda söyler 14.
    Atatürk'ün bu konuşmayı yapmasının sebebi, olayın Cumhuriyet yasalarına aykırı olması ve kimsenin tutuklanmamış olmasıdır 4.

    Konuyla ilgili materyaller

    Atatürk neden 5 yıl sonra Bursa'ya gitti?

    Mustafa Kemal Atatürk'ün 5 yıl sonra Bursa'ya gitme nedeni, 22 Eylül 1925'te başlattığı ve bir ay süren yurt gezisi kapsamında Bursa'yı ziyaret etmekti. Atatürk, bu gezide Bursa'da şapka giyilmesine öncülük etmiş ve halkla bir araya gelerek çeşitli toplantılar yapmıştır.

    Atatürk Nutuk ve Söylev arasındaki fark nedir?

    Nutuk ve söylev kavramları genellikle eş anlamlı olarak kullanılır ve bir topluluk karşısında etkili, coşkulu konuşmaları ifade eder. Ancak, bazı farklılıklar mevcuttur: Nutuk, Mustafa Kemal Atatürk'ün 1919-1927 yılları arasındaki faaliyetleri özetlediği, 15-20 Ekim 1927 tarihlerinde CHP'nin İkinci Kongresi'nde sunduğu konuşmanın metnidir. Söylev, genel olarak bir düşünceyi coşkulu bir dille anlatma, bir topluluğu harekete geçirme, belli bir amaca yöneltme amacını taşıyan konuşmalar için kullanılır. Dolayısıyla, Nutuk, Atatürk'ün özel bir konuşmasını ifade ederken, söylev daha geniş bir kavramdır ve farklı kişiler tarafından yapılan benzer nitelikteki konuşmaları kapsar.

    1926'da Atatürk ne dedi?

    1926 yılında Atatürk'ün söylediği bazı sözler: İzmir Suikastı sonrası: "Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır". Konya'da yaptığı konuşma: "Ben ve benimle beraber olanlar, hedefimizin ulviyetine ve yolumuzun doğruluğuna eminiz. Bunda asla şüphe ve tereddütümüz yoktur". Ankara Hukuk Mektebinin açılış töreninde: "Cumhuriyetin güç ve dayanağı olacak bu büyük kurumun açılışında hissettiğim mutluluğu hiçbir girişimde duymadım ve bunu göstermek ve ifade etmekle memnunum".

    Atatürk Nutuk kitabında kimlere seslendi?

    Mustafa Kemal Atatürk, Nutuk adlı eserinde Türk milletine ve gençliğe seslenmiştir. Türk milletine yönelik seslenişinde, Millî Mücadele'nin nasıl kazanıldığını ve modern devletin nasıl kurulduğunu anlatmıştır. Gençliğe yönelik seslenişinde ise, Türk gençliğinin sağduyusuna, milliyetçiliğine ve vatan sevgisine güvendiğini belirtmiş, onlara ilim ve irfanın müspet fikirlerini vererek geleceği inşa etmelerini istemiştir. Ayrıca, Nutuk'un okunduğu 1927'deki kurultayda hükûmet üyeleri, milletvekilleri, parti delegeleri ve ileri gelenleri, yüksek rütbeli komutanlar, üst düzey yöneticiler, tüm büyükelçiler ve özel davetliler de yer almıştır.

    Atatürk köşkü neden önemli?

    Atatürk Köşkü'nün önemli olmasının bazı nedenleri: Tarihi ve kültürel değer: Atatürk Köşkü, 1890 yılında Trabzon'da inşa edilmiş olup, Avrupa ve Batı Rönesans mimarisinin etkilerini taşır. Atatürk ile bağlantısı: Mustafa Kemal Atatürk, 1924, 1930 ve 1937 yıllarında Trabzon'a geldiğinde bu köşkte konaklamış ve 1937'de tüm mal varlığını Türk milletine armağan etme kararını burada almıştır. Müze olarak kullanımı: 1942 yılında müze olarak hizmete açılmış ve Atatürk'ün hayatı ile Cumhuriyet dönemi ile ilgili etnografik eserler sergilenmektedir. Turistik önem: Günümüzde Trabzon'un en önemli turistik yerlerinden biri olarak ziyaretçilerini ağırlamaktadır.

    Atatürk Bursa nutkunda ne dedi?

    Atatürk'ün Bursa Nutku'nda söylediği sözler şu şekildedir: > "Türk Genci, devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir. Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır. Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir. Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu, ‘Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır’ demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır. Polis gelecek, asıl suçluları bırakıp, suçlu diye onu yakalayacaktır. Genç, ‘Polis henüz devrim ve cumhuriyetin polisi değildir’ diye düşünecek, ama hiç bir zaman yalvarmayacaktır. Mahkeme onu yargılayacaktır. Yine düşünecek, ‘Demek adalet örgütünü de düzeltmek, yönetim biçimine göre düzenlemek gerek.’ Onu hapse atacaklar. Yasal yollarla karşı çıkışlarda bulunmakla birlikte bana, başbakana ve meclise telgraflar yağdırıp, haksız ve suçsuz olduğu için salıverilmesine çalışılmasını, kayrılmasını istemeyecek. Diyecek ki, ‘Ben inanç ve kanaatimin gereğini yaptım. Araya girişimde ve eylemimde haklıyım. Eğer buraya haksız olarak gelmişsem, bu haksızlığı ortaya koyan neden ve etkenleri düzeltmek de benim görevimdir.’ İşte benim anladığım Türk Genci ve Türk Gençliği!” Bursa Nutku, 6 Şubat 1933 tarihinde, Bursa'da Türkçe ezan okunmasına karşı gerçekleşen protestoların ardından Mustafa Kemal Atatürk tarafından yapıldığı iddia edilen konuşmadır.

    Atatürk 1925'te ne yaptı?

    Atatürk, 1925 yılında şu önemli adımları atmıştır: Şapka ve Kıyafet Devrimi: 25 Kasım 1925'te Şapka Giyilmesi Hakkında Kanun kabul edilerek, dinsel giysilerle sokakta gezilmesi yasaklandı. Tekke ve Zaviyelerin Kapatılması: 30 Kasım 1925'te tekke ve zaviyeler ile türbelerin kapatılmasına ve türbedarlıklar ile birtakım unvanların kaldırılmasına dair kanun kabul edildi. Takvim, Saat ve Ölçülerde Değişiklik: 26 Aralık 1925'te miladi takvimin kabul edilip, alaturka saat yerine alafranga saatin kabul edilmesi ve 1931'de gram, kilogram gibi ölçülerin benimsenmesi kararlaştırıldı. Aşar'ın Kaldırılması: 17 Şubat 1925'te Aşar'ın kaldırılmasına dair kanun kabul edildi.