• Buradasın

    Üstüne atmak ne demek?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Üstüne atmak, bir suçu birine yüklemek anlamına gelen bir deyimdir 123.
    Örnek cümleler:
    • "Camı kendi kırdı ama suçu arkadaşının üstüne attı 3."
    • "Kâğıdı yere o attı, ama benim üstüme atıyor 3."
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Üst üste ve üstüne aynı şey mi?

    Hayır, "üst üste" ve "üstüne" aynı şey değildir. Üstüne: "Üzerine, dair, ilişkin" anlamlarına gelir. Üst üste: "Birbirinin üstüne konulmuş bir biçimde" veya "birbiri arkasından" anlamlarında kullanılır. Türk Dil Kurumu'na göre, bu iki ifade farklı anlamlar taşır ve ayrı yazılmalıdır.

    Üstüne koymak ne demek TDK?

    Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğüne göre "üstüne koymak" deyimi, katmak, eklemek anlamına gelir. Örnek cümle: "Üstüne biraz da biz koyduk, arkadaşımıza güzel bir hediye aldık."

    Atmak ne anlama gelir?

    Atmak kelimesinin bazı anlamları: Bir cismi bir yöne doğru fırlatmak. Bir şeyi yere doğru bırakmak. Bir kimsenin ilişiğini kesmek. Koymak, rastgele bir kenara koymak. Silahları patlatmak (top, tüfek vb.). Geri bırakmak, ertelemek. Örtmek. Yapılmış kötü bir işi birine yüklemek. Kovmak, dışarıya çıkarmak. Kullanılması gelenek hâline gelmiş bir şeyi kullanmaktan vazgeçmek. Atmak kelimesinin 33 farklı anlamı bulunmaktadır.

    Başının üstüne koymak ne anlama gelir?

    "Başının üstüne koymak" ifadesinin anlamına dair bir bilgi bulunamamıştır. Ancak, "başının üstünde yeri olmak" deyimi, "her zaman iyi karşılanmak, ağırlanmak" anlamına gelir. Ayrıca, su içerken elin başın üstüne konulmasının, eski Türk filmlerinde başında sarık olan bir karakterin, sarığı düşürmeden su içebilmesi için başını tutması ile ortaya çıkan ve sonra ritüelleşen bir davranış olduğu düşünülmektedir. Daha fazla bilgi için TDK sözlüklerine veya ilgili kaynaklara başvurulması önerilir.

    Üstüne ne anlama gelir?

    "Üstüne" kelimesi farklı bağlamlarda farklı anlamlar taşır: 1. İlişkin, üzerine, dair: "Arkadaşım aşk ve evlilik üstüne konuşulacak şeyler bulmuştu". 2. Hesabına: "Kahveci içilen kahveleri Esat Ağanın üstüne yazıyor". 3. Bir şeyin dış yüzü, yüzey: "Ağzında lokmayı dilinin üstünde gezdiriyordu". 4. Bir şeyi elde etmek için çok uğraşmak: "İmzayı attırmak için üstüne çok düştüler". 5. Bir kimseyi sevme ya da korumada çok ileri gitmek: "Bu çocuğun üstüne bu kadar düşmeyelim, şımardıkça şımarıyor".