Zorba romanı, hayatın zaferlerini tatmak için yenilgileri göze almak gerektiğini anlatır 3.

1930'larda geçen roman, adı kitapta hiç belirtilmeyen bir yazarın ağzından anlatılır 13. Hayattan fazla bir beklentisi olmayan bu mutsuz entelektüel, bir süreliğine kendisini dinlemek ve yaşantısına çekidüzen vermek üzere Yunanistan'ın Girit adasına gelir 13. Burada, aşırı davranışları olan, kaba saba ama hayata şehvetle bağlı orta yaşlı bir Yunan olan Aleksi Zorba ile tanışır ve onu ustabaşı olarak işe alır 3.

Aradan geçen birkaç aylık zamanda bu ilginç Yunan, genç yazarı derinden etkileyecektir 3. Zorba kendi ilginç hayat felsefesini genç yazara da kabul ettirdikçe yazarın hayata bakış açısı da yavaş yavaş değişime uğrayacaktır 3.

Aleksi Zorba, özgürlüğü, sevgiyi ve şehveti hayatının merkezine yerleştirmiş, insanları seven ama aynı zamanda onlara acıyan bir adamdır 4.

Zorba'nın hayat felsefesinin bir parçası da yenilgileri umursamamaktır 3. Zorba'ya göre yenilgiler hayatın kaçınılmaz parçalarıdır ve ancak yenilginin sürekli olarak tadılması ile hayatın zaferlerinin tadına varılabilir 3.

Ayrıca, Zorba'nın insanlara yönelik duyduğu acıma hissi fark edilebilir düzeydedir 3. Bu acıma hissi çoğu zaman kadınlara yönelik duyduğu zaafı ile birleşmiştir 3.

Zorba'nın raks etmek, duygularını ifade etmenin bir yolu olarak başvurduğu yöntemdir 3. Çok mutlu olduğunda yahut üzgün olduğunda onun başvurduğu yöntem raks etmek ve duygularını bu sayede ifade etmektir 3.

Zorba, adeta kitabın anlatıcısının id’imesabesindedir 5. Anlatıcı, Zorba’nın bu güdüselliğine hayran olur 5. Onun bu özgürlüğüne imrenir 5.

Nikos Kazancakis, bu romanı ile özyaşamının yenilgiler ve soru işaretleriyle dolu bir bilançosunu çıkarmıştır 1.