• Buradasın

    Tasvire örnek nedir?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Tasvir (betimleme) örneği olarak aşağıdaki cümleler gösterilebilir:
    1. "Kapkaranlık bir odada ilerliyordum. Sonra bir ışık gördüm. Orada doğru yürümeye başladım. Beni koridora getirmişti. Işık, kapıyı gösteriyordu" 1.
    2. "Gittiğimiz mağazadaki herkes neşeliydi. Mağaza gepgenişti. Bembeyaz duvarları vardı. Bir çok eşya satılıyordu. Giysiler, ayakkabılar, çantalar ve gözlüklerin yerleri ayrıydı. Hepsi kaliteli ürünlerdi" 1.
    3. "Yapının duvarlarındaki mozaikler parıl parıl parlıyor. Mehtap, küçük koyu pırıl pırıl aydınlatıyor" 2.
    4. "Tellere vuran sağ eli, küçük fakat kendinden emin hareketler yapıyordu. Sırtında yırtık bir keten gömlek, bacağında at ahırı ve ezilmiş yeşil ot kokan bir pantolon vardı" 2.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Tasvir ne demek?

    Tasvir, bir nesnenin, olayın veya düşüncenin sözlü veya yazılı olarak ayrıntılı bir şekilde açıklanması ve betimlenmesi anlamına gelir. Tasvir etmek, olayı, olayın yaşandığı mekanları, kişileri ve nesneleri ince ayrıntılarıyla anlatmak, kelimelerle resimleştirmek demektir. Tasvircilik, tasvirci olma durumu, betimlemecilik anlamlarını ifade eder.

    Tasvirin amacı nedir?

    Tasvirin (betimlemenin) amacı, çeşitli unsurlar kullanarak belirli olayları, nesneleri, olguları ve duyguları tanımlamaktır. Tasvirin bazı amaçları: Bilgi verme ve açıklama: Yer ve nesne tasvirleri, okuyucunun olayın gelişimini daha iyi kavramasını sağlar. Duyguları ifade etme: Nesneler karşısında hissedilen duyguların ifadesi için yapılır. Atmosfer yaratma: Roman ya da öykülerin kurmaca dünyasında bulunan ögelerin resim gibi canlandırılması, romandaki atmosferi sağlar. Ayrıca, tasvir, amaç olarak veya araç olarak da kullanılabilir.

    Mekan tasviri nedir örnek?

    Mekân tasviri, bir yerin dikkat çekici belirgin niteliklerinin ayrıntılı şekilde anlatılmasıdır. Örnek mekân tasviri: > "Torosların kuzey yanı, yeşillikten birden kopar. Taşı bile yeşil olan Toroslardan geçer geçmez, otlar hemen bomboz olur. Yeşillikten kala kala, birkaç dere dibi kalır. Kimi dere kıyısında servi, söğüt, elma biter. Bir dağın bir boz başında bakarsın bir alıç vardır. Bakarsın bir sulak yerde birkaç iğde boyun büker. Torosların yeşil murtu burada karamuk olur. Dağların rengi solmuştur; dağlar ya boz, ya çoraktır. Yeşillikten parça parça bir kaç cılız söğüt kalır. Kimi bayır yüzlerinden pürler, sakal gibi çıkar. Çoğu dağların yamacı köse gibi sakalsızdır" (Alaçıktan Gökdelene, Şahamettin Kuzucular).