Yazeka
Arama sonuçlarına göre oluşturuldu
Kaynamak kelimesinin bazı anlamları:
- Bir sıvı için: Sıcaklığı belli bir dereceyi bulunca buhar durumuna geçerek fokurdamak 123.
- Yiyecek veya içecek için: Pişmek, haşlanmak 123.
- Yerden çıkmak: Kırık veya çatlak kemik ya da metal parçaların eski durumunu alması, birbirine yapışması 123.
- Yara için: Kapanmak, iyileşmek 123.
- Mayalı bir şey için: Kabarıp köpürmek 123.
- Mide için: Ekşimek 123.
- Çalkantı durumunda olmak: Dalgalanmak 123.
- Çok miktarda bulunmak: Örneğin, "Burası karınca kaynıyor" 123.
- Gizli iş çevirmek: "Burada bir iş kaynıyor" 123.
- Gerektiği gibi yapılamamak: "Lafa daldık, ders kaynadı" 123.
- Artmak, çoğalmak, yoğunlaşmak: "Gittikçe kaynayıp kabaran bir hiddet" 123.
- Coşmak, heyecanlanmak: "Değerli bir çalışma kaynadı gibi geliyor bana" 123.
- Bir yerde huzursuzluk, tedirginlik olmak: "Bir yerde huzursuzluk, tedirginlik olmak" 123.
- Arada kaybolmak: "Değerli bir çalışma kaynadı gibi geliyor bana" 123.
5 kaynaktan alınan bilgiyle göre: