Dilhun, Farsça kökenli bir kelime olup "yüreği kan ağlayan, büyük bir keder ve üzüntü içinde olan" anlamına gelir. Bu kelime, genellikle manevi acılar, derin üzüntüler ve yıkıcı kayıplar karşısında hissedilen duygusal durumu ifade eder. Örnek cümleler: "Onun acı dolu hikayesini dinledikten sonra herkes dilhun oldu". "Dilhun bir halde, gözleri yaşlarla dolu olarak evine döndü". "Oğlunun vefat haberini alınca dilhun bir hâle büründü". Ayrıca, "dilhun etmek" veya "eylemek" birinin mahvolmasına neden olmak, bir kişiyi çok fazla üzmek anlamına gelirken; "dilhun olurum" içi kan ağlamak, hasret çekmek ve kederli olmak manasındadır.