Yazeka
Arama sonuçlarına göre oluşturuldu
"Constrained" kelimesi çeşitli bağlamlarda kullanılabilir:
- Kısıtlanmış, sınırlı anlamında: Bir durumun veya kaynağın kısıtlı olduğunu ifade etmek için kullanılır 12. Örneğin, "The company's growth was constrained by lack of funding" (Şirketin büyümesi, finansman yetersizliği nedeniyle kısıtlandı) 1.
- Zoraki, yapmacık anlamında: Bir davranışın doğal olmayan, zorlama bir şekilde yapıldığını belirtmek için kullanılır 3. Örneğin, "Her constrained smile revealed her discomfort" (Zoraki gülümsemesi rahatsızlığını ortaya çıkardı) 1.
- Mecbur kalmak anlamında: Bir kişinin belirli bir eylemi yapmaya zorlandığını veya mecbur kaldığını ifade etmek için kullanılır 2. Örneğin, "She felt constrained to apologize for the harm she'd done" (Yaptığı zarar için özür dilemek zorunda hissetti) 2.
5 kaynaktan alınan bilgiyle göre: