• Buradasın

    Allow ve allowed farkı nedir?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    "Allow" ve "allowed" arasındaki fark, zaman ve kullanım bağlamına bağlıdır:
    • Allow: Bu, fiilin şimdiki zaman veya gelecek zaman kullanımlarında kullanılan halidir 13. Örnek cümle: "Her parents don't allow smoking in the house" (Ailesi evde sigara içilmesine izin vermiyor) 3.
    • Allowed: Bu, fiilin geçmiş zaman kullanımında kullanılan halidir ve bir şeyin izin verildiğini veya gerçekleştiğini belirtir 15. Örnek cümle: "She didn't allow me to borrow her bike" (Bisikletini ödünç almama izin vermedi) 1.
    Ayrıca, "allowable" kelimesi, belirli kurallar veya yönergeler çerçevesinde izin verilen şeyleri ifade eder 5. Örneğin, "The maximum allowable weight for this elevator is 2,000 pounds" (Bu asansör için izin verilen maksimum ağırlık 2000 pound) 5.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

      Yanıtı değerlendir

      5 kaynak

      1. proofed.co.uk
        1
      2. writingtips.org
        2
      3. geeksforgeeks.org
        3
      4. thisvsthat.io
        4
      5. context.reverso.net
        5

    Konuyla ilgili materyaller

    Allow ne demek?

    Allow kelimesi İngilizce'de şu anlamlara gelir: İzin vermek, müsaade etmek. Olanak sağlamak, mümkün kılmak. Hesaba katmak, pay ayırmak. Ayrıca, "to allow someone to do something" ifadesi, bir kişinin bir şey yapmasına izin vermek anlamına gelir.
    5 kaynak

    Enable ve allow farkı nedir?

    "Enable" ve "allow" fiillerinin farkları şu şekildedir: - "Enable", bir şeye olanak tanımak, gerekli araçları veya kaynakları sağlamak anlamına gelir. - "Allow" ise izin vermek, müsaade etmek anlamına gelir.
    5 kaynak

    Allow ne için kullanılır?

    "Allow" fiili, genellikle "izin vermek", "müsade etmek" anlamında kullanılır. Ayrıca, "olanak sağlamak", "hesaba katmak" gibi anlamlarda da kullanılabilir. Örnek cümleler: "Her parents allowed her to go to the party" (Ailesi onun partiye gitmesine izin verdi). "Her higher salary will allow her to live comfortably" (Yüksek maaşı rahatça yaşamasına olanak sağlayacak). "You must allow for his youth" (Onun gençliğini hesaba katmalısın).
    5 kaynak